Avusturyalı yazar Robert Seethaler’ın 2016 Man Booker Ödülü finalistleri arasında yer alan metni Bütün Bir Ömür. Başakarketerimiz Andreas Egger küçük yaşta annesini kaybeder ve uzak bir akrabasının yanına gönderilir. Hikayemiz buradan itibaren başlamaktadır. Bizler Egger’ın yetmiş dokuz yıllık yaşam öyküsünü okuyoruz; çocukluğu, yetişkinliği, aşkı, evliliği, işi, savaş yılları, yalnızlığı, dağlara olan tutkusu.
Normalde bu kadar detaylı aktarılan bir karakterle muhakkak ki bir bağ yakalarım. Ancak ben Egger ile bir bağ kuramadım. Bunun temel sebebi yazarın kullandığı dil. Çok sade, çok yalın, olayları ajite etmeden aktarıyor okuyucuya. Fakat bir o kadar da mesafeli. Yazarla ve karakterle aramda bir uçurum vardı sanki.
Metnin ritmi çok yüksek. Elinizle almanızla bitirmeniz bir oluyor. Çünkü yazar okuyucuya soluklanma fırsatı vermeden sürekli olaylar arasında geziniyor. Karakterin yaşadığı herhangi bir duyguda derinleşmeden, üzerine kafa yormadan ilerliyor metin. Ben bu özelliğiyle Yu Hua Yaşamak kitabına benzettim, ki kendisi hiç sevmediğim metinler arasındadır.
Kitaba dair en sevdiğim şeylerden biri arka planda anlatılan 20. yüzyıl. Karakterde derinleşilse daha nitelikli bir metin olabilirmiş. Bu haliyle ortalama, iz bırakmayan ancak kötü de olmayan bir kitap. Radarınıza girdiyse şans verebilirsiniz.