Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
SANAT ADAMI ATSIZ RUHLARA İŞLEYEN ŞİİR. Atsız'ın sanat hayatı şiirle başlar. Biz de onun şiiriyle başlayalım.
13 Kasım 1973: Atsız Toptaşı Cezaevi'nde Dört aylık rapor Adli Tıp'ta Kasım ayına kadar bekledikten sonra kabul edilmemiş; reviri olan bir cezaevinde cezanın çekilebileceği belirtilmiştir. Bunun üzerine Atsız, "13 Kasım 1973 Salı günü davet edildiği Bostancı Karakolu'ndan İstanbul İnfaz Savcılığına sevk edilmiş ve orada resmî
Reklam
1966: Yazılar-Kitaplar-Olaylar: Atsız, Nejdet Sançar ve Türkçüler CKMP'yi destekliyorlardı ama Ötüken'in Kasım 1965 sayısından itibaren CKMP ve Türkeş hakkında bir suskunluk vardı. CKMP hakkındaki son haber, seçimlerden hemen sonraki 20 Ekim 1965 tarihli nüshada çıktı. Diğer partilerin farklı kesimlerden oy aldığı, "Türkeş'in
Türkçüler Derneği Ankara'da: Türkiye Milliyetçiler Birliği Genel merkezi Ankara'ya taşınan Türkçüler Derneği'nin kurultayı 30 Ağustos 1964'te Ankara Türk Ocağı'nda yapıldı. Derneğin adı "Türkiye Milliyetçiler Birliği" olarak değiştirildi. Yeni seçilen Merkez Yönetim Kurulu üyeleri şunlardı: Zeki Sofuoğlu, Hikmet
Atsız Ameliyat Oluyor (Ocak Sonu-1967) Eylül 1966 ile Nisan 1967 sayıları arasındaki Ötüken'de Atsız'ın yazıları yoktur. Her ay dergiye bir, hatta bazen iki yazı yazan Atsız'ın uzun süre yazısının olmayışı dikkat çekicidir. Bunun sebebi büyük bir ihtimalle rahatsızlığıdır. Refet Körüklü'ye yazdığı 15 Şubat 1967 tarihli
TARİHLER VE OLAYLAR (1960-1975) 13 Ocak 1960: Atsız, Falih Rıfkı Atay'a yayın yolu ile hakaretten İstanbul Toplu Basın Mahkemesi'nde yargılanıyor. 27 Mayıs 1960: İhtilal. 38 subay ve general iktidara el koyuyor. İhtilal bildirisini, 27 Mayıs sabahı 04:36'da, 1944 sanıklarından Alparslan Türkeş okuyor. Cemal Gürsel Devlet Başkanı,
Reklam
Hasret
Yüz yıl oldu yüzünü görmeyeli, belini sarmayalı, gözünün içinde durmayalı, aklının aydınlığına sorular sormayalı, dokunmayalı sıcaklığına karnının. Yüz yıldır bekliyor beni bir şehirde bir kadın. Aynı daldaydık, aynı daldaydık. Aynı daldan düşüp ayrıldık. Aramızda yüz yıllık zaman, yol yüz yıllık. Yüz yıldır alacakaranlıkta koşuyorum ardından. 6 Temmuz 959
6.cilt
1380.Abdullah İbni Mes'ûd radıyallâhu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Yalnız şu iki kimseye gıbta edilir: Allah'ın kendisine ihsan ettiği malı hak yolunda harcayıp tüketen kimse; Allah'ın kendisine verdiği ilimle yerli yerince hükmeden ve onu başkalarına da öğreten kimse." Buhârî, İlim 15, Zekât 5, Ahkâm 3, İ'tisâm 13, Tevhîd 45; Müslim, Müsâfirîn 268. Ayrıca bk. Tirmizî, Birr 24; İbni Mâce, Zühd 2. Açıklamalar Hadisimizde geçen “hased” sözü gıpta anlamına geldiği için böyle tercüme ettik. Bu hadis daha önce 545, 572, 573 ve 999 numaralarla geçmiş ve oralarda yeterli açıklamalar yapılmıştı. İlimle olan ilgisi sebebiyle burada bir kere daha getirilmiştir. Çünkü hadiste geçen “hikmet” i âlimlerimiz Kur’an ve Sünnet olarak anlamışlar ve bunların ilmine sahip olmak şeklinde yorumlamışlardır. Zira herkesin bilmesi ve öğrenmesi farz olan bilgiler vardır. Bunlar, öncelikle Kur’an ve Sünnet’ten elde edilen ve mutlaka bilinmesi gereken temel ilmihal bilgileridir. Her Müslüman ferdin bu iki temel kaynağın bütün bilgilerine sahip olması mümkün değildir. Ümmetin âlimleri bu bilgileri öğrenir, hayatlarına uygular ve başkalarına da öğretirler. Bildiklerini hayatlarına uygulamayanlar, onların doğruluğuna başkalarını inandıramaz ve etkili olamazlar. Bilgisini kendine saklayan ve başka insanlara öğretmeyenler ise Allah katında sorumlu olurlar.
Günler
İlerdeki güzel günler beni görmeyecek onlar bari selam yollasınlar geberiyorum kederden. (6 Şubat 1958 - Varşova)
NUR RİSALELERİNDE İTİKADİ MESELELER
ÖLÜLERİN TASARRUFU "Özellikle, Allah adamı Hz. Abdülkadir, Gavs-ı A'zam, "ol" der "olur" dairesinin kutbu..."(1) "Hazret-i Mevlânâ (Halid-i Bağdadi) (K.S.) Hindistan'dan Tarik-ı Nakşîyi (Nakşi tarikatını) getirdiği vakit, Bağdat dairesi, Şah-ı Geylânî'nin (K.S.) ba'delmemat (ölümünden
Sayfa 477Kitabı okudu
Reklam
NUR RİSALELERİNDE HZ. ALİ İLE İLGİLİ RİVAYETLER
"BEN İLMİN ŞEHRİYİM, ALİ DE ONUN KAPISIDIR."(1) Nur Risaleleri'nde "Keramet-i Aleviye" diye sunulan bu büyük iddiaların temel dayanağı, işte bu hadistir. Bu hadisin Nur Risaleleri'ninde zikredilmesinin sebebi, müellifinin gizli ilimlerin Hz. Ali'ye verildiğine inanması ve bundan kendisi ve risaleleri lehine
Sayfa 223 - Süleymaniye vakfıKitabı okudu
GAYB MESELESİ
Gaybı Allah bilir ama Nur Risaleleri'nden yaptığımız bu alıntılardan, evliyanın gaybı bildiği sonucu çıkmaktadır.(Hâşâ) Nitekim bu kanaat Nur Risaleleri'nde açık olarak belirtilmiştir: Madem Hz. Ali (R.A.) "ene medînetu'l-'ilmi ve 'aliyyun babuha" hadisine mazhardır. Hem madem Şah-ı Velayet ünvanını alarak
Sayfa 216 - Süleymaniye vakfıKitabı okudu
Said Nursi'nin her suale cevabı varmış(mış).
HER SUALE CEVAP VERMEK, HİÇ KİMSEYE SORU SORMAMAK Sormaz ki bilsin, sorsa bilirdi. Bilmez ki sorsun, bilse sorardı. Atasözü "Herhangi ilme sorulan suale bila-tereddüd derhal cevap verirdi."(1) "Sorulacak suallere cevap vermeye hazır bulunduğu gibi kimseye sual sormayacağını da beyan ederek bu kararda yirmi sene sebat
Sayfa 56 - Süleymaniye vakfıKitabı okudu
Analardır adam eden adamı Aydınlıklardır önümüzde gider. Sizi de bir ana doğurmadı mı? Analara kıymayın efendiler. Bulutlar adam öldürmesin. Koşuyor 6 yaşında biri oğlan, Uçurtması geçiyor ağaçlardan, Siz de böyle koşmuştunuz bir zaman. Çocuklara kıymayın efendiler. Bulutlar adam öldürmesin. Gelinler aynada saçını tarar, aynanın içinde birini arar. Elbet böyle sizi de aradılar. Gelinlere kıymayın efendiler. Bulutlar adam öldürmesin. Ihtiyarlıkta aklına insanın, tatlı anıları gelmeli yalnız. Yazıktır, ihtiyarlara kıymayın, Efendiler,siz de ihtiyarsınız. Bulutlar adam öldürmesin.
Sayfa 1552Kitabı okudu
" Akıl açlığı bilgiyle doyar. Gönül açlığı da aşk ile, sevgiyle,iman ile doyar." Klasik şiirimiz bu anlamda aklı 'hikmet' ile gönlü de 'aşk' ile beslemektedir.
Sayfa 10 - Profil kitapKitabı okudu
1.281 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.