Herkes konuşuyor ama pek az insan dinliyor.
Sayfa 212 - Kapı YayınlarıKitabı okuyor
Ne aptalmışım bir zamanlar: var olmayan kişileri alırdım karşıma..
Amerikan özentisi...Meselâ Newyork gibi büyük şehrin sokakları hep numara ile belirtilmektedir. Zîra Amerika'nın şanlı bir geçmişi, bir tarihi yoktur ki, kahramanlarının adı ile anmak mümkün olabilsin. Bir kızılderili katliamı yapan tugay kumandanının ismini iftiharla sokaklarına nasıl koyabilsinler? Ya en müşkül, en ağır ve en zahmetli işlerde kullanılmak üzere gemilerin ambarlarında kamçılanarak getirdikleri Afrika zencilerini onlara revâ gördükleri şiddet ve zulümle çalıştıran toprak ağalarının isimleri bir sokağa nasıl iftiharla verilebilir?
Sayfa 80 - Kubbealtı NeşriyatıKitabı okuyor
İnsandaki hayata devam edebilme kapasitesi çok ilginç. Evin barkın da yansa, tüm yakınlarını bir anda kaybedip yeryüzünde bir başına da kalsan, bir şekilde istemsizce hayata tutunuyor ve kendini gündelik yaşamın meşguliyeti içinde buluyorsun.Bir yandan acı duyuyor, bir yandan acını hafifletecek fani şeyler arıyorsun.Yaşama arzusu, son nefesini verinceye dek içinde tezahür eden koca bir ışık bulutu gibi.Parlaklığı tüm karanlıkları alt etmeye yetiyor.
...en yorgun nehir bile
Dolanıp ulaşır denize.
Sayfa 25
Annem dünyanın en güzel kadınıydı.
En güzel gülümseyen kadını.
Suya şeker katsa sütlaç olurdu.
Toprağa kül dökse gül
Cemal Süreya
Sensiz 2. yılım.Ama yine de biliyorum hep benimlesin.Melek annem. 🕊️
Sezai Karakoç’un Mona Roza şiirini yazdığı Muazzez Akkaya, Karakoç’un mezarını ziyaret etmiş.
"Yıkıldı yolunu bekleyen şehir, artık gelsen de bir, gelmesen de bir."
Zamanında gerçekleşmemiş tüm eylemler, acı bir sözle daha da derin anlamlar kazanabiliyor
Seni tanımadan önce bizsizlik diye bir şey yoktu bu şehirde aslında
Sayfa 20 - Sokak Yayın Grubu
"Güzel insanlar öylece ortaya çıkmazlar; onlar oluşurlar..."
Sayfa 12Kitabı okudu
Gönlünden geçenleri dünyanın gürültüsüne karışmasın diye, içinden çıkamayan insanlar da var..