Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Yahya

362 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Güzel bir fikir ama yüzeysel kalmış.
Alternatif tarih olarak yorumlanacak bir bilimkurgu romanı. İkinci dünya savaşının tam tersi sonuçlanması sonucu bir evren ile karşı karşıyayız. Savaşı Almanya ve Japonya'nın kazandığı ve iki ülkenin dünyayı yönettiği bir parelel tarih evreninde yaşıyoruz. Böyle deyince aslında güzel bir distopik bilimkurgu olabilirmiş. Ama maalesef fikri beğensem de hem kitap hem de karakterler yeteri kadar derinlikli değil. Bu yetmezmiş gibi içinde bulunan atmosfer dahi yeteri kadar tasvir edilmiyor. Ana hikaye yüzeysel olarak kalıyor. Özetle potansiyeline ulaşamamış bir yapıt diyebiliriz. Ulaşsa başyapıt olabilirmiş.
Yüksek Şato’daki Adam
Yüksek Şato’daki AdamPhilip K. Dick · Alfa Yayınları · 2020722 okunma
Reklam
188 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Bu kitap Psikanaliz Defterleri serisinin ilk kitabı olarak karşımızda. Serinin şu ana kadar çıkan kitapları daha çok çocuk ve ergenlerle ilgili. Bu ilk kitap çocuk ve ergenlerde  psikanaliz terapisi nasıl olabilir sorularına cevap arıyor. Kitapta birbirinden bağımsız on psikanalistin çeşitli alanlarda konu üzerine yazıları bulunuyor. Bu konular terapi sürecinin içeriğinden, süresine kullanım alanlarından vaka çalışmalarına kadar birçok unsur içeriyor. Psikanaliz ve onun çocuklar ve ergenlerde kullanımı ile ilgili okuma yapmak isteyen psikolojik danışman, psikologlar için güzel bir rehber serinin ilk kitabı olabilir. Ben beğendim ikinci kitaba devam edeceğim. Keyifli okumalar.
Çocuk ve Ergenle Çalışmak
Çocuk ve Ergenle ÇalışmakKolektif · Yapı Kredi Yayınları · 202045 okunma
224 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Ruhun Kırılganlığı..
Yalnızlık ve acı çeşitlerine dair psikolojik ve felsefi bir yaklaşım. Kitap herhangi kuramsal bir yaklaşımdan ziyade yalnızlık çeşitlerinin nedenleri, sonuçlarını ortaya koyuyor. Yaşam içinde karşılaştığımız türlü türlü duygusal veya bedensel travmaların ruhumuz üzerinde nasıl etkiler bıraktığını ve bunların bizi nasıl bir yanlızlığa ittiğini tasvir ediyor. Bunu yaparken de sık sık bu konuda edebiyattan ve felsefeden alıntılar yapıyor. Ruhun farklı farklı yalnızlık biçimlerini, şairlerden, yazarlardan, hastalardan, filozoflardan ve toplama kamplarında ölen insanlardan geriye kalan günlüklerden alıntılar yaparak örneklendiriyor. Başta da dediğim gibi herhangi bir kuramsal bilgi olmadığı için dili çok ağır değil yarı felsefe yarı psikoloji kitabı gibi. Son olarak eleştiri konusu olabilecek bir yönü varsa bazı durumlarda tekrara düşüyor hissi yaşıyorsunuz. İlgilerine tavsiye ediyorum.
Ruhun Yalnızlığı
Ruhun YalnızlığıEugenio Borgna · Yapı Kredi Yayınları · 2020418 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
168 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Bilince Farklı Bir Bakış..
Kitap yazar Tim Parks ve filozof aynı zamanda psikolog Ricardo Manzotti'nin bilinç üzerine diyaloglarından oluşuyor. Daha doğrusu daha çok Ricardo Manzotti kendi bilinç teorisini anlatıyor. Günümüzde var olan yaygın bilinç teorilerinin -bilincin beynimizin içinde olduğunu savunan teoriler- aksine, Manzotti bilincin beynimizin içinde var olmadığını dışarda olduğunu savunuyor. Buna da zihin-nesne teorisi adını veriyor. Zihin nesne teorisinde, bilinç dediğimiz şeyin bedenimizin dış dünya ile yaşadığı her türlü ilişki ve bunun sonucundaki deneyimden ibaret olduğunu ifade ediyor. Hepimiz bedenlerimiz birer nesneyiz. Bunun sonucunda dış dünyadaki nesneler ile ilişkimiz deneyimlerimizi oluşturuyor. Bilinç dediğimiz şey bundan ibaret. Teori özetle bununla ilgili. Kitabı Vedat Milor bir videosunda önermişti. Oradan öğrenip alıp okudum.Benim açımdan farklı bir deneyim oldu. Farklı bir bakış açısına sahip. Bilince ilgi duyanlar için önerebilirim.
Zihnin Ucu Bucağı
Zihnin Ucu BucağıTim Parks · Metis Yayınları · 201830 okunma
574 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Edebiyatta en sevdiğim karakterler olabilir anti-kahramanlar. Dilediğiniz kadar realist biri. Acımasız bir eleştirmen. Hem çevresindekilere karşı hem de kendine karşı. Kitabı okurken aklıma diğer büyük Fransız romancı Marcel Proust ve büyük romanı Kayıp Zamanın İzinde serisi geldi. İster istemez karşılaştırma duygusuna kapılıyor insan. Marcel Proust'un Kayıp Zamanın İzinde serisi ne kadar düşselse, bu kitap tam tersine bir o kadar gerçekçi. Kayıp Zamanın İzinde nasıl Fransız sosyetesini anlatıyorsa bu kitap, Paris gettosunu daha doğru ifadesiyle gecenin içinde kaybolan insanları anlatıyor. Uzun zaman sonra bu kadar hoşuma giden bir roman okudum. Aslında incelemeden çok kitap hakkındaki duygularım bunlar. Yeteri kadar iyi inceleme vardır kitap hakkında. Şiddetle tavsiye ediyorum.
Gecenin Sonuna Yolculuk
Gecenin Sonuna YolculukLouis Ferdinand Celine · Yapı Kredi Yayınları · 20224,055 okunma
Reklam
288 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Beynimizin İçine Kısa Bir Yolculuk..
Zihnmizin İçinde Neler Oluyor? Belli bir düşünce, davranış ya da duygusal anda beynimiz içinde neler oluyor ve nasıl tepki veriyor? Bebeklikten yetişkinliğe kadar olan süreçte mevcut inançlarımızın nasıl oluştuğu, bu inançları değiştirmenin neden zor olduğu, düşünce, davranış ve duygularımızın kökeninde neler var? Kitap bunlara nörobilim açısından cevap vermeye çalışıyor. İkinci olarak da öğrenme davranışını nasıl gerçekleştiriyoruz. Genetik, çevre ve kültürün beynimiz öğrenme biçimine üzerindeki etkisi nasıl oluyor buna cevap aranıyor. Bu sorulara yanıt aranırken sürekli yapılan deneylerden ve bilimsel çalışmalardan yararlanılmış. Dili sade herkesin okuyabileceği seviyede. İlgilisi olanlara tavsiye ediyorum.
Zihnin Gizli Yaşamı
Zihnin Gizli YaşamıMariano Sigman · Aylak Kitap Yayınları · 202071 okunma
200 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Nevrotik Kişilikler ile ilgili başucu kitabı.
Nevrotik Kişilikler ile ilgili başucu kitabı. Kitapta nevrotik kişilik yapısına sahip aradığınız ne varsa bulabilirsiniz. Karen Horney muhteşem bir kronolojik sırayla önce nevrozların yapısını, oluşum şekillerini ve oluşmasında etkili olan faktörleri sırayla açıklarken. Daha sonra nevrotik kişiliğin oluşmasında temel olan kaygı kavramına değinip, kaygının ortaya çıkış biçimini, etkileyen çocukluk yaşantılarını örnekler ile açıklıyor. Nevrotik kişilik yapısına sahip kişilerin temel özellikeri olan duygusal yakınlık ihtiyacı ile ona eşlik eden rekabet, güç, cinsellik, suçluluk ve mülkiyet arayışını ele alıyor. Bu tip kişilerin duygusal yakınlık ihtiyacı için bu yapıları nasıl kullandığını ortaya koyuyor. Tabi tüm bunları yaparken Freud' dan farklı olarak sadece biyolojik temelleri değil aynı zamanda kültürel faktörleri de ele alıyor. Bu tip kişiliklerde kültür etkisinin nasıl olduğunu ortaya koyuyor. Kitabın dili oldukça sade bana kalırsa. Onun için herkesin okuyabileceği bir dile sahip. Zaten psikoloji alanı ile ilgisi olan ya da psikolojiye merakı olan herkesin mutlaka okuması gerekiyor. Son bir not+uyarı: Kitabı okuduktan sonra kendinize ve etrafınıza tanı koymayın lütfen. :)
Çağımızın Nevrotik Kişiliği
Çağımızın Nevrotik KişiliğiKaren Horney · Sel Yayıncılık · 2020935 okunma
256 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Başkalarının Aklı Nasıl Çalışır? Aynı şekilde bizimki. Bu kitap belli konular eşliğinde buna cevap veriyor. Mevcut İnançlar, Duygular, Teşvikler, Eylemlilik, Merak ve Ruh Hali gibi durumlar üzerinden beynimizin nasıl çalıştığını, böyle durumlarda nasıl tepki verdiğini örnek vakalar üzerinden güzel bir biçimde açıklıyor. Artı olarak bu durumlarda beynimizin hangi bölgeleri aktif oluyor, bunların birbirlerini etkileme gücü üzerinde duruyor. Sinirbilime ile ilgisi olanlar için çok yeni bilgiler içermiyor olsa da günlük hayattan örnekler vererek açıkladığı için daha net anlaşılıyor. Sinirbilim ve psikoloji ağırlıklı bir kitap olsa da dili sade olduğu için ilgisi olan herkesin okuyabileceği bir kitap.
Başkalarının Aklı
Başkalarının AklıTali Sharot · Domingo Yayınevi · 2018543 okunma
240 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Acı Olgusunun Küçük Bir Fotoğrafı..
Kitap Acı kavramına üç farklı yönden yaklaşıyor. İlk olarak tıbbi hastalıklar ile ilgili yaşanan fiziki acılar ve bunun hem bireylerin hem de toplumların üzerindeki etkilelerinden bahsediyor. Ayrıca bireylerin bu acıları anlamlandırma yöntemleri ve acı eşiklerinin neden farklı olabileceği üzerinde duruyor. Mesela Amerika'daki İtalyan göçmenlerin ve Doğu Avrupa'dan göç eden Yahudilerin acı karşısında Amerikalılara göre daha hassas olduklarını araştırmalar ile örnekliyor. Bunun sebebinin de göç etkisi ve özellikle yahudilerin geçmişte yaşadıkları acı tabloların etkili olduğunu belirtiyor. İkinci olarak da daha çok manevi acı dediğimiz ve Semavi dinlerin ile Doğu dinlerinin ( Budizm, Hinduizm vb.) acıya nasıl bir bakışa sahip olduklarına değiniyor. Geçmişten günümüze dinlerin acı olgusuyla olan ilişkilerini dini örnekler(hz. Eyüp'ün hikayesi, Hz İsa'nın çarmıha gerilmesi) ile açıklıyor. Son olarak toplumların kültürünün acıya nasıl bir bakışa sahip olduğuna değiniyor. Yerli kabilelerin fiziksel acı içeren ritüellerine değiniyor. Kitap genel olarak acı ile ilgili güzel bir bakış açısı kazandırsa da bana göre psikolojik acı olarak nitelendirdiğimiz olguya pek yer vermemiş olması kitabın eksik yönünü ortaya koyuyor. Bu eksiğine rağmen konuya ilgisi olan herkese tavsiye ederim..
Acının Antropolojisi
Acının AntropolojisiDavid Le Breton · Sel Yayıncılık · 2005136 okunma
80 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitap unutma kavramını daha çok zaman üzerinden inceliyor. İnsanın şimdiki zamandan uzaklaşmak için zihninde yaptığı geçmişe dönük yolculuklar, hayata yeniden başlamak için geçmişin üstüne örtme biçimimiz hep unutmak istediğimiz şeylerin sonucunda ortaya çıkar. Ya da şimdiki zamandan kurtulmak için kendimizi özendiğimiz kişilerin ( Zengin birinin yerine geçme) yerine koymaya çalışırız. Bunların hepsi zamandan sıyrılıp bir şekilde içinde bulunduğumuz durumu unutmaya yönelik eylemlerdir. Aslında daha çok felsefi bir yaklaşım var kitapta. Ben daha önce unutma üzerine nörolojik bir kitap da okuduğum için benim için faydalı oldu ama ilgisi olmayanları sıkabilir.
Unutma Biçimleri
Unutma BiçimleriMarc Auge · Yapı Kredi Yayınları · 2019242 okunma
Reklam
272 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Bir zamanlar antikonformistlik olarak algılanan bireysellik günümüzde nasıl konformizm haline geldi? Kitap işte bu soru üstünden ilerleyip Amerikan pop kültürün tüm dünyada hepimizi nasıl etki altına aldığını ve bunu hangi yöntemelerle yaptığını anlatıyor. Günümüz toplumunda popüler kültürün hepimize dayattığı "özel" olma duygusunun aslında nasıl hepimizi sıradanlaştırdığını görüyoruz. Peki bunun için kimi suçlayacağız? Tabiki kendimizi. Çünkü bunu biz istedik. Hepimiz hep beraber kendi isteğimizle dijital platformlara üye olduk. Kendi isteğimizle talk showları izliyoruz. Hepimiz kendimiz o dünyaya ait hissetmek için can atıyoruz. Bu kitap bana göre bir eleştiri kitabının ötesinde toplumsal bir özeleştiri kitabı da aynı zamanda. Kitapta verilen örnekleri okuyunca aklıma bu karantina sürecinde ülkenin en önemli ikinci gündemi Survivor programı geldi. Bundan bir çıkış yolu var mı peki? Sanmıyorum. Zaten yazar da bir çözüm yolu sunamıyor ve bunu da belirtiyor. En azından içinde bulunduğumuz durumu daha iyi anlamak için herkesin okuması gerektiğine inandığım bir kitap.
Ben Özelim!
Ben Özelim!Hal Niedzviecki · Ayrıntı Yayınları · 201130 okunma
680 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
22 günde okudu
Kitap ile ilgili yeteri kadar inceleme olduğu için çok fazla şey yazmaya gerek yok. Kitabı genel olarak beğendim. Her ne kadar ben karamsar değilim hüzünlüyüm dese de Pessoa kesinlikle karamsar bana göre. Daha önce şiir kitabını okurken de aynı şeyi hissetmiştim. Tabi bunu olumsuz bir yön olarak saymıyorum. Benim daha çok hoşuma gitti.
Huzursuzluğun Kitabı
Huzursuzluğun KitabıFernando Pessoa · Can Yayınları · 201710,4bin okunma
616 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Gen ve Kaltımın Serüveni.
Kitabın dili ağır olmamasına rağmen, bilgilerin tam olarak oturması için yine de biyolojiye biraz hakim olmak gerekiyor. Adından anlaşılacağı üzere kitabın odak noktası genler. Genin keşfi ve kalıtım bilimin tarihten günümüze kadar geçirdiği evrim anlatılıyor. Bu süreç içerisinde rol oynayan bilim insanlarının keşiflerine, kalıtım bilimindeki önemlerine değiniyor. Ben kitabı beğendim ama ilgili olamyanlar için okunması zor bir kitap.
Gen
GenSiddhartha Mukherjee · Domingo Yayınevi · 2019356 okunma
112 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Bir nörobilimciden nörobilim alanına eleştiriler diye özetleyebiliriz kitabı. Son yılların dünyadaki en popüler alanlarından bir şüphesiz nörobilim. Bunun için de çok fazla ilgi çekiyor. Yapılan her çalışma manşet oluyor. Çünkü insana dair en büyük gizem beynin nasıl çalıştığı ve bilinç konusu. Bundan dolayı ülkeler insan genom projesinden sonra insan beyin projeleri duyurmaya başladılar. Kitap tam işte bu noktada bu projelerin içinde yer alan nörobilimcilerin yeteri kadar kanıt olmamasına rağmen yapılan çalışmaları büyük gelişmelermiş gibi sunmasını eleştiriyor. Yazar, nörobilimcilerin projelerine ve çalışmalarına daha fazla fon sağlayabilmek için böyle bir yola başvurmanın onları siyasetçilerin ve ilaç şirketlerinin etki alanına girmesine neden olduğunu belirtiyor. Bunun da bilimden uzaklaşmaya neden olduğunu ve alanın istismar edilmesine sebep olduğunu söylüyor. Üstüne üstlük eğitimden ruh sağlığına kadsr birçok alanda nörobilimden mucizevi çözümler bulmasına neden olan bir beklenti oluşturulduğunu, oysa şu anda böyle bir şey için çok erken olduğunu belirtiyor. Ben bunun haklı bir eleştiri olduğunu düşünüyorum. son zamanlarda her şeyin başına 'nöro' kelimesinin getirilmesi bunu açıkça ortaya koyuyor. Nörobilim birçok konuda bize yardımcı olacaktır muhtemelen ama bunu tek başına yapması olanaksız. Nörobilim ile ilgilenenlerin kesinlikle okumasını tavsiye ediyorum.
Nörobilim Zihnimizi Değiştirebilir mi?
Nörobilim Zihnimizi Değiştirebilir mi?Steven Rose · Ginko Bilim · 201831 okunma
115 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Freud kitapta adından da anlaşılacağı üzere üç kavram üzerinden ilerliyor. Bu kavramların nasıl ortaya çıktığı ve birbirleriyle bağlantılarını ortaya koymaya çalışıyor. İlk çocukluk korkuları, fobiler, nevrotik korkuların ortaya çıkışında id, ego ve süperego'nun nasıl etkili olduğunu görüyoruz. Freud aslında kesin kanıtlardan çok çıkarımlarda bulunuyor. Ama zaten kitaplarında buna benzer bir yol izliyor okuduğum kadarıyla. Bunun da nedeni bu kavramları belli bir kurama oturtan ilk kişi olması bence. Yani yazdığı her şey gelişime açık şeyler.
Ket Vurma
Ket VurmaSigmund Freud · İlya Yayınları · 2012500 okunma
50 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.