Beytullah Berk

Beytullah Berk
@BeytullahBerk
"Tanrı gerçekte olmasa bile insanlar onu kendi kafalarında yaratırlardı"
Sayfa 110
Reklam
Bastığımız yeri yoklayarak yürümeliyiz; bazı şeylerden gözlerimizi çevirmeliyiz, mutluluk hülyalarına kapılmamalıyız, mutluluk elimizden kaçarsa isyan etmemeliyiz; hayat budur işte... Kim demiş hayat zevk ve mutluluktur. Ne saçma düşünce!
Sayfa 304
-Hayat nedir sizce? -Hayat bir ödev, büyük bir ödevdir. Aşk da öyle. Tanrı yaşamamı ve sevmemi istediği için yaşıyor ve seviyorum.
Sayfa 298

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
-İnsanin bir gayesi olmalı ki, çalışsın. Benim gayem ne?
Sayfa 286
"Ya şimdi ya hiçbir zaman, unutma!"
Sayfa 228
Reklam
Düşman eski haritalar üstünde Ankara adını taşıyan kerpiçten şehire girebilir. Onu, bir iki gülle ile tarumar edebilir. Fakat aynı adı taşıyan ruha nasıl el uzatabilir? Onu, nasıl zapteder? O ruh bugün, burda ise, yarın orada esecektir. Öbür gün bir fırtına haline girip kendisine daha yüksek daha yalçın bir tepe bulacaktır. Orada gürleyecektir. Eyvahlar olsun, bu gerçeği şimdiden hissetmeyenlere. Bunlar kafalarını taşa çarpacaklardır. Bunlar, sarp yokuşlarda yollarını şaşıracaklardır.
Sayfa 164
-İnsan Türk olur da, nasıl Kemal Paşa'dan yana olmaz?
Ne altında geçici bir huzur bulunabilecek bir gölge, ne kıyısında serinlenecek bir suyun var! Katı yürekli toprak! Bir gün cesedim bir daha kalkmamak üzere düştüğü vakit, kim bilir, beni bağrına ne vahşi bir huşunetle bastıracaksın
Türkiye, bugün artık bilimsel kitapları ve bilim adamlarını sanık sandalyesine oturtabilecek noktaya gelmiştir
-Ama bu hayatta sevmediğin şey ne? Onu söyle. -Her şey; durmadan öteye beriye koşmalar, küçük ihtiras oyunları, hele de açgözlülükler, rekabetler, dedikodular, birbirine çelme atmalar, birbirini tepeden tırnağa süzmeler. Konuşmalarını dinledikçe insan budalalaşıyor. İlk bakışta zeki adamlar sanırsın, yüzlerinde ciddilik okunur, ama bütün söyledikleri şu biçim şeyler: "Falanca veya filanca, bilmem ne satın aldı, bilmem neresini kiraladı." Başka birisi: "Aa! olur şey değil; niçin acaba?" Ya da "Falanca dün akşam kulüpte müthiş para kaybetti, bir başkası üç yüz bin kazandı." İllallah bunlardan. Bunlar arasında insanlık nerede? İnsanlığın yüceliği, bütünlüğü nerede kaldı? İnsanlık ufak paralar haline gelmiş.
Sayfa 214
Reklam
Benim ümidim... Yağını nereden alıyor? Fitilini kimler tazeleyip yakıyor? Bilmem, bilmem... Fakat, bu umut benim tek gıdamdır. Bu umut benim yaşama gücümün en son parıltısıdır. O söndüğü gün... İşte, bunu tasavvur edemiyorum.
Sayfa 109
Her yanım öyle diken diken. Bir dakika sonra, artık ne yapacağımı bilmiyordum. İntihar edilen an, bu an mıdır? Bundan fena bir saat daha olabilir mi?
Sayfa 106
Şimdi onun aklı fikri ona nasıl ulaşacağındaydı. Bir gün karar verdi. Ne olursa olsun, onu gidip bulacaktı. O, olmayacakları başarmıştı. Bunu da başaracaktı. Çünkü başarmayı muhakkak istiyordu
Sayfa 61
"Mademki onlar bizi yarattılar, neden öldürüyorlar? Neden insanlara acı çektiriyorlar? Bir insanı başkasını öldürünce cezalandırıyorlar; Tanrılarsa istediklerini öldürüyor, istedikleri zaman şehirleri yakıp yıktırıyorlar. Rüzgârlar, fırtınalar, yağmurlar ve taşkınlıklar veriyor, Tufan'la yarattıklarını yok ediyorlar. Bu yaptıklarından dolayı onları cezalandıran yok!" diye düşünüyordu.
Sayfa 62
"Demek hayat böyle iki adım ilerisi bile görülmeyen sisli ve yalpalı bir denizdi! Tesadüflerin oyuncağı olacak olduktan sonra ne diye bir irademiz vardı? Kullanamadıktan sonra göğsümüzü dolduran hisler ve kafamızda kımıldayan düşünceler neye yarardı?"
70 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.