Bırakmak; içindeki öykünme için kendini tamamen bırakmak ve yok olmak! Hayata ruh katmak ve ölümü somutlaştırmak; biri kokusu, diğeri toprağı olsun insanlığın! Bırakmak! Kendini bırakmak!
Bazılarının, yanımda içlerini döküp rahatladıkları da ender değildir. İnsanları dinlerim. İçlerindeki mutsuzluğu dünyaya boşaltmalarına, o küçük hayatlarını açık etmelerine, her türlü sorunlarıyla kafamı ütülemelerine izin veriyorum.
Kendi içine hapsolmuş güçlü ruhun kendi içinde oluşturabileceğinin ötesinde başka bir yalnızlığın var olduğunu hayal ederek kendimi yalnızlığa mahkum etmiştim.