Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Cemal Zorlu

Cemal Zorlu
@CmlZrl07
Sıkı Okur
456 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Alp Er Tunga’nın efsanelere ve "Kutadgu Bilig", "Divani Lügati-t Türk", Herodot’un "Tarih" kitabı gibi çeşitli kaynaklara konu olan destansı yaşamından yola çıkılarak yazılmış olan bu kitapta; ilk Türk başbuğu Alp Er Tunga’nın kahramanlıklarından bazılarını ve dönemin İskit budununun il olma yolunda Çin, Med, Babil,
Alp Er Tunga - Bozkırın Yenilmez Kahramanı
Alp Er Tunga - Bozkırın Yenilmez KahramanıOrhan Yeniaras · Panama Yayıncılık · 2016191 okunma
Reklam
188 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Dostoyevski’nin kaleme almış olduğu bu kitap şu ana kadar okumuş olduğum en ilginç kitaplardan biri oldu. İncelemesini yazarken de ana karakterini ve olay örgüsünü anlatmakta en çok zorlanacağım kitap olacak. Kısaca bahsetmek gerekirse Dostoyevski, bu eserinde paranoid şizofreni ve alter egonun etkisiyle hem ruhsal hem de bedensel bir kişilik
Öteki
ÖtekiFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201922bin okunma
83 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Stefan Zweig'ın "Satranç" kitabı, sadece satranç oyununun stratejik derinliğini değil, aynı zamanda insan doğasının karanlık yönlerini ve totaliter rejimlerin insan hayatı üzerindeki hem psikolojik hem de fiziksel etkilerini aktarmaktadır. Yazar bu eserini 1938-1942 yıllarında Brezilya’da sürgündeyken yazmıştır. Eserinde Nazi
Satranç
SatrançStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020237,1bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
50 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Stefan Zweıg’ın okuduğum üçüncü eseri ve her seferinde insanlar üzerindeki psikolojik tahlillerine hayran kalıyorum. İnsanların iç dünyasını çok iyi analiz edip bunu kitaplarına yansıtmayı başarıyor. Zweig Mecburiyet ismini verdiği bu kitapta da kendi ülkelerindeki savaştan kaçıp İsviçre’ye sığınan Ferdinand ve esi Paula’nın iç dünyasını çok iyi yansıtmaktadır. Ferdinand bu eserde yalnızca savaştan kaçmış bir aristokratı değil, ahlaki bir ikilemi de simgelemektedir; aşk ya da vatan. Ferdinand ülkesindeki savaş sırasında eşi Paula ile birlikte İsviçre’ye yerleşmiş bir aristokrattır. İsviçre’de eşi ile birlikte savaşın vahşetinden uzak bir yaşam sürmektedirler lakin Ferdinand burada da kendisini özgür hissedemez çünkü İsviçre'deki sakin hayatına rağmen, vatanını terk etmenin ağırlığıyla boğuşur. Ferdinand bu iç huzursuzluğuyla uğraşırken bir posta alır. Bu posta, Ferdinand’ı ülkesindeki savaş için askere çağıran konsolosluktan gelmektedir. Ferdinand bu süreden sonra tam anlamıyla bir ikilem arasında kalır. Ferdinand ve Paula savaşın bir insanlık suçu olduğunu düşünmektedir. Ferdinand başkaları için savaşmak ve sadece askeri bir sayıdan ibaret olmak istemiyordur ancak vatanı için askere gitmeyi de bir zorunluluk, mecburiyet olarak görmektedir. Ferdinand, Eşi Paula’nın askere gitmemesi yönündeki güçlü iradesi ve ısrarlarına rağmen kendi zihnindeki “vatani görev, zorunluluk” gibi düşüncelere engel olamamaktadır. Bir tarafta hayatının aşkı Paula ve özgürlük diğer tarafta da vatanı söz konusudur.
Mecburiyet
MecburiyetStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202161,8bin okunma
70 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Stefan Zweig, "Korku" adlı eserinde korku konseptini ele alarak korku hisseden birinin içsel çatışmalarını ve korkunun insan zihnindeki karmaşıklığını ustalıkla işlemiştir. Yazar, eserinde, korku duyan kişinin aslında işlediği suçtan dolayı cezalandırılmasının, korkudan çok daha iyi olduğunu vurgulamıştır. Yazara göre, ceza çok ağır da olsa belirli bir sonuçtur; oysa korku, insanı uzun süreli bir gerilime sürükleyen belirsiz bir duygudur. Yazar, korku duygusunu irdelemek adına, mutlu bir ailesi ve çok güzel bir hayatı olan İrene hanımı kendisine kurban olarak seçmiştir. İrene mutlu bir ailesi ve iyi bir yaşantısı olmasına karşın hayatındaki monotonluktan sıkılarak, hayatına heyecan katma arayışına girişir. İyi bir avukat olan eşini aldatmak ister ve bir piyanistle gizli aşk yaşamaya başlar. Ancak işler istediği gibi yolunda gitmez ve hiç tanımadığı bir kadın tarafından yaşadığı gizli aşk ilişkisi fark edilir. Kadın, İrene’nin eşini aldattığını öğrenip şantaj yaparak onu köşeye sıkıştırır. İrene de her defasında şantajcının isteklerini yerine getirir ancak eşinin gerçekleri öğrenmesinden, hayatının altüst olmasından en çok da rezil olmaktan çok korkar. İrene, şantajcının tehditleri ve eşinin gerçekleri öğrenmesinden duyduğu korkuyla adeta bir çıkmaza sürüklenir. Bu korku İrene’nin tüm bedenine ve zihnine hakim olur adeta. İrene, korku duygusunu o kadar yoğun ve uzun süreli yaşar ki en sonunda bu korku onun için bir ızdıraba dönüşür, onu umutsuzluğa ve intihara teşebbüse kadar götürür. İrene korku duymaya başladığı bu süreç içerisinde aslında sahip olduğu şeylerin ne kadar kıymetli olduğunu anlar.
Korku
KorkuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2022102,9bin okunma
Reklam
68 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Aşk mı yoksa gönüllü kölelik mi
Stefan Zweig'ın kaleme almış olduğu bu eser, yalnızca bir aşk romanı değil, aynı zamanda aşkın psikolojik çözümlenmesi açısından bir başyapıt niteliğindedir. Yazar, erkek olmasına karşın eserinde karşılıksız dramatik bir aşk öyküsü ile kadının aşk süreci içerisindeki duygudurumunu da çok iyi yansıtmıştır. Eser, tanınmış bir öykü yazarı olan
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022224,5bin okunma
240 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Bireysel psikoloji ekolünün kurucusu olan Alfred Adler, bu kitabına bireysel psikolojinin ilkelerini açıklayarak başlıyor. İlerleyen bölümlerde ise insan psikolojisini hem durumsal hem de gelişimsel anlamda etkileyen faktörleri irdeliyor. İnsan davranışlarının tümünün bir amaca, ideale yönelik olduğunu vurgulayarak insanların bu edindikleri amaç doğrultusunda bireysel eksikliklerini gidermeye ve zafere/üstünlüğe ulaşmaya çalıştıklarından söz ediyor. Bireyin psikolojik durumunun çocukluk çağında edindiği amaçtan, algılayışından, aşağılık ve toplumsallık duygusundan, anne-babasından, yaşadığı toplumdan ve daha nicelerinden etkilendiğini belirterek bireyi olumsuz yaşam biçimine götüren etkenleri açıklıyor. Verdiği vaka örnekleri ile de yazdığı düşünceleri tasdik ediyor. Kitap psikoloji ile ilgili hiçbir bilgisi olmayan kişilerin bile anlayabileceği bir dille yazılmış. İnsan psikolojisini anlamlandırmak ve insanların davranışlarının altında yatan eğilimlerini saptamak adına bana değer katan bir kitap oldu. Özellikle kitabın bazı bölümlerinde Adler’in yapmış olduğu çıkarımlar çok etkileyiciydi.
Yaşama Sanatı
Yaşama SanatıAlfred Adler · Say Yayınları · 20062,581 okunma
180 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Şemsettin Sami’nin kaleme aldığı ilk Türkçe roman olma özelliği taşıyan bu kitabı çok büyük bir zevk ve hayranlıkla okudum çünkü ilk Türkçe roman olmasına rağmen Şemsettin Sami çok güzel bir aşk hikayesi sunmuş, mükemmel bir akıcılık ve olay örgüsü sağlamış eserinde lakin heyhat sonu böyle bitmemeliydi… Eserde, Tanzimat Dönemi aile yapısının ve
Taaşuk-ı Tal'at ve Fitnat
Taaşuk-ı Tal'at ve FitnatŞemseddin Sami · Mercan Okul Yayınları · 201928,7bin okunma
328 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu kitap hayal ürünü ve kurgusal karakterlere değil, Avrupa ve BM’in kirli gerçeklerine dayanmaktadır… Çok sürükleyici ve Tarih açısından bilgilendirici bir kitaptı lakin bazı satırlarına yürek dayanmıyor okurken göz yaşlarınıza hakim olmak için kendinizi zor tutuyorsunuz. Bu kitap savaş, kan, ölüm, aşk ve göz yaşı barındırıyor. Sinan Akyüz
İncir Kuşları
İncir KuşlarıSinan Akyüz · Alfa Yayınları · 202126,3bin okunma
248 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Psikanalizin Teslası olarak anılan Alfred Adler kaleme aldığı bu eserde gerek kendi sıkıntılı çocukluğundan gerekse yaptığı çalışmalardan yola çıkarak geliştirmiş olduğu Bireysel Psikoloji kuramını detaylı ve anlaşılır bir şekilde izah ediyor. Bu eseri hiç sıkılmadan keyifle okudum çünkü Adler olabildiğince bilimsel jargondan kaçınmış ve kuramını
Modern Psikoloji
Modern PsikolojiAlfred Adler · Dorlion Yayınevi · 2020157 okunma
Reklam
84 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Öncelik Yaşamaktır Kendini Üzme
Kitabı çok sevdiğim bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine okudum. Bir matematik öğretmeninin edebiyata ilgili olup da bu kitabı yazması beni bir hayli etkiledi. Kitabın sayfalarını çevirirken de yazarın edebiyata olan ilgisini daha açık bir şekilde görmüş oldum: Cemal Süreya’dan, Sezai Karakoç’tan, Şems-i’den, Eflatun’dan, Sabahattin Ali’den ve daha nice yazardan alıntılarla süslemiş kitabını. Kitabın konusuna gelecek olursam; küçük yaşlardan beridir birbirine sevdalı olan iki insanın, bir trafik kazası sonucu kendilerini arzu ettikleri birliktelikten çok çok uzaklarda bulması ile başlayan trajedik yasak aşk hikayesi anlatılıyor. Kitabı okuduğumuzda günümüzdeki sağlıksız evlilik ilişkilerini de görmüş oluyoruz: Hiç istemediği ama zorla evlendirildiği alkolik ve şiddet yanlısı bir adamla evli olan Leyla; Leyla’dan uzak kalmaya bile tahammülü olamayan Leyla’nın sevdalısı Kaan; sırf çocuğu için alkolik ve şiddet yanlısı eşine katlanan Leyla… Kitabı genel olarak beğendim. Özellikle kısa bir zaman aralığında ne okusam diye düşünüyorsanız bu kitabı okumanızı tavsiye edebilirim. Kitabı beğenmeme karşın elbette yazarın noksanları ve kendini geliştirmesi gereken yerler de var: kitabın bazı kısımlarında söz ve duygu tekrarları mevcut, bazı kısımlarda da olay örgüsünden uzaklaşılıp yoğun duygu betimlemeleri içerisine girilmiş ve bu durumlar da kitabın sürükleyiciliğini azaltmış. Yazarın kitabında vurguladığı, yaşanılan her şeye rağmen hayata karşı olumlu bakış açısı da çok hoşuma gitti: Öncelik Yaşamaktır Kendini Üzme!
Öncelik Yaşamaktır Kendini Üzme
Öncelik Yaşamaktır Kendini ÜzmeVedat Dinç · Cinius Yayınları · 20211 okunma
544 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
40 günde okudu
Kitap bir dönemin Nasyonal Sosyalist Almanya’sının kurucusu ve liderinin yaşamını, siyasi ideolojisini ve sosyal fikirlerini aktardığı bir otobiyografi niteliğindedir. Adolf Hitler bu eseri 16 Ekim 1924 tarihinde Münih Halk Mahkemesi tarafından hapis cezası aldığı Landsberg am Lech Kalesinde, kendi düşüncelerini ve Nasyonal Sosyalizmin
Kavgam
KavgamAdolf Hitler · En Kitap · 201610,7bin okunma
104 syf.
6/10 puan verdi
Kitabı yalıtılmış, “kara kutu” diye tabir edilen insanların psikolojisi konusunda bilgi edinmek amacıyla okumak istemiştim ama beklentilerimin çok çok altında kalan bir kitap oldu. Sayfa bakımından çok kısa bir kitap olmasına karşın sıkıcı olduğu için bitirmekte zorlandım. Yazar da sanki kitap daha uzun olsun diye çok önemsiz şeyleri uzattıkça
Altın Gözde Yansımalar
Altın Gözde YansımalarCarson McCullers · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2014990 okunma
172 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Önce yazarımızdan kısaca bahsetmek istiyorum; Anthony Burgess henüz bir yaşındayken annesini kaybetmiş ve zor bir çocukluk dönemi geçirmiş. Yıllar sonra da kendisine beyin tümörü tanısı konan yazarımız bir yıl ömrü kaldığını öğrenmiş. Yazarımız bu bir yıl içerisinde eşinin geçimini sağlamak için tam altı tane roman kaleme almış. Sonradan beyin
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200991,8bin okunma
425 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Anton Çehov’un yazdığı öykülerden oluşan bu kitapta 8 tane öykü mevcut. Açıkça söylemek gerekirse kitaptaki tüm öyküleri okumadım, okumayı da düşünmüyorum sadece ilgimi çekenleri okudum ve incelemelerini yazdım. Bu öyküler de; Düello, Gelgeç Gönüllü, Altıncı Koğuş öyküleridir. Gelgeç Gönüllü öyküsünde sanatla ilgilenen Olga adında bir kadın ile
Düello - Bütün Öyküler 6
Düello - Bütün Öyküler 6Anton Çehov · Everest Yayınevi​ · 2012119 okunma
43 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.