Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ersin erdemir

Ersin erdemir
@Ersinn314
Öyleyse kişi en büyük mutluluğu kendi temaşa ederken başkalarında bulamadığı bir özeliği kendinde fark ettiğinde yaşayacaktır.
Reklam
Sadece kitap okumaz yetmez insana. Bazen meydan okumalı; kendine, hayata, dünyaya. Lev Tolstoy
Ölmeden önce yaşamak istemiyor musun !?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Adam yaşama sevinci içinde masaya anahtarlarını koydu Bakır kaseye çiçekleri koydu Sütünü, yumurtasını koydu Pencereden gelen ışığı koydu Bisiklet sesini, çıkrık sesini Ekmeğin havanın yumuşaklığını koydu adam masaya Aklında olup bitenleri koydu Ne yapmak istiyordu hayatta işte onu koydu Kimi seviyordu, kimi sevmiyordu Adam masaya onları da koydu Üç kere üç dokuz ederdi Adam koydu masaya dokuzu Pencere yanındaydı, gökyüzü yanında Uzandı masaya sonsuzu koydu Bir bira içmek istiyordu kaç gündür Masaya biranın dökülüşünü koydu Uykusunu koydu, uyanıklığını koydu Tokluğunu, açlığını koydu Masa da masaymış ha Bana mısın demedi bu kadar yüke Bir iki sallandı durdu Adam ha babam koyuyordu
Büyük Engizisyoncu
Dış dünyada Hıristiyanlığı yönetenlere bakın, İsa’nın simgesi ile tanrısal gerçeği çarpıtmadılar mı? Ellerinde bilim var; ama maddeden başka bir şey tanımayan bilim… İnsan varlığının en soylu yanı maneviyat inkâr ediliyor; zaferle, hatta nefretle reddediliyor. İnsanlar, hele şu son zamanlarda bir özgürlük teranesi tutturdular; neymiş bu peşinde koştukları özgürlük! Yalnızca esirlik ve kendine kıymadan ibaret! Çünkü insanlar, “ihtiyaçlarını tatmin etmeye bak, sen de en yüksek, en zengin kişilerle aynı haklara sahipsin” inancına saplandı. “İhtiyaçların giderilmesi konusunda hiç çekinme, hatta isteklerini alabildiğine artır!” Bugün herkesin dilinde bu var, özgürlük böyle anlaşılıyor. İhtiyaçları alabildiğine genişletmek hakkı ne doğurur? Zenginleri yalnızlığa ve manevi çöküntüye, yoksulları kıskançlığa, suç işlemeye götürür. Çünkü hak bağışlanırken ihtiyaçların giderilme yolları gösterilmiş değildir. Güya mesafeler kısaltılmakla, düşüncelerin havadan iletilmesiyle insanlar birbirine yakınlaşır. Kardeşlik için kendini geliştirmeye çalışan insan, bu çabalamanın sonunda ruhsal bir yalnızlığa düşer. Böylece dolgun, dört başı mamur bir hayat yerine manevi bir intiharla yüz yüze gelir.
Reklam
Öyle yıkma kendini, Öyle mahzun, öyle garip... Nerede olursan ol, İçerde, dışarda, derste, sırada, Yürü üstüne - üstüne, Tükür yüzüne celladın, Fırsatçının, fesatçının, hayının... Dayan kitap ile Dayan iş ile. Tırnak ile, diş ile, Umut ile, sevda ile, düş ile
Selamsız saygısız yürüyelim sokakları Belki bizimle ışıklanır bütün varoşlar Geriye mapushaneler kalır, paslı soğuklar Adını bilmediğimiz doslar kalır yalnız Yüreğimize alırız onları, ısıtırız Gardiyan olamayız kendi ömrümüze her akşam
168 syf.
·
Puan vermedi
Can Sıkıntısının Eğlenceli Tarihi
Can Sıkıntısının Eğlenceli TarihiPeter Toohey
6.7/10 · 65 okunma
Reklam
Ebru

Ebru

@marksistimge
·
03 Aralık 2023 12:05
Öngörüşsüz bir kafa bir çıkış göremediğinde, Sonunun geldiğini düşünür hemen. Yaşasın cesaretini yitirmeyenler!
Sayfa 143 - MefistofelesKitabı okudu
159 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.