Elde tutulacak yeri yok deseler altına imzamı atarım.
Kurgu yok gibi bir şeydi olay-zaman-mekan sürekli bir yerden bir yere kopuyor bize 1040 ile 1071 tarihlerinde ecdadımızın şanlı zaferlerini anlatmak istemiş ama anlatamamış.Kitabın dili sürekli Ege,Trakya,Karadeniz,İç Anadolu,Doğu Anadolu ve Akdeniz ağzı hatta aklınıza ne kadar köy-kasaba-kent geliyorsa orada konuşulan Türkçelerin sentezlenişi gibi anlatılmış yani tek kelimeyle Kripto Türkçe kullanılmış ve bu size eseri okurken büyük rahatsızlıklar veriyor.
Kitap aslında Tarihi Roman statüsünde lakin oluş-kurgu ve tarihi hassasiyet var mı diye soracak olursanız zaten bir şey anlatamadığı için bu tarz ciddiyete girmiyorsunuz.Kitaptaki en büyük hatalardan birisi kültürel bilgisizlik diğeri dini bilgisizlik.Madem tarihi ve dini bilgileriniz eksik illede bunları romanınıza koymanıza gerek yok okuyucuyu yormaya hakkınızda yok.
Uzun lafın kısası değerli arkadaşlar Yüce Türk milletini bu tarz kitaplar anlatmasın kitapta dil yok, tarih yok, kültürel bir çok çarpıklıklar var, dini bir çok yerinde yanlış kullanılan terimler var.Eğer tarihi roman okumak istiyorsanız gidip kahvehanedeki herhangi bir dayıdan uyduruk şeyler dinlemenizi bu kitabı okumanıza nazaran tavsiye ederim hiç olmazsa hayal kırıklığı yaşamazsınız.