- Yapmaya çalıştığın bu şeyde başarılı olmak istiyorsan bu kadar itaatkar olmaya bir son vermelisin.
- Engel olamıyorum. Beni bu şekilde yaratmışlar.
- O zaman değiş.
- Değişmek mi? Zaten değiştim.
- Dış görünüşünden bahsetmiyorum. İçinden bahsediyorum. Risk al, hata yap.
Bazen mükemmel olmamak da önemlidir, tamam mı? Yanlış bir şey yapmak önemlidir!
- Yanlış bir şey yapmak mı?
- Evet.
- Neden? Anladım. Hatalarımızdan ders almak için mi?
- Hayır. Hata yapmak için. Neyin gerçek olduğunu ve neyin gerçek olmadığını ve bütün bunların sana hissettirdiğini görebilmek için.
İnsanlar karmaşık varlıklardır.
- Aynı fikirdeyim.
- Anladım. Bu, mantıksız konuşma denilen şey, değil mi?
- Hayır. Bu insanca bir konuşma. Mantıklı olmakla bir alakası yok. Kalbinin sesini dinlemekle alakalı.
- Ve yapmam gereken şey bu mu?
- Evet. Senin de bir kalbin var Andrew. Hissedebiliyorum. Bazen ben de inanamıyorum ama hissedebiliyorum.
- Ve o kalbin sesini dinlemek adına insan hata yapmalı.
- Evet.
(Konuşma bir robot ile onun aşık olduğu kadın arasında geçiyor)