Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Nudem

Nudem
@Nudemarjin
Mardin
45 okur puanı
Nisan 2019 tarihinde katıldı
Sevgili Bilge, bana bir mektup yazmış olsaydın, ben de sana cevap vermiş olsaydım. Ya da son buluşmamızda büyük bir fırtına kopmuş olsaydı aramızda ve birçok söz yarım kalsaydı, birçok mesele çözüme bağlanamadan büyük bir öfke ve şiddet içinde ayrılmış olsaydık da yazmak, anlatmak, birbirini seven iki insan olarak konuşmak kaçınılmaz olsaydı.
Reklam
"Zamanların en iyisiydi, zamanların en kötüsüydü, hem akıl çağıydı, hem aptallık, hem inanç devriydi, hem de kuşku, Aydınlık mevsimiydi, Karanlık mevsimiydi, hem umut baharı, hem de umutsuzluk kışıydı, hem her şeyimiz vardı, hem hiçbir şeyimiz yoktu, hepimiz ya doğruca cennete gidecektik ya da tam öteki yana - sözün kısası, şimdikine öylesine yakın bir dönemdi ki, kimi yaygaracı otoriteler bu dönemin, iyi ya da kötü fark etmez, sadece 'daha' sözcüğü kullanılarak diğerleriyle karşılaştırılabileceğini iddia ederdi."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İnsan biraz para kazanınca eskisinden de fakir oluyormuş. Hiç para her şeye yetiyordu, biraz para hiçbir şeye yetmez oldu.
Güzel olan Her günü seninle tekrar tekrar yaşamak Erimek yarını olmayan zamanlarda Durdurmak bir yerde bütün saatleri Bütün kuralları kırıp parçalamak Sonra varmak o yerlere Mevsimlere dur demek Kar yağarken çiçek açtırmak ağaçlara Güneşi bir akşam saatinde tutup bırakmamak Sonra doldurmak ay ışığını kadehlere Delicesine içmek Ve unutabilmek her şeyi ansızın Sevmek seni en yücesiyle sevgilerin Birlikte geçmiş, gelecek bütün çağları aşmak Güzel olan Sevmek seni Tanrılar gibi Seninle Tanrılaşmak...
Reklam
İnsanların neler yapıp yapmayacağı önceden hiç belli olmaz, beklemek, zamana zaman tanımak gerekir, her şeye egemen olan zamandır, zaman, kumar masasında karşımızda oturan öteki kumarbazdır ve bütün kartlar onun elindedir, bizler ancak yaşam karşılığında o masadan bir şeyler kazanırız, kendi yaşamımız karşılığında...
Korku insanı kör eder, dedi koyu renk gözlüklü genç kız, haklısınız, gözlerimiz görmemeye başlamadan önce bizler zaten kör olmuştuk, korku bizi kör etmişti. Aynı korku yüzünden körlüğümüz sürüp gidecek.
Küfürlü konuşmuyorlardı, en çok bu dikkatimi çekmişti. O yüzden neye kızıp neyi desteklediklerini çok ayırt edemiyordum.
Sanki camdan yapılmış gibiydim; içinden objelerin görülebildiği ama üzerinde hiçbir iz bırakmadığı bir şeye dönüşmüştüm.
Ulu Tanrım, kalbim seninle konuşmak için içimde bir su gibi akıyor ama sen bu yüreği korkuyla dolduruyorsun ve korksam da dua etmem için bana ağız verdin. Bana ne bilgelik ne de kurnazlık bahşettin, senin öfkeni nasıl dindireceğimi bile bilmiyorum.
Reklam
“Seni bilmem, ama ben maddelerin ötesinde insanları birbirine yaklaştıran manevi bir hisse inanıyorum. Düşün, şu dünyada sevme ve birbiri için atan kalpler olmasa yaşamanın bir anlamı kalır mı?” Sabahattin Ali Sevgi ve saygıyla güzel insan...
İnsan hayatının sadece bir rüya olabileceğini birileri daha önce düşünmüşler, bu duygu beni daima sürüklemiştir. İnsanın etkin ve araştırmacı güçlerinde saklı sınırları kavradığımda, her işin zavallı varlığımızı sürdürmekten başka bir amacı olmayan ihtiyaçlarımızın tatminine yönelik olduğunu gördüm. Üstelik araştırmanın belli noktalarındaki durgunluk, sadece düşlenen bir tevekküldü. Arasında tutsak olduğumuz duvarlara renkli şekiller ve aydınlık görüntüler çiziliyor. Wilhelm! Tüm bunlar beni suskunlaştırıyor. Kendi içime kapatıyor ve orada bir dünya buluyorum! Yeniden bilgiden çok sahnelemenin ve hayat dolu gücünün karanlık tutkusu beliriyor. Orada her şey bilincimden çıkıyor ve sonra öylece dalgın bir halde, dünyaya gülümsemeye devam ediyorum.
Mutluluğun hep bir nesnesi vardır, bir şeyler yüzünden mutlu olunur, varlığı dışardan bir olaya bağımlıdır. Oysa neşenin nesnesi yoktur. Belirgin olmayan bir nedenle sarar seni, varlığı güneşe benzer, kendi yüreğinin ısısıyla yakar.
225 öğeden 196 ile 210 arasındakiler gösteriliyor.