Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Senem Coşkun

256 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
ARAYIŞIN PENÇESİNDE
Öncelikle merhaba arkadaşlar. Bu kitabı böyle çok sevmemin sebebi hayatımın kaotik bir dönemine denk gelmiş olması ve bana rehber gibi gelmesi. Kitabı tesadüfen kitaplığımından çekip aldım ve kendime kattım. Emma da hayatının karmaşasında boğulmuş ve bundan ötürü bir arayış içerisindeydi (hoş arayış hiç bitmez ya) . Ama yine de böylesi bir arayış olgusu ve hayatın amacını sorgulama noktasında bana ilham olduğunu söyleyebilirim. Onunla beraber adım adım gittim kimi noktaları uygulamak zor geldi ama kimi yerde de aydım. Edebî noktada değerlendirmek gerekirse edebî olarak bir beklentiniz olmamalı. Böylesi bir kitap kof kişisel gelişim kitabı okumak istemeyip bir kişiyle çıkılan yolculuğu tercih edenlerin kitabı olduğunu söylemek daha yerinde olur. Emma kendi güneşini doğurdu , bizler kaldık şimdi .
Kendimi Kaybettiğim Yerde Buldum
Kendimi Kaybettiğim Yerde BuldumVeronique Maciejak · Yan Pasaj · 2022310 okunma
Reklam
127 syf.
9/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Sıfır Noktasındaki Kadın
Firdevs Adlı bir kadının çektiği zulüm dolu hayat. Erkeklerden bu düzenin sağladığı eziciliğe karşı bir direniş gösterisi. Sonu da ölüm , her cesur ve güzel şey gibi . Bu kitabı okurken toplumda yargılanan ve değersizlestirenlere de bakmak gerektiğini anladım. Buradaki yok sayılan kadınlardı. Üstelik önemli bir yere sahip iken. Üzülerek ,isyan ederek ve de düşünerek okudum . Özgürlük anlayışımızı , sevgi adı altındaki metalaştırdıklarımızı. Dili de sade ve anlaşılır. Herkese keyifli okumalar dilerim arkadaşlar.
Sıfır Noktasındaki Kadın
Sıfır Noktasındaki KadınNevâl El-Seddavi · Metis Yayınları · 198713,5bin okunma
392 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Kaybolan
Hakan bir doğumgünü gününde 40 yaşına bastığı o anda çevresindeki her şeyin samimiyetinden ve hissinden uzaklaşır. Acı gerçeği kabullenmek zorunda kaldım : "Kayboldum " , der. Kaybolmanın zamanın dilimlerine yayılarak yavaş yavaş gerçekleştiğini belirtir. Bütün o debdebeler o günden sonra daha sık kendini gösterir. Eşi Yıldız ile çocukları olamayışı , kayınbabası Reha İleri asıl önemli olan çocukluğu ve unutamadığı o deprem günü. Hepsi birer birer üzerinde taşıması ağır bir kambur gibidir. Giderek bu kambura boyun eğmemek adına önce deprem gününden kalma Sonayla karşılaşır sonra Yıldızla ilişkiyle ve de çocukluğunun karmaşasında hissettiği gelgitlerle... Hepsi Hakan'ın seçim yapma konusunda bir noktaya itecektir. Sonuçta kaybolmuştur bunca yıl ilk kez gelmez başına hem de bildiği sandığı her şeye rağmen kendini bile bile kaybolmanın eşiğinde bırakmış ve böylece sıyrılmak daha çok işine gelmiştir. Şimdi ise önünde yeni bir hayat yeşeriyor .Peki bundan sonra neler olacak ? *İlk kez Tarık Tufan'ın bir eserini okumuş biri olarak bu kitabındaki konuyu ve üslubu çok beğendim. Geçen mekanın İstanbul olması ve de anlatılan kısa ve özlü hikayeler beni kendine katık etti. Okumanızı tavsiye ederim ,ben çok sevdim . Bir başka kitapla görüşüne dek hoşça kalın arkadaşlar.
Kaybolan
KaybolanTarık Tufan · Doğan Kitap Yayınları · 20203,159 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
280 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Güneşi Uyandıralım
Şeker Portakalı serisinin ikinci kitabı olan Güneşi Uyandıralım kitabı Zeze' nin başka bir aileye verilip 11-15 yaşları arasındaki çocukluğunu anlatır . Artık büyümeye başlamış ama içi çocuk kalmaya direnen bir Zeze ' yi okurken yer yer duygulanacak ama yine de tebessüm açtıracak yüzünüzde en önemlisi de kendinizden bir şeyler bulup dalıp dalıp gideceksiniz...
Güneşi Uyandıralım
Güneşi UyandıralımJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 202134,9bin okunma
183 syf.
10/10 puan verdi
·
13 saatte okudu
Şeker Portakalı
Yılbaşı kutlamaları olurken bu fakir ailenin evinde bir matem havası hakimdir. Herkes durumun gayet farkındadır , evde yenecek bir banım şaraplı ekmek vardır ,fakirlik ruhu da sömürmüştür. Bu evde de haylaz ,zeki ve iyi kalpli bir afacan vardır adı Zeze' dir. Zeze Edmundo Dayısına çok saygı duyar çünkü bilgili bir insandır. Zeze de sanatçı olmak
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022230,6bin okunma
Reklam
274 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Aslında Özgürsün
Duygu Asena hanımın kitabını ilk kez okuyan biri olarak kadınların ilişkileri konusunda söyledikleri şeyler çok radikal bu da kitaba ayrı bir hava katıyor. Bazılarına göre günah , bazılarına göre aykırı artık ne dersek. Ama şu kesin ki Belgin ve Berna bizden biri . Kitabın sohbet havasında geçmesi ve arkadaşlıkları hoşuma giden kısımdı ,okurken zaman çok hızlı geçti sanki okuduklarım lıkır lıkır beynime gidiyordu. Kadınların kendi hayatının iplerini toplumun değil de kendisinin alması gerektiğinin vurgusu güzeldi. Yer yer Berna olup evliliğimin beni nasıl biri yaptığını gördükçe hem eşime hem de kendime kızdım , yer yer de Belgin gibi geçici ilişkilerin içinde kendime bir anı eklemeye çalıştım sonunda da bir bebeğim ve bir de sevdiğim adam Ali ile. Tabii ki anlatılan bütün yansımalara katılmak benim de hazır olduğum bir durum değil. Kadınların bu denli erkek düşünmesi ve hayatlarına erkeklerin bu kadar gölgesinin düşmesi belki de kitabın konusuna istinaden yapılan bir durumdur ama bu beni bir parça rahatsız etti . Herkese iyi akşamlar dilerim ,keyifli okumalar olsun.
Aslında Özgürsün
Aslında ÖzgürsünDuygu Asena · Doğan Kitap · 2001535 okunma
200 syf.
10/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Bir Tereddüdün Romanı
Birinci Dünya Savaşı'nın şüpheli ve depresif gençleri... Kimse kimseyi yeterince benimseyecek bir akıl ve ruh erişkinliğine sahip olamayan travmalı nesillerin insanî ilişkilerdeki zor tavırları gözler önüne serilmiştir. Şimdi kim kurtabilir bizi bu tereddütten ?
Bir Tereddüdün Romanı
Bir Tereddüdün RomanıPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 20207,1bin okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Benlik
Yazar kitabı üç parçaya bölerek her parçayı kendi bilgi birikiminin de ötesinde önemli ölçüde kendi düşünerek izlediği yolu hesaplaşma yoluyla hoyrat bir anlatımla ifade ediyor . Birinci aşama Burada kavramı , ikinci aşama içindeki yengeç (" kader ve alınyazı" ) kavramlarının içinde tıkanıklık yaşayarak bunların bizim elimizde ne ölçüde olduğudur. Son olarak da yazar benlik kavramının sahiciliği üzerine devam eder anlatmaya burası artık son kısımdır. Yazım dili genel olarak felsefe kitabı da olması itibariyle yorucu gelse de az buçuk bir çıkarım yaptığım kanaatindayım. Şöyle de bir şey var tabi kendim bu soruları sorup çıkarımları yapsam dahi felsefik bir insan olmadığımdan bu hep geniş bir açıklık olarak kalacaktır. *Kişinin arayışı her daim vardır ama bunu yapış şekli çokludur. Yoksa dünyada yaşamaya devam etmek ve umut kırıntılarının gölgesine sığınarak "yeniden" yaşamak da başlı başına istenilen yola varılmasa da bir kez daha anladım ki yolu idrak etmek ve yürümek için can atmaktır. Basit ama etkili bir yöntem. Yine de birçok muamma yolumu gözlemekte. İyi okumalar dilerim arkadaşlar. Kitapla kalın.
Benlik
BenlikOruç Aruoba · Metis Yayıncılık · 2018949 okunma
68 syf.
10/10 puan verdi
·
35 saatte okudu
Altıncı Koğuş
Rusya halkının nasıl ölüme mahkum edildiğini , halkın cahil bırakıldığını aristokrat diye geçinen kişilerin de dünyadan bir haber yaşayışlarını doktor Yefimiç ve halktan bir kesim olan Dmitric üzerinden anlatıyor. Yefimiç iyi eğitimli ve kendi felsefesiyle yaşayan bir doktordur. Yefimiç ise hayatı acılarla geçmiş bir halktan biri. Bir gün ikisi karşılaşır ve konuşurlar. Ama Yefimiç , Dmitriçi bir türlü anlamak istemez mutluluktan bahsederek Dmitriç'in acılarını yok sayar. Bunun üzerine Yefimiç'in hayatı bilmediğini söyleyen Dmitriç , doktoru düşündürür ve doktor bunun üzerine Dmitriç ile daha çok görüşmek ister. Sonunda doktor arkadaşları Yefimiç ' i bu hareketinden dolayı deli olarak hastaneye kapatır ve o andan itibaren doktora her şey boş gelmeye başlar ve bunca zaman çekmediği acıyı bir anda omuzlarında görür daha sonra da felç kalır ve aradan biraz zaman geçince ölür. Aydın - halk çatışması bu kısa hikayede de bize görünür. Çehov ilk kez okuyan biri olarak anlattığı hikayeyi ve üslubu çok beğendim ,mutlaka sizler de okuyunuz. Herkese iyi okumalar.
Altıncı Koğuş
Altıncı KoğuşAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202270bin okunma
124 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Hz. İnsan
Kitap öyle derin ki içine girince kolay şerh edilemiyor. Önsözünden de gam ve kasavetten kim hoşlanır şeklinde bir yazı yer alıyor. Daha sonra ilk yazısı olan Sahilsizim adlı yazısında Nuh' un gemisinde yerinin olmadığını herkesin çift çıktığı bu yolda tek olduğunu anlatıyor. Daha sonra diğer yazılarında da hakikat , hû , delilik ,tevazuu gibi birçok konu hakkında kendi görüşlerini beyan ederken hakikat yolcusunun çilekeş ve bir o kadar da bilgi aşklığı ile yoluna devamlılığının gerekliliğine vurgu yapıyor. Kitabı okuduğumda çok fazla ayrıntılar ya da düşünülmeyen , akıldan şöyle böyle geçirilen düşüncelere bakınca dünyadaki vazifemizin (din çizgisinden dışarı olarak söylüyorum ) fazlasıyla meşakkatli olduğunun bir kez daha farkına vardım özellikle de insan olmak kavramının bu devirde daha da anlamlı olduğunu... Herkesin mutlaka bir şeyler bulabileceği yazılar yer alıyor. Zaman zaman yoruyor ,okumakta güçlü çektiriyor fakat yine de ben kitabı çok sevdim. Okumanızı tavsiye ediyorum.
Hz. İnsan
Hz. İnsanDücane Cündioğlu · Kapı Yayınları · 20092,488 okunma
Reklam
136 syf.
7/10 puan verdi
·
19 günde okudu
Seçme Hikayeler
Sait Faik 'in denizle haşır neşir , gerek ayyaşları gerek bir kuşun böceğin sesinin kıymetini bize anlattığı Hişt Hişt hikayesi ile Dülger Balığının ölüm korkusunu betimlediği öykülerini okurken içimizden biri sesleniyor bizlere yeniden. Keyifli okumalar dilerim arkadaşlar.
Seçme Hikayeler
Seçme HikayelerSait Faik Abasıyanık · İş Bankası Kültür Yayınları · 20205,5bin okunma
277 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Badem Dalına Asılı Bebekler
Halûk adlı küçük bir çocuğun gözünden Kırım -Tatar sürgünü anlatılır. Halûk ilk önce annesini kaybeder , sonra da babası gider ve Zöhre hanım ile ölgün bir evde kaderlerini paylaşırlar. Halûk sevdiği arkadaşı Sevgil , Halide , Mansur' un ruhu ve dahası ile daracık hayatında duygularını teskin eder. Sovyetler birliğine ihanet olarak görünen bu hadise ile Kırım - Tatar sürgünü başlar. Mezarlıkların toprağının sürekli olarak bir canlı bırakması Halûk için ve diğer halk için acı bir sükûta dönüştü. Kırım - Tatarlıların nerdeyse hepsi bir yük vagonuna insani olmayan koşullarda yerleştirilerek göz göre göre ölümüne sebebiyet verildi. Vagondan inenler de artık yarı şuursuz bir vaziyette ne yapacaklarını bilemez halde kendilerini pamuk tarlalarında köle buldular. Netice o ki çok sayıda insan zorunlu göçe ve ölüme mahkûm edildi. İnsanlık bir kez daha o zaman yitirdi cıvıltısını, geriye ölü toprak ,ölü kuş kaldı , ölü badem ağacı. Halûk'un deyimiyle : Ne çok dostu varmış şu ölü Tatarın! Haziran güneşi ile nakışlı üzüm bağında tavşanlar oyunlarından çıkıp , âmin !dediler...
Badem Dalına Asılı Bebekler
Badem Dalına Asılı BebeklerCengiz Dağcı · Ötüken Neşriyat · 2015397 okunma
60 syf.
8/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Bilinmeyen Adanın Öyküsü
Bir adamın kralın kapısına dayanarak tekne istemesi ve bunun üstüne Bilinmeyen Adayı kimse inanmadığı ve kesinkes adanın olmadığını bildiği halde kendi inancının yoluna revan olması eşsiz bir duygu. Arayışın her zerresini okurken görmek mümkün. Kısa ama keyifli ve değecek mini bir hikaye şeklinde. Yazım konusunda konuşma çizgilerinin olmayıp direkt olarak cümlede geçen bir diyalog havası da farklı bir esinti katmış kitaba. Fotoğraflar ısrarla bize "arayış , hakikat" gibi konuları irdelememiz gerektiğini söylüyor gibi. Keyifli okumalar dilerim.
Bilinmeyen Adanın Öyküsü
Bilinmeyen Adanın ÖyküsüJosé Saramago · Kırmızıkedi Yayınevi · 200923,2bin okunma
102 syf.
10/10 puan verdi
·
26 saatte okudu
Yılanı Öldürseler
Çukurova Anavarza kayalıklarında bir ceset bulunmuştu üstelik de sandığın içinde köpek tarafından. Her şey bir gün sofrada oturan Hasan , Halil ve Esme yemek yerken Halil' in vurulmasıyla başladı. Halil Esmenin yavuklusu tarafında vurulmuştu. Köylü de olayı evirip çevirerek suçluyu Esme bellediler ve Esme'nin ölmesi gerekliliğini dilden dile konuşur oldular. Hasan 7 yaşındaki oğlu da kafası karışmış bir şekilde bir yandan babaannesi bir yandan da köyün dolduruşları ile "kan temizleme " kafasında dağınık bir düşünce olarak kaldı anasını seviyordu hâlâ onu öldüremezdi. Böyle böyle aradan 2 yıl geçti ve Hasan 9 yaşına bastı ama artık iyice yaşayan bir ölüye dönmüş bir haldeydi. Ne yöne gitse ne yapsa bomboştu. Anası köyün en güzeliydi laf eksik olmazdı. Bu karmaşa içinde bir gün eline silahı aldı ve yarı baygın bir şekilde ard arsa ateş etti anası tandırın oraya kafası düşüverdi. Sonra ne mi oldu hapse aradan zaman geçti Hasan evlendi 6 çocuğu oldu bir de güzel eşi. Portakal çiçekleri arasında mest olmuş bir haldeydi. Romana baktığımızda kan davası uğruna öldürülen bir kadın , cahil bir halk ve bu düzende tereddütsüz yaşayan insanlar bütün gerçekliği ile anlatılıyor. Romanı güzel yapan da bu Yaşar Kemal'in köy ortamını birebir anlatması ve oradan biri olarak hikayeyi bir anı gibi anlatması. Yaşar Kemal'in ikinci kitabını okuyorum ve bunu da beğendim. Dili gayet akıcı konusu duymaktan bu da olur mu dediğimiz bir durum. Zaten kitapta da Çukurova insanları artık kötüleşmiş diyerek bir serzeniş de yapmış. Yaşar Kemal okuyalım. İyi okumalar arkadaşlar.
Yılanı Öldürseler
Yılanı ÖldürselerYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202019,1bin okunma
160 syf.
5/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Vejeteryan
Young ' un bir rüya vasıtası ile vejeteryanlığa karar vermesi ve bunun sonucunda geçirdiği ruhi bunalımları konu alan anlatım dili itibariyle yer yer boşlukta bırakan bir kitaptı. Kitap için iyi ya da kötü diyemiyorum çünkü kafamda çok da bir taslak oluşmuş değil kurgu itibariyle hayal gücünü zorlayan ve farklı bir yorum bırakan bir kitaptı.
Vejetaryen
VejetaryenHan Kang · April Yayıncılık · 20163,121 okunma
52 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.