Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Sevgidemi

Sizin en büyük sorununuz bir rakı sofrasında dost olup, ertesi sabah birbirinizi bıçaklayabiliyorsunuz. İlk tanışmada yakınlaşıp, birbirinizi tanıdıkça uzaklaşıyorsunuz. Bizse tersini yapıyoruz. Uzaktan başlayıp, ağır ağır yaklaşıyoruz. Dost olmamız uzun sürüyor ama dostluklarımız kalıcı oluyor. Doğu ile Batı arasındaki fark hilal ile haç arasındaki fark kadar. Hilal bombeli. Haçtaysa dik açılar var. Hilal altında yaşayanlar da bombeli hayatlara sahip. Genişler, kurallarla ilgilenmiyorlar, zamanla ilgileri yok, çöl kumu gibi uçuşuyorlar. Haçın gölgesindekilerse sert ve köşeli hayatlar yaşıyorlar. Yasaları, kuralları olan, dik açılı hayatlar. Hilalin altındaki insana, haçın gölgesindeki düzeneğe inanıyor. Dolayısıyla hilalle yaşayanların her biri ayrı bir düzenek geliştiriyor. Küçük çeteler. Küçük düzenler. Haç, insana tek bir düzenek emrediyor. Doğu ile Batı arasındaki fark bu."
Sayfa 184Kitabı okudu
Reklam
"Batı'da insanların kökü birdir. Dalları gelişir. Kökten bağlı olanlar, sosyal düzen tarafından birbirine benzer hallere sokulmuş insanlardır. Ancak bunlar büyüyüp gelişir ve ayakları sosyal güvenlik numaralarına saplanmışken elleriyle gidebildikleri kadar uzağa yükselirler. Oysa Doğu, kapalıdır. Kök ve dallar birlikte yaşar. Bunun nedeni, dalları koruyacak tarafsız bir sosyal düzeneğin olmamasıdır. Dal, ancak köküne yakınsa yaşar. Otuz beş kişilik aileler, tek evin içinde birlikte ölür. Evden kaçılmaz. Çünkü bu deliliktir. Evden kaçanı kimse koruyamaz. Batı'daysa evden kaçmak, gelişmenin tek yoludur. Aslında her ne kadar Doğu doğaya daha yakınmış gibi dursa da, hayvanların yavrularıyla ilişkileri düşünüldüğünde Batı toprağa çok daha yakındır. Toplumların bir el olduğunu düşünürsek, Batı'da eller açıktır. Avuç toplum, parmaklar bireydir. Doğu' daysa eller yumruk olmuştur. Bu yüzden, Doğulularla savaşmak için hepsini birden yok etmek gerekir. Yumruk bilekten kesilmelidir. Batılılarsa, parmak kırar gibi tek tek alt edilmelidir. Parmaklar teker teker kesilmelidir.
Sayfa 184Kitabı okudu
Oy verenler hayatta kalmayı öğrenip tezgahtar olurken oy alanlar siyasi kariyerleri boyunca turist kalır... Geniş hayal deliliğe, dar kişilik görünmezliğe neden olur.
Sayfa 104Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Pırlanta insana benzer. İki pırlanta asla aynı değildir ve mükemmel pırlanta yoktur. Mükemmel insan olmadığı gibi.
Türkiye’deki iş kazalarını ekmek kavgasının doğal bir sonucu olarak gören güçlü bir zihniyet var. Bu zihniyet Soma’daki faciayı fıtrata, inşaatlardaki ölümleri de sektörün doğasına bağlıyor. Kaynakları ne olursa olsun kazalardan sonra nasıl bir tepki verdiğimiz ve bu tepkinin daha sonraki kazaları nasıl belirlediği sonucu.
Reklam
Raporda en dikkat çeken verilerden biri toplumsal güvene dair vahim halimiz. Türkiye’de birbirimize güvenmediğimizi biliyordum ama bu rapor, ülkemizdeki toplumsal kutuplaşmanın dünyada pek eşi benzeri olmayan bir boyuta ulaştığını gösteriyor. Dünyada bizim kadar birbirine güvensiz bir toplum yok! Her 100 kişiden sadece 8’i başkalarına güveniyor. Birbirmize güvenmiyoruz ama garip şekilde devlete güveniyoruz. Türkiye’de devlete güveniyorum diyenlerin oranı yüzde 53! Yüzde 8’lik güven oranına yakın olan ülkeler elbette var ama onların çoğu içsavaş mağduru ülkeler. Bu sonuçlar hepimizi kaygılandırmalı.
Yaşamınızdaki canlılık, üretkenlik, sevecenlik Tanrının size “Hey, seni seviyorum.” demesidir.
Kendinizi varsayımlardan kurtarmanın yolu soru sormaktan geçiyor. İletişimin açık olmasına özen gösterin. Anlamadığınız bir şeyi sorun. Konu zihninizde netleşene kadar sorma cesaretini gösterin. O zaman bile bir durumla ilgili her şeyi bildiğinizi varsaymayın. Yanıtları aldığınızda gerçeği bildiğinizi varsaymayın. Eğer tüm insanlar bu şekilde iletişim kurabilseydi yanlış anlaşıma, savaş ve şiddet de ortadan kalkardı. Sadece açık ve net bir iletişimle tüm insani sorunlar çözüme ulaşırdı.
Her insan bir büyücüdür. Sözümüzle bir insana büyü de yapabiliriz, onu büyüden de kurtarabiliriz. Fikirlerimizle sürekli insanlara büyü yapıyoruz.
İnsanlar, kendisini görebileceği bir aynaydı; “Herkes bir aynadır.” dedi. Herkes kendisini gördü ama hiç kimse onu kendisi gibi görmedi. “Ben Dumanlı Ayna’yım. Çünkü her birinizde kendimi görüyorum ama aramızdaki dumandan ötürü birbirimizi tanımıyoruz. Duman Rüya’dır, siz de rüya gören aynasınız.” dedi.
Reklam
Ne başarırsan başar, asıl önemli olan nerede başarısız olduğundur.
İnsan insanın kurdudur. İnsan insanın yurdudur. Her ikisi de doğru sadece kimin kurdumuz, kimin yurdumuz olduğunu anlayabilmemiz gerekli.
Sayfa 117Kitabı okudu
Sen melek olsan, kanat sesinden rahatsız olacak insanlar olacaktır.
.....Sevgi ve Hülya böyle tanıştılar. Çünkü merakları ortak olan varlıklar bir gün birbirlerini mutlaka bulurlar.
Suyu tutan bir kuyu değil, taştan fışkıran bir pınar ol.
44 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.