Gözlerini açtığında Veronika “burası cennet olmalı “diye düşünmedi cennet odaları florasan ışıkla aydınlatılamazdı kesinlikle ve anında başlayan sancı tipik bir dünya sancısıydı dünyanın acıları hiçbir şeye benzemez hemen anlaşılır
ADI YOK GİBİ
Kül tabağında boynu bükük bir sigara izmariti gibi
Bırakıp gittin beni
Kirli çamaşırların(ın) arasına sıkışmış
Eskimiş çoraplar(ın) gibi
Unutup gittin beni
Günlerin suskun cehenneminde
"Son günlerimde, hayatımın tüm anlarını, anılarımdaki güzellikleri, sevdiklerimle yaşadığım anları, güneşin doğuşunu ve batışını daha da derin bir şekilde hissediyorum."
19 Temmuz
Uyandığımda büyük bir neşeyle güzel güneşe bakarken "Onu göreceğim!" diye bağırıyorum sabahları, "Onu görece- ğim!" Ve o an bütün gün yapmak istediğim başka bir şey gel- miyor aklıma. Her şey, her şey bu ümitle iç içe geçiyor.
3 Eylül
Bazen aklım almıyor; onu yalnızca ben, hem de öylesine içten, öylesine dolu dolu severken, ondan başka hiçbir şey görmez, bilmezken, ondan başka hiçbir varlığım yokken, nasıl olur da onu bir başkası da sever, sevebilir?
"Bazen aklım almıyor; onu yalnızca ben, hem de öylesine içten, öylesine dolu dolu severken, ondan başka hiçbir şey görmez, bilmezken, ondan başka hiçbir varlığım yokken, nasıl olur da onu bir başkası da sever, sevebilir?"
Bir kadın herhangi bir şekilde hoşuma gidince ilk yaptığım iş ondan kaçmak olurdu. Karşı karşıya geldiğim zaman her hareketimin, her bakışımın sırrımı vuracağından korkar, tarif edilmesi imkânsız, Adeta boğucu bir utanma ile dünyanın en zavalli bir insanı haline gelirdim. Hayatımda hiç bir kadının, hatta bir annenin bile gözlerine dikkatle baktığını hatırlamıyorum