Taha kaya
@Tahakaya06
Öğrenci
Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
Ankara
187 okur puanı
Mart 2023 tarihinde katıldı
(SPOILER İÇERİR.)
Herkese Merhaba,
Stefan Zweig okumaya başladığınızda seriye bağlayıp diğer kitaplarına da devam etme isteği uyanıyor bünyede. Her kitabının malzemesi benzer, lezzeti farklı fakat keyfi aynı; bu da psikoloji yoğun bir yazımın etkisi sanırım.
Kitap; bir kadının; geçmişinde beklemediği bir anda, tanımadığı bir adam ile beklemediği bir olay çerçevesinde yaşadığı 24 saatlik sarsıcı olayları, bir yük gibi senelerce üzerinde taşımasının akabinde bunu bir zehir gibi kusmasını etkili bir üslupla anlatmaktadır. Hatta bazen öyle etkilidir ki; bir an için zihninizde, kumarhanede genç adamın ellerine bakarken kendinizi bulabilirsiniz. Aşkın, tutkunun kurtarıcı rolünün yanında yıkıcı etkilerini de gözden kaçırmamak lazım.
Kısa ama derin bir öyküdür, tavsiye ederim.
Keyifli okumalar...
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört SaatStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020127,1bin okunma
Herkese Merhaba,
Stefan Zweig o kadar başarılı bir yazar ki , kitaplarını okurken öykünün içine giriyorum , onunla birlikte koştur koştur, nefes nefese kitabı bitiriyorum. Bitirdikten sonra ise, kitaptan çıkmak ve gerçek dünyaya dönmek epey bir zamanımı alıyor...
Hikayelerin genelinde bir yalnızlık, insanlardan uzak kalma, hep bir kişiye uzanan tutku vardı.Sonunda ise gözükara bir ölüme atlayış! Stefan Zweig 'in ise gerçek hayatta , eşi ile birlikte savaştan olumsuz bir şekilde etkilendiği için intihar etmesi, bu hikayeleri daha da ilginç kılıyordu.
Stefan Zweig eserlerini okuyorum ve bitirmeye çalışıyorum.
Bu kitabı da diğer Stefan Zweig kitapları gibi şiddetle öneriyorum.
Keyifli okumalar..
Herkese Merhaba,
Satranç Bir çırpıda okuduğum Stefan Zweig'in hayran bırakan kitaplarından birisi oldu.
Satranç, sadece satranç değil. Çok ötesi bir hikayeyi barındırıyor. Stefan Zweig , eşiyle birlikte intiharına yol açan, Hitler döneminin yol açtığı psikolojik çöküşü çok etkileyici bir şekilde işlemiş kitapta.
Baştan sona etkili bir kurgu ve akış ile devam eden uzun öykü. Kitabı okurken, hemen bitmesin istedim. Bittiğinde ise, çok rahatlıkla uzun bir roman olabilirmiş, hatta olmalıymış dedim. Okumanızı mutlaka öneririm.
Keyifli okumalar..
Okur Takip Önerileri
(SPOILER İÇERİR)
Herkese Merhaba,
Harika bir anlatım bir biçimiyle size 
Lev Tolstoy 'un
Anna Karenina kitabı en sevdiğim kitabı olmuştur.
Şimdi size eseri anlatacağım;
Anna Karenina sıradan bir evliliği olan, bir çocuk sahibi bir kadın. Erkek kardeşinin eşiyle arasının bozulması sonucu onları barıştırmak için Moskova'ya gider. Moskova'da
Herkese Merhaba,
Fyodor Dostoyevski 'nin okuduğum ilk kitabıydı.
Suç ve Ceza kitabını okuyalı yıllar oldu ama dün gibi aklımda olan bu kitabın iki cildi vardı bende ikisini de okudum ve olumlu yönden gerçekten etkilendim. Eğer kendinizi kötü hissettiğiniz bir zaman olursa bu romanın size çok katkısının olacağından şüphem yok. Çünkü kendinizi iyi hissetmenizi sağlıyor. Kafa dağıtan bir kitap. Genç yaşta böyle bir cinayet işleyen Raskolnikov bunun azabıyla yanıp duruyor. İyi bir ders almamızı da sağlıyor.
Fyodor Dostoyevski kişinin ruh halini o kadar iyi anlatmış ki yazarın ne kadar kaliteli bir yazar olduğunu tekrar tekrar hatırlatmıştır..
En sevdiğim yazar olan Fyodor Dostoyevski 'nin Suç ve Ceza kitabını hala okumamışsanız akıcı veya sıkıcı olduğunu düşünüyorsanız kesinlikle yanılıyorsunuz.
Günlük yaşamınıza da yön verecek kadar kaliteli bir eserdir..
(SPOILER ICERIR)
Herkese merhaba,
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu kitabını ilk aldığımda bu kadar iyi olacağını beklemiyordum, Stefan Zweig gibi efsanevi bir yazarın 68 sayfaya çok yoğun duygular sığdırması onun ne kadar kaliteli bir yazar olduğunu gözler önüne seriyor.
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu kitabında platonik aşkı ele almaktadır.
Henüz 13 yaşındayken aşk ile tanışan gizemli kadınımız ölümüne dek aynı kişiyi tutkuyla,acıyla ve hüzünle sevmektedir.
Kitabı okuduğum anlarda bir kadın aşkı için daha ne yapabilir dediğimde,sayfaları çevirdikçe daha fazlasını yaptığını gördüm.
Onu gören,ona dokunan ama hiç bir karşılık alamayan ve asla tanınmayan bir kadının yüreğinin ağrısını anlamak pekte zor değil.
"Zira kimdim ki ben senin gözünde? Yüzlercesi arasından sadece birisi, sonrasız sürüp giden bir zincirde tek bir serüven halkası.”
Geçen kitapta ki bu cümle burukluğu en iyi şekilde yansıtıyor.
Okumayanlara kesinlikle okumalarını tavsiye ediyorum,aşkın en dereceli ve yüksek boyutunu göreceğiniz bir kitap.
Çok fazla kitap okumuşumdur fakat kitabın son sayfasını okuduktan sonra kapağını kapattığımda boşluğa uzun uzun baktıran nadir kitaplardan olmuştur.
Kendi kendime;
• acaba aşkına karşılık bulsaydı nasıl bir ilişkisi olurdu ?
•Acaba o adam kadına , kadının aşık olduğu gibi aşık olsaydı nasıl sonlanırdı bu aşk ?
Gibi benzer sorularla baş başa kaldım.
Stefan Zweig 68 sayfada bir çok şeyi harika yansıttığı için favori yazarlarımdan biri olmuştur.
Bu efsane kitabı o yüzden okuyun,okutturun.
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022225bin okunma