Bir binayı bir ev yapan şey, içindekilerin kurduğu hayallerdir. Bu hayaller, tıpkı hayaletler gibi, binaların eskimiş, yıpranmış, karanlık ve kirli köşelerinden beslenir. Hatta tıpkı eskidikçe dış cephelerinin, iç duvarlarının dokusu esrarengizleşerek güzelleşen binalarda olduğu gibi, hayal edile edile bir binanın anlaşılmaz bir yapıdan bir eve nasıl çevirildiğinin izleri de görülebilir.