Onlar ümidin düşmanıdır, sevgilim,
akar suyun, meyve çağında ağacın, serpilip gelişen hayatın düşmanı.
Çünkü ölüm vurdu damgasını alınlarına, çürüyen diş, dökülen et.
Bir daha geri dönmemek üzere yıkılıp gidecekler.
Ve elbette ki, sevgilim, elbet,
dolaşacaktır elini kolunu sallaya sallaya,
dolaşacaktır en şanlı elbisesiyle: işçi tulumuyla
bu güzelim memlekette hürriyet.
Bursada havlucu Recebe,
Karabük fabrikasında tesviyeci Hasana düşman,
fakir köylü Hatçe kadına,
ırgat Süleymana düşman,
sana düşman, bana düşman,
düşünen insana düşman,
vatan ki bu insanların evidir,
sevgilim, onlar vatana düşman.
Hiç bir "BAŞARI" küçük bir kız çocuğunun gülüşündeki mutluluğu yaratamaz. Başarı isteyen, iktidar için çırpınan, şöhret için aklını oynatan insanlar; buyurun devam edin. Aynı trende yolculuk etmiyoruz.
Hayır ! Hayır ! Zeliha teyze kararlı, dine teslim olmayacak. Hele hele yaşlandıkça dindarlaşan, öte dünyaya gitmeden evvel sicilini temizlemek için ansızın imana gelen şu çıkarcı hesapçılardan olmaya hiç niyeti yok. Bir agnostik olarak yaşadı öyle de ölecek. Zındıklığı samimi ve saf. Bir yerlerde bir Allah varsa, onun bu içten muhalefetini ve reddiyesini takdir etmeli diye düşünüyor. Sırf içinde doğdukları öğretileri ezberleyerek ahkam kesen, kopyacı din fanatiklerinden daha makbul olmalı dinsizliği...