Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Rabia

Sabahların utanması yoktur. Çeşit çeşit üzücü anı aklıma düşer, katlanılmaz bir hâl alır. Hiç sevmem, hiç hem de!
Reklam
Sevgili toprak ana, savaş, en çalışkan evlatları, en usta sanatçıları öldürüyor. İşte bunun için ben hayatım boyunca bu cinayetlerden, bu katliamdan nefret ettim, savaşa karşı geldim. İnsanlar savaş yolunu kapatabilirler ve bunu yapmak zorundadırlar diyorum.
Her yer su.. su… yine su. Ama o sellerce yağmurdan sonra hava iyice açtı, ısındı ve işte o zaman başladı buğdaylar gelişip olgunlaşmaya…

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yeri gelmişken, benim anladığım gerçek mutluluğun da bir rastlantı sonucu olmadığını, yaz yağmuru gibi birden bire başımıza düşmediğini söylemeliyim. Gerçek mutluluk, yavaş yavaş, azar azar gelir ve bu bizim hayata bakış açımızla, çevremizle, çevremizdekilere karşı davranışımızla doğrudan doğruya ilgili ve orantılıdır. Mutluluk birbirini tamamlayan ufak tefek şeylerin birikmesinden doğuyor.
Bu yüzden günlerce evden çıkmıyor, bu sıradan görünüşümden utandığım için kendimi dar, çirkin odama kapatıyordum.
Reklam
“Küçük, utangaç ve ürkek bir kızken hiç kimse beni anlamadı, bana en yakın olan siz bile anlamadınız. Belki kendim bile anlamadım. Şimdi sık sık bunu düşünüyorum”
Bu yalvarışın ne kadar dokunaklı olduğunu size anlatamam. İş hayatımda bir sürü böyle acıklı şey gördüm, insanların hayatları enflasyon yüzünden mahvolduğu için, bir parça ekmek uğruna el üstünde tuttukları hazinelerini elden çıkarmak zorunda kalmalarını o kadar çok izlemek zorunda kaldım ki.
Psikolojiye bak, kendinden fazla düşünüyorsun karşındakini. İnsanın yaptığı en büyük hata belki de, kendinden fazla karşısındakine değer vermek.
Sana şöyle anlatayım, ben öyle acı hissediyorum ki, öyle anlamsız, öyle güçlü ki hiç geçmeyecek gibi, hiç dinmeyecek gibi. Zayıf hissediyorum, çok zayıf..
Dertsiz adam diyeceksiniz, sahiden dertsizdir. Ne düşünüyor bu belli belirsiz güler yüzüyle şu Adamcağız, diyebilirsiniz, sizde benim gibi, meraklısınızdır. Ah bu insan yüzleri!..
Reklam
Dünya değişiyor dostlarım. Günün birinde gökyüzünde güz mevsiminde artık esmer lekeler göremeyeceksiniz. Günün birinde yol kenarında toprak anamızın koyu yeşil saçlarını da göremeyeceksiniz. Bizim için değil, ama çocuklar, sizin için kötü olacak. Biz kuşları ve yeşillikleri çok gördük. Sizin için kötü olacak. Benden hikayesi.
Berbat hayatlar yaşamış olabiliriz, ailelerimiz bizi terk etmiş olabilir ama bunların içinde bile güzellikler var, benim tek güzelliğim sokak nöbetçileriyle tanışmak oldu. Siz benim çıkmaz sokaklarıma çiçekler ektiniz, bana çiçeklerin nasıl sulanması gerektiğini öğrettiniz.
-melody seçme şansın olsaydı konuşabilmeyi mi isterdin yoksa yürüyebilmeyi mi? Konuşmak. Tahtamda işaret ettim. Kerimenin üzerine tekrar tekrar vurdum. Konuşmak. Konuşmak. Konuşmak…
Sanırım hiçbir şeyi unutamamak güzel bir şey, hayatımın her anı kafamın içinde. Bu aynı zamanda çok sinir bozucu. Çünkü hiçbirini paylaşamıyorum fakat hiçbiri kaybolmuyor.
Kelimeler ve bütün kelimelerin de bir anlamı vardı. Ama sadece kafamın içinde…
Sayfa 6 - Genç timaşKitabı okudu
121 öğeden 106 ile 120 arasındakiler gösteriliyor.