.
II. Abdülhamid Han bunlara "Hudaiyye" ismini verdirtmişti. Köylerinde mektepler açtırarak onlara Ehli Sünnet mezhebine göre yazılmış kitaplar okutulmasını emretmişti.
“Herhalde tarih, can çekişme devrine gelmiş olan Osmanlı Devleti’ni otuz üç sene yaşatmış olan Sultan II. Abdülhamid’i daima hürmet ve rahmetle yâd edecektir.”
… Ulu Hakan Abdülhamîd Han isimli eser, hâdise ve vesika, bunların incelenişi demek olan TARİH İLMİ üzerine abanmış "fikir adamı" rolü ile kendi sisteminin tarih tezi hâline getirilirken, müellifine şunu söyletir: "Marifet, büyük kısmı kursaktan doğma uydurmalarla Abdülhamîd'i konuşturmakta değil, -Abdülhamîd hakkında anlatılanların ve güya onun anlattıklarının nakli şeklinde değil-, onun hakkında konuşabilmekte ve sentez örebilmektedir!"... İşin ruhu, hem yazılan ve hem yazan adına, iki yüzlü bir hakikat demek intibaya uygun, Abdülhamîd adına Abdülhamîd'i konuşturmakta; o ruhun sureti bir eser. Romanı roman ve tarihi tarih bilmek kaydıyla, Üstadım'ın tarih mevzuundaki "Vahdettin Han" ve "Yeniçeri" isimli eserleri de, yukarıda işaretlediğim tarihin romana benzerliği hususunu teyid eder. Keza; Tarih Boyunca Büyük Mazlumlar, SON DEVRİN DİN MAZLUMLARI, Benim Gözümde Menderes, MOSKOF ve sair...