Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.25
Ayşe
Ayşe
@acciovita
Avukat
415 okur puanı
Temmuz 2019 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Kitap, kendisi de yazarlık dersleri veren Danell Jones tarafından, Virginia Woolf'un eserleri ve onun hakkında yazılanlar derlenerek oluşturulmuş. Yazar sanki Virginia Woolf bir sınıfta ders veriyormuşçasına oluşturmuş eseri. Kitap bölümlerden oluşuyor ve her bölümde yazar adaylarına ders niteliğinde tavsiyeler var. Bölüm sonlarında da pratik yapılması için basit alıştırmalar verilmiş. Yazar olmak isteyenlerin okuyabileceği, faydalı bir kitap.
Bu kitabı satın alma sebebim kapağındaki "Dr." unvanına aldanıp yazarı psikiyatrist sanmamdı ama kitabı okumaya başladıktan sonra yaptığım araştırmada öğrendim ki yazarımız yaptığı doktora nedeniyle akademik olmayan bu kitapta "Dr." unvanını kullanmış. Kitabın psikoloji ve kişisel gelişim türünde olduğunu zannediyordum fakat bu konuda da yanılmışım, kitabın neredeyse tamamı girişimcilik ve yazarın -sandığı kadar ders verici nitelikte olmayan- özel hayatı hakkında.
Kitabın -yazarın hayatıyla ilgili olan kısım dışında- özgün olduğunu bile sanmıyorum, bunu kitabın sonundaki 14 sayfalık kaynakçayı görmeden bile fark etmiştim; çeviri havası veren yazılar, "...insanlar mutlu olmayı değil, mutlu olmayı tercih ederler..." gibi anlamsız cümleler oldukça fazla.
Açıkçası bilmediğim bir kitabı araştırmadan aldığıma ve zamanımı boşuna harcadığıma pişman oldum. Bu kitap bana bilmediğim hiçbir şey söylemedi, tamamen zaman kaybı oldu.
Tom Hazard, kırklı yaşlarda görünen bir tarih öğretmeni fakat genetik bir hastalık (anageria) nedeniyle aslında 439 yaşında. Kendisi gibi anageria hastalarının bulunduğu gizli bir cemiyet olan Albatros Cemiyeti'nin bir üyesi ve cemiyetin diğer üyeleri gibi 8 yılda bir kimlik değiştirerek yeni bir hayata başlıyor ve kimliğini herkesten saklıyor. Yazarın daha önce "Gece Yarısı Kütüphanesi" ve "İnsanlar" adlı kitaplarını okumuştum ve açıkçası yazarın başka bir kitabını daha okumayı düşünmüyordum. Çünkü bence yazar oldukça güzel konuları ve ana fikirleri vasat bir anlatımla, açıkçası beni pek de içine almayan bir kurgu ile aktarıyor. Bu kitabı da daha önce duymuştum ama okumayı düşünmüyordum, ta ki film olacağını duyana kadar. Kitapta film olma potansiyeli var ama bence kitabın kendisi sürükleyici ve merak uyandırıcı değil.
Okur Takip Önerileri
Kitapta önce narsisizmi ve narsisist bireyleri anlama, daha sonra narsisist bireylerde ve bu bireylere maruz kalan diğer bireylerde tetiklenen duygu durumları (şemalar), narsisistle iletişimdeki sorunlar ve bu sorunların çözüm yolları, narsisist bireylerle yüzleşme, empatinin önemi ve narsisistlerle iletişimdeki temel beceriler anlatılıyor. Bu kitabı okuyup narsisistleri tanımak ve onlarla baş edebilme yöntemlerini öğrenmek kendimiz için önemli. Daha önce okuduğum psikoloji ve kişisel gelişim kitapları, izlediğim yayınlar ve kendi tecrübelerim neticesinde narsisist bireylerin temel özelliklerini ve onlarla iletişim kurmanın -kimi zaman onları sevmenin bile- ne kadar zor olduğunu biliyorum. Bence bir narsisistle ateşkes yapmanın en iyi yolu, onu hayatımızdan çıkarmak. Ama hayatımızdan çıkartamayacağımız narsisistler de var maalesef ve ne kadar sevsek de onlarla iletişim kurmak, anlaşabilmek çok zor olabiliyor. Bu nedenle bu vb. kitaplardan yardım almalıyız. İletişim, hayatımızdaki en önemli ancak en az umursadığımız, beceri konusunda eksik olduğumuz ve buna rağmen bu eksiği gidermediğimiz alan. Doğru iletişim kurabilmek her açıdan çok önemli. Bu kitap da hayatımızın bir parçası olan bir kişilik türüne dair doğru iletişimi anlatıyor. Hayatınızda bir -veya birden fazla- narsisist varsa onunla kavga etmek yerine bu kitabı alıp okuyun ve uygulamaya çalışın, eminim faydasını görürsünüz. Keyifli okumalar.
Bu kitabı 2016 yılında ve 2023 yılında olmak üzere iki kez okudum. Kitabın içeriğinde erkeklerin ve kadınların birbirinden temeldeki farklı özellikleri, ilişkideki rolleri ve yaptıkları hatalar, temel iletişim becerileri ve sorun çözme yöntemleri, karşı tarafı isteklendirmenin yolları, kadınla erkeğin konuştuğu dillerin farklılığı, duygusal ihtiyaçlarımızı ifade etmemiz ve tartışmalardan kaçınmamız için yöntemler, karşı cinsten puan kazanmak ve aşkın büyüsünü canlı tutmanın yolları gibi temel ve en gerekli unsurlardan söz ediliyor. İlk kez 1991 yılında yazılan kitap yaşadığımız çağa göre birtakım eksiklikler içerse de temelde verdiği bilgiler çoğunluk için geçerli, doğru bilgiler bence. Benim iki okuyuşum arasındaki süreçte insanlara ve ilişkilere dair öğrendiğim her bilginin temelinde bu kitapta anlatılanların olduğunu fark ettim. Tabii ki burada anlatılanları her erkek ve kadın için genelleyemeyiz ya da bir özelliği tek bir cinsiyete atfedemeyiz. Kadın-erkek ilişkilerindeki ve iletişimdeki problemler günümüzde bile hâlâ aşılabilmiş değil ama daha mutlu olmak için daha iyi bir iletişime, anlaşıldığımız ve ihtiyaçlarımızın -karşılıklı olarak- giderildiği ilişkilere ihtiyacımız var. Bu nedenle partneri ile iyi anlaşmak isteyen herkesin bu kitabı okumasını tavsiye ediyorum.
Bu kitabı alma sebebim bazı davranışsal takıntılarımdan kurtulma isteğimdi. Kitabın da genel olarak tüm takıntılardan kurtulmak üzerine olduğunu sanmıştım ancak kitap sadece takıntılı "düşünceler" üzerine. Kitap belki beklentilerime uymadı ama kendimle alakalı farkında bile olmadığım bazı takıntılı düşüncelerim olduğunu fark ettim. Önce takıntılarımız olup olmadığını sorarak başlayan kitap, daha sonra takıntıların neden oluştuğunu, neden devam ettiğini, bizi nasıl etkilediklerini ve bu takıntılardan nasıl kurtulacağımızı anlatıyor. Her ne kadar takıntılı düşünceler üzerine olsa da çözüm önerileri her takıntı için kullanılabilir bence. Kitabı okurken örnek olayları gördükçe benim de bazı takıntılı düşüncelerim olduğunu fark ettim. Biz farkında olmasak da takıntılı düşüncelerimiz olabiliyormuş. Çoğu zaman kendimizin farkında bile değiliz aslında. Bence herkes bu kitabı okuyup takıntılı düşünceleri olup olmadığının farkına varmalı çünkü bu düşünceler neticede önce sahibine zarar veriyor. Eğer takıntılı düşünceleriniz varsa bunlardan kurtulmak için bu kitabı okuyabilirsiniz. Kitap takıntılı düşünceler üzerine olsa da çözüm önerileri tüm takıntılara uygulanabilir, bu sebeple takıntısı olduğunu düşünenler de okuyabilir ama kitaptan beklentileri yüksek olmasın.
Bu, yazarın okuduğum ilk kitabı oldu ve öncelikle çok beğendiğimi ve eğitici bulduğumu söylemek istiyorum. Kitabın ana fikri, çocukken görülen şiddetin insanı nasıl etkilediği, nasıl bir yetişkine dönüştürdüğü, şiddet görerek büyüyen çocukların çevrelerine ve topluma olan etkileri ve bu şiddetin önüne nasıl geçileceği. Kitabın önsözünde de
Bu kitabın filmini izlemiştim yıllar önce ve bu nedenle kitabını da okumak istedim ama kitabı filmi kadar beğenmedim. Konusu idare eder, uyuşturucu bağımlısı gençlerin hayatları her yönüyle anlatılıyor ve onlar için üzülmeden edemiyor insan. Ama diyalogların neredeyse hepsi argo ve küfür. Bu bayağı rahatsız edici bir durum (Küfürlü konuşmalar değil, kitabın neredeyse tamamının küfürden ibaret olması rahatsız edici.). Bu yüzden biraz sıkılarak okudum.
Japon temizlik ve organizasyon uzmanı olan Marie Kondo tarafından yazılan kitap, "Japon toplama ve düzenleme sanatı" yani ev düzenlemesi hakkında. Yazar, danışanlarının ve okurlarının yaşadıkları yeri, hayatlarını sonsuza kadar değiştirecek şekilde nasıl düzene sokacaklarını anlatıyor. "Konmari" dediği usulün her aşamasını ayrıntılarıyla anlatarak mükemmel bir rehber sunuyor. Benim gibi aşırı düzenli birinin bile bu kitaptan öğreneceği çok şey varmış. Yazarın kitapta anlattığı yöntemden kısaca bahsedecek olursam, önce fazlalıkları atmakla başlayın diyor. İhtiyacınız olmayan ve olmayacağına inandığınız, dokununca size "keyif vermeyen" her şeyden kurtulun. İkinci adım, tek seferde kökten bir temizlikle yaşadığınız yeri düzenlemek. Yazar bu metoda "konmari metodu" diyor ve eşyaların nasıl yerleştirileceğine dair bütün aşamaları her türdeki eşya için tek tek anlatıyor. Yazar bu yöntemle eski dağınıklığınızdan geri dönüşü olmayacak şekilde kurtulacağınızın garantisini veriyor. Ben kitabı kendi açımdan çok faydalı buldum, bir türlü düzenli olmayı başaramayanlar başta olmak üzere herkese tavsiye ediyorum.
Kujo, Stephen King'in okuduğum ilk kitabı oldu. Daha önce yazarın pek çok eserinin film/dizi uyarlamalarını izlemiştim ama kitaplarını okumayı hep erteledim. Bu kitapla başlangıç yapmanın benim üzerimde olumlu bir etkisi oldu. Yazarın kalemi ve üslubu çok başarılı, olay akışı gayet güzel işlenmiş, son ana kadar heyecanınızı koruyorsunuz. Akıcı ve merak uyandırıcı olması sebebiyle kitabı elimden düşüremedim, 2 günde bitirdim. Sonu hüzünlüydü ve kitabın etkisiyle bir süre sokak köpeklerine karşı tedirgin yaklaştım ama neticede kitabı başarılı buldum.
Mısırlı feminist yazar Neval El Seddavi tarafından yazılan bu kitaba tesadüfen denk geldim ve iyi ki denk gelmişim. Kitabın kısa olmasının yanı sıra yazarın üslubu ve olay akışı o kadar iyi ki kitabın sonu başından belli olmasına rağmen o sona giderken neler olduğunu merak ettiğim için kitabı elimden bırakamadım. Yazar, cezaevinde yaptığı bir araştırma sırasında adam öldürdüğü için idam edilecek olan Firdevs adındaki bir hayat kadının varlığından haberdar olur ve onunla görüşmeye çalışır. Önce reddedilse de Firdevs idam edilmeden önce görüşmeyi kabul eder ve yazara hayat hikâyesini anlatmaya başlar. Firdevs'in hikâyesinin sonu kitabın başından bellidir ve yaşadıkları hiçbirimizin de yabancı olmadığı şeylerdir. Yine de sonuna kadar merakla okunuyor. Firdevs'in hikâyesini okurken onun acılarına ortak olup onun için en iyisini -sonunu bile bile- istemekten kendini alamıyor insan. Bu kitap, sadece Firdevs'in veya hayat kadınlarının değil, yaşadığı toplumdaki ataerkil düzene karşı yaşam savaşı veren her kadının hikâyesi aslında. Bence mutlaka okunması ve üzerine düşünülmesi gereken bir kitap.
Öncelikle kitaba başlamadan önce biraz önyargılı olduğumu itiraf edeyim. Alt başlığı görünce (Aşkı Bulmanın ve Korumanın Bilimsel Yolları) ilişki koçları tarafından yazılan vasat taktik kitaplarından biri olduğunu düşündüm ama kitabın tanıtım yazısını okuyunca bilim insanları tarafından yazılan bilimsel bir kitap olduğunu anladım ve bağlanmanın
Narsist annelerin kızları için bir iyileştirme rehberi olan bu kitabı öncelikle çok faydalı bulduğumu belirtmek istiyorum. Kitap 3 kısımdan oluşuyor. Birinci kısımda, narsizmin ne olduğu, narsist insanların ve narsist annelerin özellikleri ve kızlarıyla olan ilişkileri anlatılmış. İkinci kısımda, narsist bir anneye maruz kalan bir kız çocuğunun buna nasıl tepki verdiğine göre farklı kişilik tiplerinden bahsedilmiş. Yazar bunları "fazla başarılılar" ve "kendini sabote edenler" olmak üzere ikiye ayırmış. Yazar narsist annelerin kızlarının romantik ilişki içindeki davranışlarına göre yine iki ayrım yapmış: Muhtaçlar ve bağımlılar. Aslında her iki türün de narsist annelerinden görmedikleri ilginin peşinde olduğunu ifade etmiş. İkinci bölümde son olarak narsist annelerine benzeyen kızlardan bahsedilmiş. Son olarak üçüncü kısımda, narsist annelerin kızlarına özel iyileştirme rehberi sunulmuş ve adım adım ne yapılması gerektiği anlatılmış. Yazar yıllar süren terapi ve yaptığı araştırmalarla durumu çok güzel özetlemiş ve çok faydalı bir reçete sunmuş. Ben de kendime dair pek çok şey buldum bu kitapta. Öğrendiklerim kendimi daha iyi tanımamı sağladı. Narsist bir ebeveyne sahip olan herkesin okuması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Ebeveynimizin narsist olduğunu bu kitabı okuyana kadar fark etmemiş bile olabiliriz, o yüzden ailesiyle problemleri olan, bir türlü iletişim kurmayı beceremeyen herkesin okumasını tavsiye ediyorum.
Her ne kadar bu kitabı "müthiş psikoloji" adı altında, psikolog ve psikiyatristlerden oluşan bir ekibin yazdığı iddia edilse de ben kitabı başarısız buldum. Psikoloji ile ilgili içerik kopyala-yapıştır bilgiden ibaret gibi görünüyor ve bu içerikleri okuyucuya örnek olaylarla aktarmak için kurguladıkları hikâyeler oldukça vasat. Ben kitabı verimsiz buldum, bundan çok daha iyi psikoloji kitapları okumuştum (bazıları psikoloji türünde bile değildi). Okumasam da olurdu diyebileceğim bir kitap.
Seni Yoran Her Şeyi Bırak - Duygusal Manipülasyondan Kurtulma ve Korunma MetotlarıMüthiş Psikoloji · Destek Yayınları · 20223,227 okunma
Kitapta yazar, modern insanın hayatının vazgeçilmez unsuru olan "sendromların" neler olduğunu, bunlara nelerin sebep olduğunu ve bu sendromlara maruz kalanların neler yapması gerektiğini anlatıyor. Bahsedilen başlıca sendromlar şunlar: Çok yoğunum sendromu, dağınık beyin sendromu, Dunning-Kruger (cahil cesareti) sendromu, hayalet
