Kasabada geçen küçük ama çarpıcı hikayeleri kim seviyor? Hadi itiraf edelim, özellikle okumama ruh hali içindeysek, bu tür kitaplar adeta kurtarıcıdır. Neyse ki seri şeklinde devam edeceği ve elbette Martı bu konularda düzenli kitap yetiştirdiği için şanslıyız.
Düğününden kaçan Naomi, ikiz kız kardeşinden acil bir durumda kaldığını öğrenir öğrenmez yanına gider. Sıcak bir kahve almak için girdiği kafede tüm bakışların -iyi niyetli değil- üzerinde olduğunu keşfetmesi çok zaman almaz. Üstüne üstlük bir adamın ona bağırarak kafeye girmesi ise cabası olur. -Biri bu noktada Naomi'ye hemen oradan uzaklaşması gerektiğini söyleyebilir mi lütfen?- Tüm bu olanlar yetmezmiş gibi hem arabası hem de kendi yanına küçük bir misafir bırakarak kayıplara karışır. -bu çok fazla oldu sevgili yazar, 1 insan bu kadar ihaneti nasıl atlatır?- İkizinin kızı yanı başında olan Naomi ise minik misafirine bakmak zorundadır. Peki ama tek başına mı? Elbette ona yardım teklifi eden Knox'dan başkası değildir.
Nasıl kurgu ama?! Hadi kabul edelim; hepimiz bu tür hikayeleri gülümseyerek okuyoruz. Serinin devam kitaplarında ise Knox'un kardeşlerini anlatacak olması beni mutlu etti. İçten ve samimi bir kurguya hayır demiyorsan bence okumak için fazla oyalanma.
#üstesindengelemediğimizşeyler #lucyscore #martıyayınları
