ölmek birşey değil dostlar
hergün ölmek güç
açlık
o başka ölüm
açlık korkusu
beter
ne atom ne hidrojen ne yangın
dağları dümdüz etmeğe - dostlar
aç çocukların çığlığı yeter
Bir hayatım yoktu.Zevk tacirleri,adıma "hayat kadını" dediler.
Devrim, kadının mutfaktan çıkıp ülke yönetmesidir.
-
Vladimir İlyiç Lenin
Ah kör olası Adem :) Ah Adem, Vah Adem. Ne diye yedin o elmayı bak gördün mü nereden nereye geldik :)
Bu kitabı, kendine ben şeriat istiyorum diyen hilafet istiyorum diyen kadın ( adına kadın diyorum , feministlere hakaret olacak ) ümmetin kızıyım ben diyen din mücahitleri
‘Hayır, ölüm bir düşman değil,
Bir kurtarıcıydı.
Canın bile emanetken,
Kaybedilecek neyin olabilir ki?..’
Gerçek hayat hikâyeleri okumanın eminim sizler için de yeri ayrıdır. Bazı hikâyeler var ki, keşke kurgu olsaydı, dedirtiyor. Kurgu olsa, yazar da çok abartmış diyebileceğim türden bir kitap bu. Ama yaşananlar maalesef ki gerçek..
Yazar
Bir hayata ne kadar acı sığar? Acı hiç bitmez mi? Açlık hiç bitmez mi? İnsanın karnı doymaz mı hiç? Hep mi yalnız kalır insan? Hep mi ölüm ensesindedir? Dayanağı, tutunacağı olmaz mı insanın? Hayatla hep mi mücadele edilir? Söyler misiniz bana nasıl yaşanır?
Öksüz Musa, Hasan İzzettin Dinamo'nun kendi yaşam öyküsünü anlattığı Savaş ve Açlar'ın
FATİH ALTAYLI: Küba'da patates bile yok.
BERNA LAÇİN : Bak, ben sana KÜBA'da neler yok anlatayım!
Küba’ya yaptığım yolculuk bir gezi değil, deneyim oldu benim için... Eşi benzeri olmayan tarihi ve yönetim sistemiyle, kimseye benzemeyen insanların ülkesi burası. Rom, puro, dans-müzik ve neşe... Buram buram “gerçek” zenginlik... Küba’yı anlamak için
Stefan Zweig’in utanç ve suç konularını sorguladığı, utanç ve pişmanlığın suçun neresinde olduğunu ve cezanın kefareti sayılıp sayılamayacağını ayrıca suç ve ceza ilişkisini sorguladığı uzun öyküsü “Korku” kitabını 1925’te yayınlamış. Kitap kısa olmasına rağmen muhtevası ve temas ettiği konular bakımından oldukça zengin ve hacimli. Kitapta Irene