"İnsanların üçte ikisinden fazlası iletişim kurmaya değer olduğunu düşündükleri halde eski arkadaşlarıyla iletişim kurmuyor. Oysaki eski arkadaşlar ile iletişim kurmak olumlu hissetmekle ilişkili bir faktör."
Alıntıdır.
"Zaman zaman içinizdeki kırılgan çocukla temas kurmak, güçlü olmaktan yorulmak, anlaşılmaya ihtiyaç duymak zayıf olmakla ilgili değil, insan olmakla ilgilidir."
Alıntıdır
"Evlilik bir illüzyon. "Büyülü öteki" sizi kurtarmayacak. Beraber pazara gitmek evliliğin pratiğidir, nihai amaç bu ise mutlu olursunuz. Yok beraber Olimpos dağlarına çıkalım tanrı olalım tanrıça olalım diyorsanız bulacağınız Esadaş otobüs yolculuğu sıradanlığı ve kaosu olacaktır."
Alıntıdır
Friedrich Nietzsche ‘nin tanrı sorunsalına yaklaşımı kadar etkileyici cümleler ayrıca başka güzellik katmış. Zeki bir insanın kaleminden çıktığı her haliyle belli olan güzel bir roman. Kesin olan şu ki bu yetenekli bir kalemden çıkmış çok güzel bir eser. İlk olması hasebiyle ayrıca bir başarı (Edebiyat öğretmeninden gelen geri bildirim)
Adam ve ÇocukGezgin Kola · Luna Yayınları · 20248 okunma
Kitap tamamen Zhuangzi'nin kelebek öyküsüne dayandırılarak kaleme alınmış. Bunu özellikle belirtmiyor ama o enfes kurgu bunu net bir şekilde ele veriyor. Kitabı çok sevdim. Bitirmek için sabırsızlandım. Karakter sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Rüyalar yüzünden defalarca dolup boşalan ve değişen tek bir mekan var. Aksiyon yok denecek kadar az. Yine de hiç sıkılmıyorsunuz. Sadece son kısım belki biraz daha paradoksal olabilirdi diye düşündüm. Bunun da zararı yok, çünkü öykünün sonuna kadar epey geriliyor ve artık başka bir şey olmasın diyorsunuz.
Bu arada eser yeni bir tür olarak iklim gerilimi açısından da okunabilir. Sanırım çok yakında bu türe ait yeni örnekler de göreceğiz. Kitap hakkında spoiler vermeyeyim ama hatırlamak isteyenler için öykü şöyle:
"Zhuang Zhou kır bir alandayken uykuya dalar. Dalar dalmaz kendini çiçekler arasında oradan oraya dilediği gibi uçarak gezen mutlu bir kelebek olarak görür. O artık kelebek olmuştur, Zhuang Zhou olduğunu bilmez bile. Birden bire uyanınca etiyle kemiğiyle Zhuang Zhou olduğunu anlar. Ama kafası karışır, kendisinin bir kelebek olduğunu gören Zhuang Zhou mu, yoksa, rüyasında Zhuang Zhou olduğunu gören bir kelebek mi olduğunu bilemez. Bunu ayırt edebilecek bir kural olmalı. İşte buna Şeylerin Dönüşümü denir." Bu kısım Wikipedia'dan alıntıdır.
Rüyanın Öte YakasıUrsula K. Le Guin · Metis Yayıncılık · 20201,122 okunma
"Fazlasıyla kıymet atfettiğin insanlar bu fazlalığı zamanla sırtlarından atarlar, her şey herkes aslına rücu eder, elinde fazla kıymetlerinle bir başına kalırsın. Olanı olduğu gibi gör, kişiye olduğu hali ile bak, olmasını istediğin değil."
Alıntıdır.
bu tip radikal kararlar alırız. Hatta aşk acısı bile buna dahil. 21 günden fazla aşk acısı çekmek bile beyninizin size bir oyunu aslında...
1 gün boyunca kişisel bir hedefe odaklanıyoruzdur. Üç hafta sonra, bu amacın peşinde koşmak bir alışkanlık haline gelir. Bu alışkanlığı edindiğinizde, bunu 90 gün daha yapmaya devam ederseniz yani üç hafta ve sonra 90 gün boyunca bir şey tutabilirseniz, o zaman kalıcı bir yaşam tarzı değişikliği haline gelir.
Doktor Takvimi Sitesinden alıntıdır.
Ey zulümle kuyu kazanlar! Esas kendiniz için tuzak, hazin bir son hazırlıyorsunuz, Beton yığınları altında kalan çocukların elleri bir gün yakanıza yapışacak. (Alıntıdır)
Sandal
Arapça ṣndl kökünden gelen ṣandāl صندال “Hindistan'da yetişen bir ağacın güzel kokulu tahtası” sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Sanskritçe aynı anlama gelen çandana चन्दन sözcüğünün murabba (dörtlü) fiil köküdür.
🎈✨️
Dansa Davet, 1518 yılında görülen, dünyanın en ilginç toplumsal histeri vakalarından birinin hikâyesini anlatıyor. Strasbourg’da açlık ve sefaletin, insanları cinayete sürükleyen bir yokluğun hüküm sürdüğü zamanlarda, ıstırabından aklını yitiren bir kadın, aniden sokaklarda dans etmeye başlar. Kısa bir süre içinde ona katılanların sayısı gitgide artar ve “Dans Vebası” tüm şehri esir alır. Binlerce insan yaşadıkları ağır travmalar sonucunda bilincini yitirip ölene dek dans eder durur.
İntihar Dükkânı’nın yazarından, “kurgu hikâyelerden çok daha delice bir gerçekliği anlatan” masalsı bir roman.Kitabın arka kapağından alıntıdır. Yazarın ilk defa kitabını okudum kitap beni içine almadı bazen bitsin diye hızlı okuma yaptım. Dili çok akıcı değildi. Beklentimi karşılamadı maalesef. Bazen yazarın yaratıcı ile sorunu olması beni sinirlendirse bile kısa yolculuklarda veya ince kitap okumayı sevenlere tavsiye edilebilir.
Dansa DavetJean Teule · Sel Yayıncılık · 20204,569 okunma