Ümitsiz düşünceler içindeyim
Upuzun bir gecede, sabaha karşı
Sapsarı uzanmış elleri
İnsanlığa ve Allah'a karşı
Duyuyorum içimde o sonsuz musikiyi
Yazıyorum; yazdıklarım şiir değil
Ümit etmek, ümit etmek, ne iyi
Ne çare devir o devir değil
Anladım; hepsi boş; hepsi yalan
Senin çaresiz dertlerinden kime ne
Ne anlayan bulunuyor, ne hatırlayan
Her şeye rağmen bir şeyler yazdım yine
İster yalvarış deyin, ister dert yanış
Bu insan, bu insan ANLAŞILMAMIŞ..
Sayfa 75Kitabı okudu
Merhamet
Ebû Bekir Hazretleri bir gün Allah'a şöyle yalvardı; ve gökleri çatlatan bu yalvarış, Ebû Bekir kolundan gelen bütün velilere sirâyet etti, onların da ağzından döküldü:
《-Yarab Sen kâmil kudretsin; ne olsa yaparsın... Kıyamet gününde benim vücudumu o kadar büyüt ki, cehennemi baştan başa ben doldurayım; başka hiçbir kuluna orada yer kalmasın. 》
SÖYLEYİN, SUN'İ MERHAMET REJİSÖRLERİ BUNDAN DAHA ÇARPICI BİR MERHAMET SAHNESİ HAYÂL EDEBİLİR MİSİNİZ?
Sayfa 283 - Büyük Doğu YayınlarıKitabı okudu
Allah'a Yalvarış
Kaldırdığını göğe eriştiren güzel Tanrı
Kızdığını yok rden kahhar Tanrı
Birliğine sığındığım Rabbim Kadir Tanrı
Medet senden
Kara elbiseli kafire at tepiyorum
İşimi sen yoluna koy
Sayfa 405
A'RÂF SURESİ
Dua bir bağırıp çağırma, önceden hazırlanmış kafiyeli sözleri aktör edasıyla döktürme işi değil, bir samimiyet, gönül ürpertisi ve içten sığınma işidir.
Allah'a tazarru (boyun büküklük ve yalvarış) ve hufye (gizlilik ve ürperti) içinde dua edilmesi istenmektedir.
Sayfa 85 - Yeni Boyut YapımcılıkKitabı okudu
Ebu Bekir Hazretleri bir gün Allah'a şöyle yalvardı; ve gökleri çatlatan bu yalvarış, Ebu Bekir kolundan gelen bütün velîlere sirayet etti, onların da ağzından döküldü:
«— Yarab; sen kâmil kudretsin; ne olsa yaparsın... Kıyamet gününde benim vücudumu o kadar büyüt ki, cehennemini baştan başa ben doldurayım; başka hiç bir kuluna orada yer kalmasın.»
Söyleyin, sun'î merhamet rejisörleri; bundan daha çarpıcı bir merhamet sahnesi hayal edebilir misiniz?
Sayfa 282 - Büyük DoğuKitabı okudu
Ümitsiz düşünceler içindeyim
Upuzun bir gecede sabaha karşı
Sapsarı uzanmış ellerim
İnsanlığa ve Allah'a karşı
Duyuyorum içimde o sonsuz musikiyi
Yazıyorum; yazdıklarım şiir değil
Ümit etmek, Ümit etmek ne iyi
Ne çare devir o devir değil
Anladım hepsi boş hepsi yalan
Senin çaresiz dertlerinden kime ne
Ne anlayan bulunuyor ne hatırlayan
Her şeye rağmen bişeyler yazdım yine
İster yalvarış deyin ister dert yanış
Bu insan, bu insan ANLAŞILMAMIŞ
Ümit Yaşar Oğuzcan
“ZEBUR”
Hemen hepimiz üç büyük Peygamberi ve onlara inen kitapları biliriz, bunlar Hz. Musa için Tevrat, Hz. İsa için İncil( ancak günümüzde tahrif olduğuna inandığımız Matta, Luka, Markos ve Yuhanna İncilleri olmayıp Hz. İsa’nın bir avuç Yahudi ile kurduğu cemaatin mensupları ve varislerinden olan Nasraniler’in yazdığı *Q İncil’i) ve Hz.
MİRAÇ KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN
"MİRAÇ"ne ince,ne naif bir kelime
Bugün yüzlerce dua düştü dilime
El açıp yalvardım yüce Rabbim'e
Bir kuş olsun uçsun diye gökyüzüne
"MİRAÇ"ne yüce,ne mucize yükseliş
Onun hürmetine Allah'a yalvarış
Sonu fereha,huzura varış
Haydi aç ellerini sende aminlere karış...
🍀🙏🍀🙏🍀
L.B
Ebu Bekr (r.a) Hazretleri bir gün Allah'a şöyle yalvardı; ve gökleri çatlatan bu yalvarış,Ebu Bekr kolundan gelen bütün velilere sirayet etti,onların da ağzındam döküldü:
"Yarab sen kâmil kudretsin,ne olsa yaparsın..Kıyamet gününde benim vücudumu o kadar büyüt ki,cehennemi baştan başa ben doldurayım;başka hiçbir kuluna orada yer kalmasın.."
Sayfa 283 - Büyük Doğu YayınlarıKitabı okudu
Dua
Peygamberlerle veliler, her hali dua olan bahtiyarlardır. Onlar sürekli olarak Allah'a yalvarış halindedirler. Gerçek din terbiyesi, müminin ruhunda dua halini daima daha sürekli hale getirmektir.
Sayfa 84Kitabı okudu
Ebu Bekr Hazretleri bir gün Allah'a şöyle yalvardı; ve gökleri çatlatan bu yalvarış, Ebu Bekr kolundan gelen bütün velîlere sirayet etti, onların da ağzından döküldü:
«Yarab sen kâmil kudretsin; ne olsa yaparsın...Kıyamet gününde benim viicudumu o kadar büyüt ki, cehennemi baştan başa ben doldurayım; başka hiçbir kuluna orada yer kalmasın.»
Söyleyin, suni merhamet rejisörleri bundan daha çarpıcı bir merhamet sahnesi hayâl edebilir misiniz?
Sayfa 283