Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Âletin yoksa, yâni Hakk'a yaklaşmak için iyi işlerin, ibâdetin yoksa da, ümitsizliğe kapılma, yine de istekte bulun! Allah yolunda ibâdete ihtiyaç yoktur; yalvarış, yakarış ibâdete yol açar.
BİR DELİNİN ALLAH'A YAZDIĞI MEKTUP
“Ben dünya kürresi, Türkiye karyesi ve Urfa Köyünden, El-Aziz (Elazığ ) Tımarhanesi (Akıl ve Ruh Sağlığı Hastanesi) sakinlerinden; İsmi önemsiz, cismi değersiz, Çaresiz ve kimsesiz bir abdi acizin, Ahir deminde misafiri Azrail’i beklerken, Başhekimlik üzerinden Hâkimler Hakim’inin Dergahı Uluhiyetine son arzuhalimdir..! Ben gam (dertlilik)
Reklam
Namaz
"Namaz dinin direği, ariflerin gözünün nuru, sıddıkların ziyneti, mukarrabinlerin tacıdır. Namazın makamı, Allah'a vuslat makamıdır. Aynı zamanda namaz; yakınlık, heybet, huşu ve haşyet, tazim, vakar, müşahede, murakebe, esrar, Allah'a yalvarış, Allah huzurunda duruş, Allah'a yöneliş, Allah dışındakilerden yüz çeviriş makamlarını ifade eder. "
Sayfa 49 - Hayy kitap
Biz günahkarın günahını gördüğümüz gibi, onun ALLAH'A karşı pişmanlığını, yalvarış ve yakarışlarını ve ALLAH'IN ikramını göremeyiz ki.
Peygamberlerle veliler, her hali dua olan bahtiyarlardır. Onlar sürekli olarak Allah'a yalvarış halindedirler. Gerçek din terbiyesi, müminin ruhunda dua halini daima daha sürekli hale getirmektir
Rasûlullah'ın Yürüyerek Taif'e Gitmesi
Ebu Talib vefat ettiği zaman Hz. Peygamber yaya olarak Taif'e gitti. Onları İslâm'a davet etti. Fakat İslâm'ı kabul etmediler. Hz. Peygamber geri döndü. Bir ağacın gölgesinde, iki rekât namaz kıldıktan sonra şunları söyledi: "Ey Allah'ım! Zayıflığımı, halkın gözündeki kıymetsizliğimi sana şikâyet ediyorum. Ey merhametlilerin en merhametlisi. Acaba beni kime bırakıyorsun? Benden hoşnud olmayan bir düşmana veya emrimi eline verdiğin bir yakınına mı? Eğer sen benim hakkımda öfkeli değilsen, başka hiçbir şeyden perva etmem. Ancak senin afiyetin benim için daha geniştir. Karanlıkları pırıl pırıl parlatan senin o mubarek vechine sığınıyorum. Zira dünya ve ahiret işleri onun sayesinde düzene girmiştir. Rıza sadece senin rızandır. Sen razı oluncaya kadar bu yalvarış ve yakarışa devam ederim. Kuvvet ancak Allah' tandır"
Reklam
Duanın önemi
Halk için galib âdet şudur ki: Kalbleri Allah'ın zikrine ancak şiddetli ihtiyaçları olduğu ve yorucu felâketlere maruz kaldıkları anda yönelir. Çünkü insanoğlu herhangi bir şerre maruz kaldığı zaman, uzun uzun dualar yapar durur. Binâenaleyh şiddetli ihtiyaç insanoğlunu duâya muhtaç eder. Duâ ise, kalbi yalvarma ve yakarma ile Allah'a döndürmektedir. Böylece duâ ile ibâdetlerin en şereflisi olan zikir meydana gelir. İşte bu sırra binâendir ki, belâ, peygamberlere (a.s.), sonra Allah'ın veli kullarina, sonra mertebece daha düşük olanlara ve onlardan sonra gelenlere isabet etmektedir. Çünkü belâ, yalvarış ve yakarış ile kalbi Allah'a yöneltir. Ferdi Allah'ı unutmaktan alıkoyar.
450 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Canım Atatürk'üm Yanı Başımızda
Atatürk'ün Kütüphanecisi Nuri Ulusu'nun Mustafa Kemal ile olan çok kıymetli anılarına bu kitapla birlikte biz de tanıklık edeceğiz. (Asıl adı Nurettin Ulusu'dur fakat çevresi ona Nuri adıyla hitap etmiştir.) 'Allah'ım benim canımı ya 29 Ekim'de ya da 10 Kasım'da al' diyerek dua eden Ata'mızın kıymetli
Atatürk'ün Yanı Başında
Atatürk'ün Yanı BaşındaMustafa Kemal Ulusu · İstek Yayınları · 2017274 okunma
Bismillâhir rahmanir rahim
Selamün aleyküm ve hayırlı akşamlar. Değerli arkadaşlar 23 Zilhicce ayı mübahale günüdür. Hepinizden iltiması dua... MÜBAHELE OLAYI "Artık sana gelen bunca ilimden sonra, onun hakkında seninle çekişip-tartışmalara girişirlerse de ki: Gelin, oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı, kendimizi ve kendinizi
ANLAŞILMAMIŞ
Ümitsiz düşünceler içindeyim Upuzun bir gecede, sabaha karşı Sapsarı uzanmış ellerim İnsanlığa ve Allah'a karşı Duyuyorum içimde o sonsuz musikiyi Yazıyorum; yazdıklarım şiir değil Ümit etmek, Ümit etmek, ne iyi Ne çare devir o devir değil Anladım; hepsi boş; hepsi yalan Senin çaresiz dertlerinden kime ne Ne anlam bulunuyor, ne hatırlayan Her şeye rağmen bir şeyler yazdım yine İster yalvarış deyin,ister dert yanış Bu insan, bu insan anlaşılmamış
Reklam
Rasûlullah'ın Yürüyerek Taif'e Gitmesi
Ebu Talib vefat ettiği zaman Hz. Peygamber yaya olarak Taife gitti. Onları İslâm'a davet etti. Fakat Islâm'ı kabul etmediler. Hz. Peygamber geri döndü. Bir ağacın gölgesinde, iki rekât namaz kıldıktan sonra şunları söyledi: "Ey Allah'ım! Zayıflığımı, halkın gözündeki kıymetsizliğimi sana şikâyet ediyorum. Ey merhametlilerin en merhametlisi. Acaba beni kime bırakıyorsun? Benden hoşnud olmayan bir düşmana veya emrimi eline verdiğin bir yakınına mı? Eğer sen benim hakkımda öfkeli değilsen, başka hiçbir şeyden perva etmem. Ancak senin afiyetin benim için daha geniştir. Karanlıkları pırıl pırıl parlatan senin o mübarek vechine sığınıyorum. Zira dünya ve ahiret işleri onun sayesinde düzene girmiştir. Rıza sadece senin rızandır. Sen razı oluncaya kadar bu yalvarış ve yakarışa devam ederim. Kuvvet ancak Allah'tandır."99
Sayfa 119Kitabı okudu
Darkâvi (kuddise sirruh) şöyle der: “Sâdık dervişin istediği hiçbir hâl, hiçbir makam yoktur. Şayet isterse Yüce Allah'ın marifetini istemelidir.” Bundan dolayıdır ki dua etmek, yalvarış kulluğun gereğidir; bir paye veyahut bir payendeye kavuşmak için değildir. Zira ezeli kalemde sana ayrılan kesinlikle sana bulur, sana ulaşmaması için yalvarsan dahi senin payın mutlaka seni ulaşır. Bundan ötürüdür ki süfiler arasında Susmak mı iyidir, yoksa Yüce Allah'a yalvarmak mı daha iyidir?” diye bir ihtilaf vuku bulmuştur. İşin doğrusu; insanın kalbi susmaya açılır ve huzuru bunda görürse susmak, yalvarışa açılır ve huzuru bunda görürse yalvarış iyidir.
Allah'a yalvarış ve yakarışta bulunan hiç kimseyi gösteremezsiniz ki, o yalvarışlar kendisine en güzel sonuç olarak dönmüş olmasın.
83 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.