Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Bahis" Adlı Öyküden
"Bilge kişi yaptı beni kitaplarınız. Yorulmak bilmez insan zekasının yüzyıllardan beri yarattığı her şeyi kafatasımın içine sıkıştırdım. Hepinizden bilgili olduğumu biliyorum. Kitaplarınızı da, dünya nimetlerini de, bilgeliği de küçük görüyorum şimdi. Dünyada her şey boş, saçma, bir serap gibi aldatıcıdır. İstediğiniz kadar mağrur olun; zeki, güzel olun, ama ölüm sonunda tarla fareleri gibi silip götürecektir sizi yeryüzünden; geride bıraktıklarınıza, tarihe, yüce kişilerinizin ölümsüzlüğüne gelince, onlar da bir gün yeryuvarlağıyla birlikte donup taşlaşacak ya da yanıp kül olacak. Çıldırmışsınız siz, yolunuzu şaşırmışsınız. Yalanı gerçek, çirkinliği de güzellik sanıyorsunuz. Herhangi bir durum sonucu elma ağaçları, portakal ağaçları elma, portakal yerine birden kurbağa, kertenkele verse ya da güller terlemiş at gibi kokmaya başlasa, şaşırıp kalırdınız değil mi? İşte ben de yeri göğe yeğlediğiniz için size öyle şaşırıyorum. Anlamak istemiyorum sizi."
Sayfa 103 - T.İ.B. Kültür Yayınları E-KitapKitabı okudu
Yarın saat 12'de özgürlüğüme, insanların arasına girme hakkına kavuşuyorum. Ama buradan çıkmadan, güneşi görmeden önce sizlere birkaç şey söylemek istiyorum. Şu anda beni gören Tanrı'nım huzurunda bütün açık yürekliliğimle söylüyorum size: özgürlüğün de, yaşamın da, sağlığın da, kitaplarınızın da, Dünya nimetleri olarak adı geçen her şeyin de en
Sayfa 117Kitabı okudu
Reklam
635 syf.
9/10 puan verdi
Çanlar Kimin İçin Çalıyor ? .(29 Mart 2021) Uzun bir aradan sonra tekrardan bitirdiğim bir roman için inceleme yazıyorum. Mâlum şartlar olsun dersler olsun ne okumaya ne de yazmaya vakit bulamıyordum. 630 sayfalık romanı bitirmem 1 ayımı aldı vesaire vesaire, çok uzatmak istemiyorum buraları geçelim. "Çanlar Kimin İçin Çalıyor" genel
Çanlar Kimin İçin Çalıyor
Çanlar Kimin İçin ÇalıyorErnest Hemingway · Bilgi Yayınevi · 202312bin okunma
Binbaşı Nuri Bey, yalvarır gibi su istedi, iki yudum içti: - Sağlık çavuşu, birkaç güne kadar sargıyı ufaltacağını söyledi. Doğru mu? - Doğrudur. - Doğru olsun!.. Hiç değilse, bastonla gezebilmeliyim!.. Böyle kımıldamadan yatmak insanı büsbütün bunaltıyor. Anzavur’dan ne haber? - Hiç... - Bursa’ya saldırır mı dersiniz? - Belli olmaz!.. - Saldırırsa, ev ev, sokak sokak çarpışmalıyız!.. Bana bir tüfek bulacaktı çavuş... Unuttu mu? O zamana kadar, bunun üstüne basamazsam, beni pencerenin önüne koyup gideceksiniz! Söz verdi çavuş... Selahattin yere bakarak konuştu: - Çavuş söz vermiş ama, tümen komutanı “Olmaz” diyor. İlk araba kervanıyla Eskişehir’e gönderecek sizi... - İstemiyorum... İnsanlar orduda belli bir rütbeyi aştılar mı, yorulmak diye bir şeyin var olduğunu unutuyorlar. Eskişehir bana, dünyanın öbür ucu kadar uzak geliyor! Burası iyi... Burada bırakın beni... Kurmay Binbaşı Nuri Bey, seğiren gözünü eliyle kapattı, yarası sızlıyormuş gibi yüzünü buruşturdu: - Çavuş, tüfeği getirsin bugün... Elli mermi yeter. Otuz da yeter. Mermi bulunuyor mu? Bulunamıyorsa, on on beş olsun... Boşa atmayana çok bile... Faruk çekinerek sordu: - İyi atar mısın binbaşım? - Eskiden biraz atardım. İnsan iyi bildiği şeyleri kolay unutmaz! Bu sefer çarpışırken baktım, pek kaybetmemişim. Ellerim de, umduğum kadar titremedi. Ben pek savaş subayı sayılmam ama, barut kokusu...
Sayfa 484 - Bilgi Yayınevi, Üçüncü Bölüm, Dönemeç, IIKitabı okudu
Çok yalnızım, mutsuzum. Göründüğüm gibi değilim aslında, Karanlıklarda kaybolmuşum. Bir ışık arıyorum, bir umut arıyorum uzun zamandır. Aradıkça batıyorum karanlık kuyulara, Kimse duymuyor çığlıklarımı. Duyan aldırış etmiyor çekip kurtarmak istemiyor. Seni o kuyudan çıkarabilirim, el uzatabilirim diyeceklerine onlarda düşmek istiyor
Neysem O Olmak İstemiyorum Artık
Bu tür değişikliklerden, yeniliklerden bıktım artık. Kaç kez zavallı ruhumu özene bezene fırçaladım, kaç kez beynime yeni bir renk verdim! Kaç kez yüreğimin karışıklıklarına yeniden düzen verdim! Kendime yeni giysiler yaptırdım, yeni ülkelere yolculuk ettim, yeni kentlerde kaldım, ama içimin derinliklerinde kalan, hep kalan bir şeyin varlığını duyumsadım, ben olan, her zaman benim kendim olan, yüzeyde, ses, hava bakımından değişen, ama sonsuza dek, yorulmak, eğilmek bilmez bir bekçi gibi kalan bir şey. Onun çevresinde nesneler gözden yitiyorlar, ama o bunun ayrımına varmıyor bile; çevresindeki nesneler beliriyorlar, ama o gerilemiyor...
Reklam
Her şeyden uzaktayım ama bunu seviyorum istemediğim şeyler var yapmıyorum çünkü istemiyorum onları ve bu bsnim için yeterli bir sebep içimden geleni yapmaya çalışıyorum bilmiyorum başarılı mıyım cidden bunları mı istiyorum bilmiyorum aslında daha çok karmaşadayim hiç istemediğim bi karmaşa kaçtığım yerler ama biliyorum bir şekilde atlatabilirim kendim halledebilirim aklım var fikrim var ama gene de korkuyorum bu dünya öyle bir yer ki korkmamak elde değil kimin ne olduğu zaten anlaşılmıyor büyük bir karmasada her şey ve ben bu tüm şeyler yorucu. Yorulmak istemiyorum dinlenmek istiyorum hem her şeyden uzak kalmak hem her şeyj öğrenmek bilmiyorum hangisi benim. Kimse keşke beni bilmese yalnız başıma gidebilsem her şeyden ve herkesten yüreğim öyle kirgin öyle yorgun öyle mecali yok ki hiçbir şeye dayanmıyor artık kaçıp uzaklaşmak istiyorum trk başıma mümkün olan şeyler iste yüreğim bir kere nolur mümkün olan bir şey iste. Gene aglamadan durakiyorum yazi yazmak bana iyi gelitor desemde ne zaman baslasam yazmaya ardından da ağlamaya başlıyorum. Kendimi ne kadar aglamamak için tutsamda dayanamiyorum bağırmak çağırmak istoyprjm sessiz sessiz aglarken nefesim sıkışıp kalıyor içim dahacok daraliyor artik ağlamak beni rahatlatmıyor. Aglarken daha cok yoruluyorum ve yüreğim bedebimin icine sigmiyo nefes alisim zorlasiyo ben o kadar yorgunum ki ne kadar uyusam gecmiyo öyle bi hale dustum ki sanki kurtulamiycam çoğu seyimi kaybettim geri bulamiyorum belki bulmak icin cabalamiyorjm belki hepsi bir sınav ama isin icinden cikmak hic kolay değil ki
26 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.