Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Sol Yanım Acıyor Anne Merhaba anne, yine ben geldim Merak etme okuldan çıktım da geldim. Anneler de babalar gibi merak eder mi bilmiyorum ama, Ali “okula gitmezsem annem çok kızar merak eder” demişti de onun için söylüyorum. Geçen hafta öğretmen sağ elimde sarımsak, sol elimde soğan dedirte dedirte Öğretti sağımı solumu. Ben biliyorum artık anne,
kaderi hicranda dolu annem anlat bana beni ben önceleri de hep ağlardım gözlerimi hüzünlü buluttan mı aldın şu yüreğim yanıp tüter durur yanar dağdan mı kopardın hayatı boyunca tahalluk içinde suskun duran annem anlat bana kendimi 6 kız 3 oğlun olmuş yeni parlatılmış şemsirler gibi ayrılık gelip koparıp ayrı düştün her birimize uzaksın uyuyamadığın gecelerde içindeki yaraları neyle sardın yorgun günün akşamlarında yalnız bir başına bu dağbaşındaki evde ümitlerin. isteklerin.dileklerin için uğraşların çabaların hepmi beyhude oldu benim talihimde senden ayrı olmak var annem doğarken suçum mu vardı acaba bilir misin beni acılara mahkum mu doğardun anlat bana kendimi anlat bana beni 17 ay sonra 5 gün görebileceğim canım annem
Reklam
"Köşesine oturur, örümcek gibi durmadan ağ örerdi annem. Benim takılıp yem olacağım ağlar, dantelden.Yetmiş numara iplerle, sık delikli, gül motifli, yatak, masa sehpa örtüleri."
Bu da benim kalemimden; (Anı) Uzun bir aradan sonra kapattığım gözlerimi, yine ailemin yanında açıyorum. Yüzlerini inceliyorum tek tek. Annem.. Bir zamanlar gencecik olan annem yüzündeki çizgilerle bambaşka biri . Konuşsa, bir şeyler söylese, bileceğim ki aslında her şey eski zamanlardaki gibi. Oysa hiç konuşmuyor, karşımda duruyor sadece ve yüzümü inceliyor. Yanına yaklaşıyorum. 'Anne!''diyorum. Konuşmuyor, sadece bakıyor. Gözlerim doluyor. Sesim titriyor. . Sarılıyoruz. Teni sıcacık. Kokusu sıcacık. Elleri sıcacık. İşte şimdi her şey çocukluğumdaki gibi; yüzü tertemiz, ışıl ışıl. Gözleri gülümsüyor. .''Ne çok özlemişim'', diyorum. ''Ne çok özledim'', diyor. Ve zaman orada duruyor..
Dışarıdaki dünya benim değildi. Ama ben dışarıdaki dünyanın oldum. İnsan kendi yarattığının dışındakine sahip olamıyor aslında. Her şey emanet gibi. Belki ben de annem için emanettim
"Annem sessizce ağlamaya başladı. Şaşkın ve kederli bakıyordu bana, tanımaya çalışır gibi. 'Bu benim çocuğum mu acaba?' diye düşünüyordu muhtemelen. Her annenin bunu düşüneceği bir gün gelir."
Reklam
Annem konuşursa, babam gibi şakaya vuramazdı cümlelerini, yüreğimin en derinine dokunurdu. Çünkü beni en çok da annemin gözyaşları yaralardı. Her bir kelimesinde büyüdüğümü anımsatırdı. Ama kabul edemem ki! Annem hep yanımda olsun, her şeyi her zamanki gibi ona danışayım isterim. Asla ama asla büyümek istemem.
Karamsar olmak zor değil, zor olan çılgın bir fırtınadan sonra gökkuşağı gibi gülümseyebilmektir… Kucaklamaya kollarının yetmeyeceği bir ağaç, bir tohumla başlar. En uzun yolculuklar ise, bir adımla başlar. Gerçek sevgiler ise bir tebessümle başlar… Annem her fırsatta çocuklarına güneşe doğru zıplamalarını öğütlerdi. Güneşe ulaşamazdık ama hiç olmazsa ayaklarımız yerden kesilirdi... Zora Neala Hurston
''Eğer her şeyden korkuyorsan, bu kitabı oku, ama önce beni dinle: Eğer gülüyorsan, korkuyorsun da ondandır. Kitap sana cansız bir şey gibi gelir. Olabilir. Ama yine de eğer, olur ya, okumayı bilmiyorsan... Korkman mı gerekirdi?... Yalnız mısın? Üşüyor musun? İnsanın ne kadar 'sen', budala ve çıplak olduğunu bilmiyor musun?''
- Bebek, neden başkaları araba ile bize çarpmaya çalışıyorlar? + Çünkü mutsuzlar ve mutsuz insanlar acı vermeyi severler, annem. - Mutlu insan yok mu? + Mutluymuş gibi yapan çok insan var. - Neden? + Çünkü utanıyorlar, korkuyorlar, itiraf edecek cesaretleri yok.
Reklam
Babam o gece beni inekler gibi boynumdan bir yularla ahıra bağlıyor. "İnsana benzer bir tarafın yok " diyor. "Ahırda kal da aklın başına gelsin!" Annem, "Hem insan oldum demeden çözme," diyor babama, "Bir vagon insanı aç bırakmak neymiş öğrensin."
Sayfa 102
Kimi gün öylesine yalnızdım Derdimi annemin fotoğrafına anlattım. Annem Ki beyaz bir kadındır. Ölüsünü şiirle yıkadım. Bir gölgeyi sevmek ne demektir bilmezsiniz siz bayım Öldüğü gece terliklerindeki izleri okşadım. Çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca Acının ortasında acısız olmayı, Kalbim ucu kararmış bir tahta kaşık gibiydi bayım. Kendimin ucunu kenar mahallelere taşıdım. Aşk diyorsunuz ya, İşte orda durun bayım Islak unutulmuş bir taş bezi gibi kalakaldım Kendimin ucunda Öyle ıslak, Öyle kötü kokan, Yırtık ve perişan. Siz aşkı ne bilirsiniz bayım Aşkı aşk bilir yalnız!
Sayfa 38
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.