Yahve çadıra iniyor
Musa belirlenen tarihte "her şeyi Yahveh'nin kendisine buyurduğu gibi yaptı" ğında kalın bir bulut inip Buluşma Çadırını kapladı.Mısır' dan Çıkış kitabının son ayeti şöyledir: "Böylece bütün yolculuklarında konutun üzerinde gündüzün.Yahveh'nin bulutu, gece de ateş İsraillilere yol gösterdi." Ancak ilahi bulut kalktıkça yola devam ediyorlardı ama bulut konutun üstünden kalkmamışsa kamp kurup bulut kalkana kadar bekliyorlardı.
Sayfa 344Kitabı okudu
Ve gün geldi,
Musa çadıra girince
Bulut sütunu aşağı indi,
Bir ses Musa'yla konuştuğu sürece
Çadırın girişini kapadı.
Bulut sütununun
Çadırın girişinde
durduğunu gören herkes
Kalkıp kendi çadırının girişinde
Tapındı.
Sayfa 332 - Ruh ve Madde YayıncılıkKitabı okudu
Gel Çadır Kur
Hiçbir kuşun, üstüne konmadığı bir ağaç;
Ömrüm; ne diye kondun bu ağacın üstüne?
Sana kim dedi ömrüm kuşa, şarkıya muhtaç?
Hiçbir kuşun üstüne konmadığı bir ağaç;
Her gün başka ahenkte söylediğin şarkılar
İnandırmıştı beni ömrümün düğününe.
Ne yazık, şimdi her dal hasretinle hışırdar'
Ah, nasıl inanmıştım ömrümün düğününe'
Rüzgar bir cellat gibi sallarken satırını,
Yapraklar dökülüyor, günler bir bir düşüyor;
Kupkuru bir gövdeye ümitler üşüşüyor.
Hayat bir cellat gibi sallıyor satırını!
Gel yine gölgemde kur ömrünün çadırını,
Sen ki benim şeklini sevdiğim ilk baharsın;
Bir doğdun bir de batma, hayatıma kıyarsın,
Gel yine gönlümde kur gönlünün çadırını!
Sayfa 47 - CanKitabı okudu
Hiçbir kuşun, üstüne konmadığı bir ağaç;
Ömrüm; ne diye kondun bu ağacın üstüne?
Sana kim dedi ömrüm kuşa, şarkıya muhtaç?
Hiçbir kuşun üstüne konmadığı bir ağaç;
Her gün başka ahenkte söylediğin şarkılar
İnandırmıştı beni ömrümün düğününe.
Ne yazık, şimdi her dal hasretinle hışırdar'
Ah, nasıl inanmıştım ömrümün düğününe'
Rüzgar bir cellat gibi sallarken satırını,
Yapraklar dökülüyor, günler bir bir düşüyor;
Kupkuru bir gövdeye ümitler üşüşüyor.
Hayat bir cellat gibi sallıyor satırını!
Gel yine gölgemde kur ömrünün çadırını,
Sen ki benim şeklini sevdiğim ilk baharsın;
Bir doğdun bir de batma, hayatıma kıyarsın,
Gel yine gönlümde kur gönlünün çadırını!
can yayınlarıKitabı okudu
Yağmurdan sırılsıklam olduğum, çadırın bir tımarhaneye , bir yabani hayvanlar kafesine dönüştüğü anlarda bile istifimi bozmadan tahammül etmeye, her şeyi sükunetle karşılamaya çalıştığım bir it hayatıydı bu. Bütün çirkinlik ve güçlüklere sessizce dayanmaya zorluyordum kendimi.
Sayfa 264 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Her sabah uyanınca aklıma sen geliyorsun ve çocukluğumdan kalma bir damla gözyaşı, nasıl bir gözyaşıysa artık, ne yapsam yakamı bırakmıyor: çok zaman gözlerime kan oturdu, sonra kurudu ağlamaktan ama o bir damla kaldı oralarda bir yerde, bir dünya ağrısı gibi kalakaldı, alımlı bir intihar gibi, bir ilkgençlik utancı gibi, bir çocukluk muskası
Sayfa 97Kitabı okudu
