Hilâfet makamı olan İstanbul ’da böyle bir makamın yanında dört asırdır durmamış bir Kur ’ân sesi olduğunu bilmezdim. Nice Türkler, hatta nice İstanbullular da bilmezler. Bu sarayın içinde dört yüz seneden beri olmuş ihtilâller, kıtaller bu Kur ’ân
sesini bir ân susturamamış. Bu hâdiseyi idrak ettikten sonra İstanbul’dan niçin çıkarılamıyoruz? Bu şüpheyi halleder
gibi oldum.
(Yahya Kemal, Aziz İstanbul, İstanbul, 1995, s. 120-121.)