Finlandiya’da halkın zihni derin bir uykuya dalmaz, devrilen bir ağaç gibi çürümez. İnsanlar fakirliğe razı gelmeyi istemiyorlar. Başkasının iradesine bel bağlamazlar: “Her şey olacağına varır,” demezler. Hayır ormandaki taze otlar gibi buranın insanı da üstüne düşen sararmış yaprakların altından çıkmaya çabalar, ülke üst tabakadan alt tabakaya kadar canlıdır.
Sayfa 27
AŞK VE SAVAŞ ÜZERİNE
Aşk ile savaşın birçok benzerlikleri vardır. Aşk da savaş da bir kez başladıklarında, artık bir ilk hızını aldığında, bir daha önüne geçilmesi imkânsızdır. İstediğiniz kadar kendinizi zorlayın, hayır bir daha aramayacağım deyin, bir dakika sonra elinizin telefonda olduğunu görürsünüz. Savaş bir kere başladıysa eğer, ne kadar kanlı, ne kadar yıkıcı olursa olsun, kaybedeceğini bilsen dahi devamı mutlaka gelir. Ta ki gerçekten sona erinceye kadar. Aşk ve savaş sonuna kadar devam eder, aşk köleleştirir, savaş köpekleştirir.
Destek Yayınları: Nisan 2012 epubKitabı okudu
Reklam
Hayır, hayır, en iyisi hiç dünyaya gelmemekti ya da geleceksen, bir ağaç, bir taş olarak, daha da iyisi gelip geçenlerin topukları altında ezilen, kan dökmeyecek bir kum tanesi olarak gelmekti.
Sayfa 370Kitabı okudu
Örneğin kızlar ve oğlanlar Amerika'da ne işe yararlar? Yanıt: Toplu tüketime. Toplu tüketimin doğal sonuçlarıysa kitle iletişimi, kitlesel tanıtımcılık, televizyon, sinir ilaçları, bilimsel düşünce ve sigara gibi kitlesel uyuşturuculardır. (...) Oysa Rusya'da bu sorunun yanıtı farklı. Orada kızlar ve oğlanlar ulusal devleti güçlendirip ayakta tutmaya yararlar. Sürüyle mühendisin, fen hocasının ve her an savaşmaya hazır, tanklarla, hidrojen bombalarıyla, uzun erimli roketlerle donatılmış elli bölük askerin varlık nedeni budur.
Sayfa 249 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Hakikat ehlinin ıstılahında zikir kişinin zikrettiği zatın huzurunda hazır ve agâh olup gafletten ve onu unutmaktan halâs olması demektir.
"Ve yağmura yakalanmanın romantik olabilecek hiçbir tarafı yok." Clay gülerek, "Meğer bu yalnızca filmlerde roman- tik oluyormuş," dedi ve Julia'yı baştan aşağı süzmeye başladı. Saçları dağılmış bir şekilde boynuna ve yanak- larına değiyordu. Rimeli akmaya başlamıştı ve yüzün- den yere bir damla su düştü. "Ben neye
Sayfa 160
Reklam
1.000 öğeden 101 ile 110 arasındakiler gösteriliyor.