İnsan, bu dünyada bir görünüş olduğunu hissediyordu; olduğundan daha büyükmüş etkisini yaratan bir şey; bu şey geride yankı bırakıyordu, aydınlık yerlerden geçtiğinde ise gölgesi ona refakat ediyordu; bu gölge, yerinden doğrulan, ama bir an sonra tekrardan kaderine boyun eğmiş bir halde yerlerde sürünen, her taraf titreyen bir deliyi andırıyordu.
Sayfa 398 - YKY 8.BASKI: İSTANBUL, HAZİRAN 2018 ÇEVİREN: AHMET CEMALKitabı okudu
Güzelliğe Dair
Güzellik tatlı fısıltılardan oluşur. Ruhumuzda konuşur. Sesi sessizliklerimize teslim olur, gölge korkusuyla titreyen zayıf bir Işık gibi.
Sayfa 41 - El MustafaKitabı okudu
Reklam
Gölge
Mavi gözleri, baktığı yeri sanki delerdi. Biraz kızıla çalan, altın renginde, çok ince saç­ ları; her kıpırdanışında, ufacık bir hava akımıyla rüzgarda titreyen küçük alevler gibi, hemen oynayıverirdi.
"... işi ne kadar ileriye götürüldüğümü anlıyor musunuz, nastenka? kendi duygularımın, gerçekte hiç var olmayan ama bir zamanlar tüm benliğimi okşayan hislerimin, o aptalca, bulanık düşlerin yıl dönümünü kutluyorum çünkü onlar artık yok; çünkü onlardan elde edebileceğim bir şey kalmadı artık. biliyor musun, belli başlı tarihlerde bir zamanlar
Güzellik tatlı fısıltılardan oluşur.Ruhumuzda konuşur.Sesi sessizliklerimize teslim olur, gölge korkusuyla titreyen zayıf bir ışık gibi.
Yorgun ve bıkkın olanlar der ki: "Güzellik tatlı fısıltılardan oluşur. Ruhumuzda konuşur. Sesi sessizliklerimize teslim olur, gölge korkusuyla titreyen zayıf bir ışık gibi." Ama yerinde duramayanlar der ki: "Dağların arasında bağırdığını duyduk, bağırtılarıyla birlikte nal sesleri, kanat sesleri ve aslanların kükremeleri duyuldu."
Sayfa 41 - Kültür Yayınları
Reklam
75 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.