Yazarın,şunu ima etmesi, ona ve aforizmalarına hayran kalmama vesile oldu; “Ben burda sadece yargılarda bulunmadım, kelime oyunları yapmadım. Burda yazdıklarımı eyleme geçirdim, uyguladım.”
Bir erkeğin, kadının ;cinsellik içgüdüsünü tatmin etmek üzere tutkulu aşkın sayısız safhasına evrilen dikkatli seçimlerinin, gelecek neslin oluşturulmasına yönelik başat çıkara dayandığını işleyen bir Artur Schopenhauer eseri. Birey ebedidir ve aşkda buna eşlik eden, içgüdülerin kontrolsüz eylemidir.
Eserde, kadını sadakatli olarak gösterip, erkeği yapay sadakatli olarak gösteren yazara bir kaç sitemde bulunsamda, haklı olduğu tarafları olduğunu düşündüm. Fakat bi ara acaba koyu feminist mi diye düşünürken, ilerleyen sayfalarda gelen kadınların aşk konusunda yanlış tutumları, beni tarafsız olduğuna ikna etti. Aşkın insanları nasıl ele geçirdiğini, sonu buhram olan daha kötüsü intihar olan sebepleri için kesinlikle okutulması ve okunulması düşündüğüm bir eser. Ayrıca dünya klasikleri arasında bulunan bu eserde alıntılar ve atasözleri ile pekiştirme yapıldığını rahatça görebiliriz. Keyifli okumalar dilerim.
