Kitaba hayran kaldım... Uzun uzun üzerine düşünülmesi tekrardan okunabilecek bir kitabi okuma fırsatım olduğu için kendimi şanslı hissediyorum.
Kitabı okurken, öyle anlar yaşadım ki şu sahte maskelerle yalan hayat bir bitse de kitabımın kapağını açıp gerçek insanlarin arasına karisayim diye arzular olmuştum.
Bir grup terapisi romanı okuyacaksiniz. Ancak, yazarımızın kalemi öyle güçlü ki ,adeta karakterler canlı kanlı bir şekilde tüm samimiyetleriyle kendilerini ifade ediyorlardı. Ve bu ifade edisler adeta bizim gizli saklı ofkelerimize ,acilarimiza hitap ederek gizliden gizliye bizi tedavi ediyordu.
Kitabimizda bahsedilen bir diğer konu ise Filozof Schopenhauer ve hayati...Schopenhauer insan sevmez diye bilinir ama esasında insanı en çok o sevenlerdendir belki. Çünkü, Schopenhauer görüyordu ki, çevresindeki birçok "akıl " potansiyelin cokca altında bir performans sergileyip varlığının benzersiz önemini heba ediyordu. Bu heba oluş ,onu kizdiriyordu zannımca...Yalnız ve kaygılı bir hayat yaşayan Schopenhauer 'in tedaviye ihtiyaç duyduğunu yazarımız anlamış olacak ki Philip karakteriyle , Schopenhauer in tedavi edisine ve edilisine şahit oldum.
Okuduğuma değdi ve faydasını gördüğüm kalbime girmiş nadir kitaplardan birisinden sizlerinde fayda göreceğini umuyorum.