Loopa almalık video yorumda
İnsafsız, zalim, insanlığa yaraşmaz şeyler yapıyor Ali Safa Bey. Hükümet de arkasında. Koca Osman, onu dizinin dibine oturtmuş, üç gün gece Çukurova’daki ağaları, beyleri anlatmıştı.
Sayfa 102 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Türkçülük (siyaset bilimcilerinin pan-türkizm veya turanizmi), Türk dili konuşan, Rus boyunduruğu altındaki halkların kurtuluşu ve dayanışması fikri, Kırım'da İsmail Gaspıralı ile güçlü bir biçimde başlamış bulunuyordu. Ziya Gökalp gibi
İsmail Bey, Türklerin çağdaşlaşması, uyanması için eğitim reformu istiyor, Kırım'da çıkardığı Tercüman gazetesiyle bütün Türk illerine, bu arada İstanbul aydınlarına yol gösteriyordu. Türkçülüğün programını Kırımlı büyük reformcu; Dilde, Fikir'de, İş'te Birlik sloganıyla özetliyordu. Gökalp İstanbul'da Kazanlı Yusuf Akçora, Azeri Hüzeyinzade Ali ve öbür Türkçülerin yayın organı Türk Yurdu yazı ailesine heyecanla katıldı.
“Mustafa Kemal'in geleceğe dönük fikirleri İttihat ve Terakki Cemiyeti arasında çok fazla taraftar bulamıyordu. Ali Fethi ve Ali Fuat Beyler başta olmak üzere kendisine yakın hissettiği arkadaşlarıyla fikirlerini tartışıyor bulunduğu ortamlarda bunları yüksek sesle dile getirmekten çekinmiyordu. Fakat sonradan katıldığından mı yoksa diğerlerinden devre olarak küçük olduğundan mı yahut sivri bir karakter olduğundan mı bilinmez birlikte hareket ettiği İttihatçılarla arasında kan uyuşmazlığı hasıl olmuştu. Mustafa Kemal düşüncelerini açıklama fırsatı bulduğu bir Merkezi Umumi toplantısından sonra da adeta aforoz edildi. Artık toplantılara çağırılmadığı gibi 22 Haziran 1908'de Rumeli Şark Demir Yolları Müfettişliği görevi de mevcut görevine eklendi. Artık Selanik- Üsküp hattından da sorumluydu. Yakın arkadaşı Ali Fuat ise Rahmi Bey (Arslan) tarafından nazikçe uyarıldı:
‘Mustafa Kemal çok ileri gidiyor.’
Sayfa 186Kitabı okudu
Artık Büyük İmam olarak tanınan Şamil, 1846 yılında uzun zamandır hayalini kurduğu Kabardey'in fethi için kolları sıvadı. Fevkalade cüretkar bir plan yapmıştı. Kabardey, Kafkasya'nın kalbinde yer alıyordu. Doğuda Vladikafkas'tan Hazar'a kadar uzanan hat, Şamil'in hakimiyeti altındaydı. Batıda Kuban'dan
"Ah Ali Rıza Bey... Dünya keşke sizin bildiğinize benzeseydi!"
Düşünün efendim, bu kadar alıştıktan, onu bu kadar tanıdıktan, kendime bu kadar yakın bulduktan sonra ondan nasıl ayrılabilirdim? Bunun imkânı yoktu reis bey. Ben de artık her şeyi bırakarak yalnız ona sahip olmak gayesine kendimi verdim … O yavaş yavaş kendini çekti. Benimle konuşmamak için
Sayfa 111Kitabı okudu
Ah Ali Rıza Bey...
Dünya keşke sizin bildiğinize benzeseydi!
Ali Yekta Bey
“Sert olacaksın, otoriteyi elden bırakmayacaksın ama zalim olmayacaksın!”
Sayfa 48 - Remzi KitabeviKitabı okudu
"Ali Safa Bey hayat savaştır diyordu".
Sayfa 14 - Yapı Kredi Yayınları
Atatürk'e Karşı Abdülmecit
Rauf Bey ile Kazım ve Ali Fuat paşaların bunu Ankara' da yapmaları zordur. İkinci Grup gibi arada ittifak yapılacak bir muhalif vekiller grubu kalmamıştır. Üstüne üstlük, Hıyanet-i Vataniye Kanunu açıktan muhalefet yapmayı da imkansızlaştırmıştır. Kısacası, bürokrasiyi ve Meclis'i kontrol altında tutan bir Mustafa Kemal; e karşı tutunacak bir dal bulmak lazımdır. İşte bu dal, Halife Abdülmecit Efendi ve Osmanoğlu ailesidir. Abdülmecit Efendi, Vahdettin' in aksine Milli Mücadelecilerin nefret ettiği bir figür değildir. Zamanında kendisine Anadolu'ya gelmesi bile teklif edilmiş, ancak o, biraz düşündükten sonra bu teklifi reddetmiştir.
