Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Öner ve Yücel Davası: 31 Mart 1947'de Atsız, Zeki Velidî ve arkadaşlarının beraatıyla sonuçlanan Irkçılık-Turancılık Davası'nın yankıları 1947 yılında başlayan Öner ve Yücel Davası ile devam etmiştir. Dava, 29 Ocak 1947'de İçişleri Bakanı Şükrü Sökmensüer'in TBMM'deki bir konuşması ve Fevzi Çakmak'ın 05 Şubat
GAYB MESELESİ
Gaybı Allah bilir ama Nur Risaleleri'nden yaptığımız bu alıntılardan, evliyanın gaybı bildiği sonucu çıkmaktadır.(Hâşâ) Nitekim bu kanaat Nur Risaleleri'nde açık olarak belirtilmiştir: Madem Hz. Ali (R.A.) "ene medînetu'l-'ilmi ve 'aliyyun babuha" hadisine mazhardır. Hem madem Şah-ı Velayet ünvanını alarak
Sayfa 216 - Süleymaniye vakfıKitabı okudu
Reklam
192 syf.
·
Puan vermedi
Sıffîn Savaşı'nda Şam ordusu, hilafet ordusuna karşı mağlup olacaklarını anlayınca Amr ibn'ul Âs'ın fikriyle mızrakların ucuna Kur'an yaprakları geçirmişlerdi. Şamlılar yapı itibariyle yazılı kültüre daha aşinaydılar ve Mushaf ile Kitap arasındaki farkı aslında biliyorlardı. Ancak hilafet ordusu Allah'ın dinine savaşıyor
Kelimelerin Kalbi
Kelimelerin KalbiAhmet Turgut · Kapı Yayınları · 201878 okunma
174 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
32 saatte okudu
Öğretmen nasıl olmalı?
Eğitim alanında 2007 yılında yazılan bu eser; öğretmenin eğitim yolculuğundaki önemli bir rehber kabul edilebilir. Öğretmenin ömürlük yolculuğunda, kendini çok iyi tanıması öyle öğrencilere ışık olması gerektiği eserde sık sık bahsedilmiştir. Eser 2007 yılında kaleme alınmıştır dolayısıyla 2007-2024 yılları arasında eğitim siteminde köklü değişiklikler yaşanmıştır. Böylece eser sade üslubu ve akıcı dili ile çok güzel bir izlenim verirken; ne yazık ki günümüz eğitim sistemine hitap etmekten son derece uzaktır. Klişe öğretmen tavsiyelerinden ibarettir diyebilirim. Çok beklentiye girilmeden okunabilir. Nitelikli bir öğretmenin ve ders işlemenin ipuçlarını, bir öğretmen kimliği ile tecrübe paylaşımı yapılmış. Bu yöntemle can alıcı hikayelerle desteklenmiş. Bu bakımdan bir solukta okunabilecek çok güzel bir eser. Meslek aşkı ile okunabilir tavsiye ediyorum. Eserin genel özellikleri şöyledir: - Öğretmenin sorumlulukları - Öğretmenin mesleğinin niteliklerine sahip olabilmesi - Öğretmenin kendini yetiştirmesi - Öğretmenin öğrencilere yaklaşımı ve bunun önemi - Nitelikli bir öğretmen olmanın önemi - Nitelikli öğretmenin incelikleri
Eğitim Her Kapıyı Açar
Eğitim Her Kapıyı AçarZekeriya Efiloğlu · Beka Yayınları · 200714 okunma
Fahreddin Iraki
Fahreddin Iraki, İlhanlı dönemi şairleri içinde en güçlülerindendir. Aslen Hemedanlı olan Iraki, İlhanlılar zamanında yaşayan müelliflerin arasında önemli bir yere sahiptir. Iraki hem kendisi çok güçlü bir şair olduğundan hem de yaşadığı dönemi aydınlatıcı bilgiler verdiği için önemlidir. Iraki'nin eserleri kendi devrinde yaşayan mistik
Baba
Sen gittin gideli ruhum tarûmar Insanlar cihandan acep ne umar? Terk edilen için ömür bir kumar O gün bugün günler geçmiyor baba! Bahçemdeki güller açmiyor baba! Bir gönülün merkezine har düştü
Reklam
ABD İnsanlığın Aklıyla Alay Ediyor...
“Sivillerin Kasten Öldürüldüğüne Dair Kanıt Bulamadık” SOYKIRIMIN ORTAĞI ABD İNSANLIĞIN AKLIYLA ALAY EDİYOR Siyonist terör çetesi Gazze’de 2 aydır tüm dünyanın gözleri önünde vahşi bir katliam, barbar bir soykırım gerçekleştiriyor… Hiroşima ve Nagazaki’ye terörist ABD tarafından atılan ve on binlerce masum sivili katleden atom bombalarına eşdeğer
95 syf.
8/10 puan verdi
Ümmetin kanayan yarası... Kudüs... Nazlı çiçeğim ❀
Ben Filistin'im... İçinizde saklanan dünyanın en tenha yeriyim... Zihninizin çıkmazlarında korkusuzca yürümeyi öğrendiğiniz yer benim... Yüreğim cesaretini kuşanmış sadık bir haberciyi bekler... O haberci ki, selam getirir Hz. İdris'ten dün gibi... Ben Filistin'im... Siz susmayı tercih ederken en çok konuşan benim... Hakkında
Kudüs Mukaddes Miras
Kudüs Mukaddes MirasKolektif · DİB yayınları · 0467 okunma
_İnkarcılar kızgın fırına atılmış saman gibi yanacaklar. İnananlar ise ahırdan salınmış buzağılar gibi sevinçle sıçrayacak. _Davutoğlu Süleyman’ın özdeyişleri_ _Akılsızlarara, ahmaklıklarına uygun karşılık ver. Yoksa kendilerini bilge sanırlar. _Akılsızlar ne zamana dek bilgiden nefret edecek? _İyilerin peşinden gidin. Hırsızın katilin
Cennetine mi cehennememine mi vesile olacak insanları bilmelisin!
Ümmetim yetmiş üç fırkaya ayrılacak, kurtuluşa eren fırka (Fırka-ı Naciye (ehli sünnet vel cemaat fırkası) dışında kalan yetmiş iki fırka cehenneme gidecektir." hadisi şerif gereğince kimler ehli sünnet değil cehhenneme götürür. hoca olabilir, ilmi olabilir, cemaati(dinleyeni) seveni olabilir ama Ehli sünnet değilse orda durmak lazım Nurettin yıldız, Muhammed Emin yıldırım, Hatice Kübra tongar, Ebu hanzala, aziz bayındır, Mustafa islamoğlu, ihsan eliaçık, edip yüksel, Caner taslaman, Mehmet okuyan, Adnan oktar, iskender evrenesoğlu, Zekeriya beyaz, ali rıza demircan, yaşar nuri öztürk, bayraktar bayraklı, İsmail nacar, Hayri kırbaşoğlu, alparslan kuytul, Süleyman ateş, hayrettin karaman, ahmet şahin, ahmet hulusi, muhammetnur doğan, cemalnur sarkıt, ubeydullah arslan,Emin ışık, hüseyin Atay Mehmet aydın, şaban ali düzgün, Mustafa öztürk, Ömer özsoy, hakkı yılmaz, Ebu haris, hacı abi, emine şenlikoğlu, hasan onat, ilhami güler, Mustafa Karataş, abdur afkani, mevdudi, Numan Alihan, reşit rıza, ali şeriati, zakir Naim, emre dorman, Diyarbakırlı ramazan, abdulakadir polat, nouman ali khan....
Reklam
Bir dilin kutsallaşması.
Kuran-ı Kerim, Hira mağarasının karanlıklarını şimşekleri andıran bir ses ve güneşlerden daha parlak bir ışık, bir nur halinde "Oku" diye, bu dinin Yüce Peygamberine, bir ilahi ferman olarak hitab ettiği sıralarda, şüphesiz Arap dili ve edebiyatı, bütünüyle en yüksek zirvelere ulaşmış ve çoktan bir "altın devir" yaşamaya başlamış bulunuyordu. Ne varki bundan sonra, bu mağrur doğa dili ve hiç bir kudsi değeri ve yönü olmıyan bedevi "Çöl Arapçası"nın karşısına yeni, medeni manevi değerleri olan bir dil çıkacaktı. Bu Kuran ve Hadis dili, yani "Arapçası" idi. Bu yeni, medeni ve dini Arapça; çölün bedevi Arapçası ile birleşerek, bütünleşecek "Vahiy Kültürünün" dili, daha açık bir ifade yeni "Rabbi" ve "İlahi' bir dil olacaktı.
Devlet ve Meşâyihin Tekke Üzerindeki Nüfuz Mücadelesi
Tekke ve tarikat yapılanması Osmanlı Devlet ve toplum nizamının en önemli bir parçasıydı. Bilhassa Osmanlı Klasik Çağı'ndan itibaren giderek devletleşen (sisteme entegre olan) bu yapılar aynı zamanda çeşitlenerek hızla bütün imparatorluk sathına da yayılmaya başlamışlardır. Devlet ve toplumun her kademesinde öyle yada böyle bir şekilde karşılığı bulunan tekke ve zaviyelerin iktidarına sahip olmak veya üzerinde nüfuz sağlamak bir nevi Osmanlı Devleti'nde söz konusu yapıların bulunduğu bölge ve mahallerde sosyal ve toplumsal iktidarı elde tutmak anlamı taşımıştır. Bu durum devlet ricali ile meşayihi tekke iktidarı üzerinden birçok alanda bir nüfuz mücadelesine sevk etmiştir.
Sayfa 41
Tecrübe
En doğrusu, tecrübeleri geleceğine ışık tutan bir fener olarak görüp yola devam etmektir.
105 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.