Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.7
THE ROLE OF SCIENCE AND TECHNOLOGY IN FRANKENSTEIN
Mary Shelley, who wrote Frankenstein, was the daughter of Mary Wollstonecraft, a famous women's rights activist, and William Godwin, a philosopher and political writer. The author wrote the book in 1818 when she was twenty-one years old. The book is still relevant, still being read and remade into films. Mary Shelley's Frankenstein is a
Marshall Bruce Mathers III ( Eminem Yada Slim Shady )
Marshall Bruce Mathers III 17 Ekim 1972, meşhur olduğu sahne adıyla Eminem ya da ikinci kişiliği Slim Shady, Akademi ve Grammy ödüllü Amerikalı rapçi, yapımcı ve aktördür.
**********************************************************************
Doğumundan kısa bir süre sonra babası ailesini terketti. Yirmisine gelene kadar annesiyle birlikte göçebe
Marquez bir usta. Evet büyük bir usta. Ker kitabı özel, her cümlesi yetkin. Elimizdeki eseri ise artık büyülü gerçekliğe açılan kapıya varmış olmamızdan dolayı önemli bir yerde benim için.
Meşhur Macondo kasabasına daha önceki Yaprak Fırtınası ve Albay'a Mektup Yok kitaplarıyla ilk ziyaretlerimizi yapmıştık. Yine oradayız.
Şer Saati eseriyle birlikte değerlendirmeyi sevdiğim(önce bunu okuyun) aynı yıl yazılmış eserler. Bu kitaplar tekil okumalarda kıymeti tam anlaşılabilecek kitaplar değiller. Garcia Marquez, bu ufak öykülerinde aslında kullanacağı büyülü evreni ustaca kurmaya başlıyor.
Kitap sekiz öyküden oluşsa da öyküler birbirleriyle bağlantılı. Aynı zamanda çok ilginç karakterlere sahip. Senora Rebeca, Peder Antonio Isabel, Don Jose Montiel ve onun dul karısı(ki bu hanımefendi ile şer saatini evrenine bağlayacak yazar), Hanım Ana(Maria del Rosaria Castaneda y Montero) gibi kişilerin yanında, benim özel olarak sevdiğim bu kitabın başka karakterleri de var. Mesela Mina diye bir yapma çiçeklerle işçilik yapan kız var, onun büyük annesi efsane bir karakter. Yine diplomasız dişçimiz Don Aurelio Escovar da benim çok gerçekçi bulduğum bir figürdü.
Birkaç ismi zikretmemin bir sebebi var aslında. Marquez eserlerinde çok fazla karakter yaratır. Onlara da isim verirken açıkçası çok çeşitlendirmez. Bu karmaşayı haber vermek istedim biraz. RUs klasiklerinden bildiğimiz o isim karmaşasına Gabriel Garcia Marquez'e alışık değilsek kapılabiliriz.
Benim bu kitaba beş yıldızdan başka bir puan vermem beklenmesin fakat konu Garcia Marquez olduğunda pek objektif davranmadığım da bilinsin.
"Seks, zihinsel ve ruhsal bir deneyimdir; sevgiliyle yaşanılan bir ergime göstergesi, ruhların cinsel organlar yoluyla gerçekleştirilen birleşmesidir. Eğer bu son derece önemli boyuttan yoksunsa, o zaman bu, kötü bir seks olur; jimnastik yapar gibi, alışkanlığa dayalı, sönük bir seks olur; iki kişi arasında oynansa bile hep bir mastürbasyon niteligi taşır." (S.117)
Bazı kitapları okumak için belli bir yaşa gelmek lazım diye düşünüyorum. Kastettiğim bu yaşa gelene kadar daha fazla kitap okuyup, odaktaki kitabi daha iyi anlayacağımız değil. Belli bir yaşa gelip hayattan alacağımız derslerin birçoğunu alacak olmamız. İşte bu kitap tam olarak onlardan biri. Kitabin adina bakınca Z kuşağına uygun, ütopik dünyalara dair bir anlatımı var gibi gelse de içeriğinin kesinlikle konumuzla alakası yok. Aslında evet biraz aksiyon filmi tadında bir kaçırılma olayi ile başlıyor. Bir kadının kocası kaçırılıyor ve kadın 2 kişiden daha yardim alarak kocasına ulaşmaya çalışıyor. Iste bu 2 kişiden biri olan Felix isminde, 80 yaşlarındaki amcamız size unutamayacağınız İspanya iç savaşı etrafında dönen hayat dersini anlatıyor. Bu anarşik hareketlerin tamami gerçek tarihe dayalı olunca epey bilgilendirici olmuş. Ayni zamanda Felix'in görmüş gecirmisligi ile birleşen öyle cumleler vardi ki tadına doyulmazdi.
Uzun zamandır kalbimin bir yerlerine dokunan, bu kadar incelikli bir eser okumadığımı hissettim. Her cumlenin tadına varmak istedim. Kendi adıma unutulmaz kitaplar arasında yerini aldı. Kitabi özellikle 30 yaş sonrasına tavsiye ederim. Herkese keyifli okumalar dilerim.
Pek beğenmediğim kitaplara yorum yapmaya da elim gitmiyor resmen. =') Kitap kısa bölümlerden oluşmuş. Kiralık katil olan Bay Y. bir bölümde kendisinden ve öldürmeyi planladığı adamdan bahsediyor, bir sonraki bölümde ise edebiyat ve felsefe dünyasının en bilinen yazarlarının takıntı ve hastalıklarından... Absürd hikâyesi başlangıçta komik gelse de, bir süre sonra sıkıldım. Fikir olarak çok iyi bulmuştum aslında ama okurken umduğum kadar etkilenmedim. Rosa Montero ve Jose Saramago'nun övgüsünü kazanmış oysa, demek ki sorun bende. =)
Breaking Human Nature : Frankissstein and Sexbots
Jeanette Winterson is a flourishing writer who has numerous prizes for instance John Llewellyn Rhys Prize, Whitbread Prize, a BAFTA Award, E. M. Forster Award, the St. Louis Literary Award, also Lambda Literary Award. Frankissstein by Jeanette Winterson is written in 2019 and it is a postmodernist novel that giving a sense of re-writing
Frankenstein and Marxist Theory
Frankenstein is written in the Regency Period when is between 1811 to 1820. The work was published in 1818 by Mary Wollstonecraft Shelley. The period is monarch of the Prince Regent who is King George III's son. The time plays an essential role in analyzing the work. Because Mary Shelley is inspired by the characteristic of the Romanticism
Abel Sanchez - Tula Teyze
İki kısa romandan oluşan bir kitapla geldim bu sefer. İlk roman, "Abel Sanchez -Tutkulu Bir Aşk Hikayesi-" . Bir tutku romanı. Romanda iki çocukluk arkadaşının yaşam boyu süren çekişmeleri sinir bozucu bir mizahla anlatılıyor. İki arkadaştan Joaquín Monegro çocukluk arkadaşı Abel Sanchez 'i kıskanarak büyür ve beğendiği kadının arkadaşını seçmesiyle olay hastalıklı ve komik bir hale gelir. Kitapta Kutsal Kitap`taki Habil ile Kabil öyküsünüe yapılan göndermeler bu kitabın o öykünün yeni bir yorumu gibi düşünülmesine de sebep olabilir. İkinci roman Tula Teyze'de ise kimsesiz olup dayılarıyla yaşayan iki kız kardeşin ve Ramiro'nun öyküsü. Aslında kendisini seven ve kendisinin de sevdiği Ramiro ile Rosa'yı evlendiren Tula, her şeyi ele alır ve ipler tamamen onun eline geçer. Sofuluk derecesinde kadının doğurması gerektiğine inanan Tula, çocuklara kendi çocuğuymuş gibi muamele eder, çiftin yanına taşınır ve Ramiro'yu oğlu gibi görür. Diğer çocukların ve onların çocuklarının doğmasıyla da değişen bir şey olmaz. Tula'ya göre erkeklere güvenilmez. Sofu derecede inançlı olan Tula'nın çıkmazı ise İsa'nın da erkek olması. Okuduğunuzda ise bu kadar da adanmışlık ve kendinden vazgeçmişlik olmaz, düşüncesi kafanıza yer edecek ve kimbilir siz de benim gibi Tula'ya sinir olacaksınız. Okuyun, zihniniz şenlensin
Edebiyat Düşmanları
SPOİLER İÇERİR
Montano Hastalığı beş bölüm ama ben üç bölümden oluşan bir inceleme yapacağım. İlk bölümünü okuyarak sahiden büyülendim. İlk bölüm gerçek anlamda bir roman, sağlam bir kurguya sahip.
Fakat ilerleyen bölümler, gerçeklik algınızı birbirine sokacak bir yapıya sahip. İkinci bölümde aslında ilk bölümdekileri çürüten gerçeklikleri
Edebiyat Hastalığı
İspanyol yazar Enrique Vila Matas, ‘Montano’ denilen hastalığı, edebiyatı hayatının merkezine koyma, gördüğü her şeyi edebi bir kavrama veya alıntıya dönüştürme biçiminde anlatıyor.
Kitapta edebi belleğinden rahatsız olan ve edebi olmayanla mücadele eden yazarın bütün bir dünya labirentinde kendini bulma sürecini anlatılıyor. Bu labirentte Borges’ten Kafka’ya, Musil’den Pessoa’ya, Prousttan Canetti’ye, Pavese’den Beckett’a, Montaigne’a değin sayısız pek çok yazarla karşılaşıyoruz. Bu yazarların ortak özelliği ise dünyayı anlamsız bulmalarıdır. Yazar kitaptan alıntılar ile kendi notlarını birleştiriyor, yazmış olduğu günlük ve kurgu birbirine karışıyor. Bu nedenle zor bir okuma oldu bir nevi başdöndürücü. Çünkü kitap roman gibi başlıyor sonra ters köşe yapıp anlattıklarının doğru olmadığını söyleyerek kitaba günlük olarak devam ediyor. Sonlara doğru ise Otobiyografi gibi görünen kurmaca bir dünyada alıntı ve yine çeşitli yazarlara göndermede bulunup kitabı noktalıyor. Gerçek hayatla edebiyat birbirine giriyor. Sıradışı bir yazar ve değişik bir kitaptı.