Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Fakat insanda dini duygudan daha derin ve daha ilksel olan şey nedir? İnsanın kendisi vardır; yani istenç ve bilinç, hür irade ve yasa insanda bitimsiz bir uzlaşmazlık içindedir. İnsan kendi kendiyle savaş halindedir. Niçin?
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Afet / Özlem Özdemir Seslendiren : Deniz Yüce Başarır Merhaba arkadaşlar , Uzun zamandır okumayı istediğim bu harika kitabı dinleme fırsatı buldum. Ve en kısa zamanda kitaplığımda da olması için satın alacağım. Gazeteci yazar Özlem Özdemir' in Afet İnan'a minnet borcunu ödemek için kaleme aldığı bu biyografı kitabını mutlaka
Afet
AfetÖzlem Özdemir · Kırmızı Kedi Yayınevi · 2021124 okunma
Reklam
Niçin bir roman yazmak istiyorsunuz?
Kendimi işe yarar biri hissetmek için.Kendim için.Yaşadıklarımı başkalarıyla paylaşmak...yaşayabileceklerimi yaşamış gibi göstererek tatmin olmak için.
Bunlar nasıl meseleler komutanım? Kim kiminle çekişiyor? Niçin? Ekmek isteyenlere, varsa ekmek verilir. Duraklanmaz. Ekmek yoksa katlanılır, istenmez! Hayır. Bu dünya, bizim, savaş patlayınca bırakıp gittiğimiz dünya olamaz. Biz demek ki savaşa gitmedik, eski dünyamızdan çıkıp gittik. Sonra bir başka dünyaya, bize yabancı bir dünyaya savrulduk. Dış görünüşün eskisine benzerliği yalan... Alçakça bir oyuna geldik bizler, komutanım... Düşmanlarımız bizimle eğleniyor. Dayanılır mı buna? Dayanır mı hiç?
Olgunlaşan elma niçin düşer dalından? Onu düşüren, yer çekimi gücü müdür? Sapı kuruduğu için mi düşer? Güneşte kuruduğu için mi, sapının taşıyamayacağı kadar ağırlaştığı için mi, rüzgârın sallaması yüzünden mi, yoksa ağacın dibinde duran çocuk onu yemek istediği için mi?
Sayfa 12 - YordamKitabı okudu
SUSURLUK'U ANLAMAK
SUSURLUK kazası ile ortaya çıkan olaylar genelde, cezalandırılması gereken eylemler olarak algılanmış ve gereğinin yapılması beklenmiştir . Bu bakış doğru olmakla birlikte eksiktir ve bu eksiklik onun gerçek niteliğini gözden kaçıracak boyuttadır. Çete suç işlemek amacıyla kurulmamıştır . Bazı kişilerin Servet elde etmek veya herhangi bir nedenle birtakım insanları ortadan kaldırmak amacıyla bir araya gelmelerine benzetilemez . Oysa genelde çete böyle bir oluşum gibi algılanmaktadır ve suçluların cezalandırılması istenmektedir. Bu beklenti yerine getirilse bile çözülmüş sayılamaz. Çünkü bu yapılanmanın amacı siyasidir. Bu amacın ne olduğu kamuoyunda pek fazla tartışılmamıştır . Hafiyelik eğilimlerinin ağır bastığı toplumumuzda ilgi çeken kimin ne yaptığıdır, ama niçin yaptığı önemsiz bir ayrıntı olarak kalmaktadır. Çetecilere göre, kural dışı bir savaş yürüten PKK'ya karşı devletin varlığını korumayı kurallara uymaktan daha önemli sayan insanların mücadelesi söz konusudur. Çete mensuplarının bu özverisi ve hem hayatlarını tehlikeye atarak, hem de kanunlar önünde suçlu olmayı göze alarak yaptıkları fedakârlık göz ardı edilmemelidir. Kaldı ki devlet bu mücadeleden haberdardır, açık veya örtülü mutabakatı vardır. Bu iddia kolaylıkla reddedilemez . Binlerce faili meçhul cinayeti ve nerdeyse bütün dünyanın bildiği uyuşturucu ticaretini devlet merak bile etmemiş olamaz. Kaldı ki çeteye karşı olanlar PKK yandaşı da değildir...
Sayfa 135Kitabı okudu
Reklam
Faik Baysal
Muharrem Dayanç
Muharrem Dayanç
: "Türk edebiyatında en çok ilgimi çeken bahislerden biri “yazarlar ve anneleri”dir. Konu bu kadar genel değil elbette bahsi biraz daha daraltarak söylemek gerekirse “küçük (hatta çocuk) yaşta annesini kaybeden yazarlar”dır. Başlangıçta Tevfik Fikret (12), Ahmet Hâşim (7), Yahya Kemal (13), Ahmet Hamdi Tanpınar (14), Ziya Osman Saba
195 syf.
7/10 puan verdi
·
15 günde okudu
Yazarın okuduğum ilk eseri. Anlatım, kurgu, konu olarak kitabı çok beğendim. Kitabın en güzel ve anlamlı yanlarından biri kahramanların isimleri ve olayların geçti yer. Yunan mitolojisine ve dünya edebiyatına yön veren Homeros'un Odysseia adlı eserinden alınmış ve ikiside savaş dönüşü üzerine denebilir. Eser küçük bir kasabada savaşta ekonomik sıkıntılar nedeniyle telegraf yazanesinde göreve başlayan ve telgrafta ölüm haberi götürmek zorunda kalan gencin ailesini ve komşularını anlatıyor. Bir tarafta savaş sürerken ve askere alınan, gönüllü gidenlerin neden ve niçin gidip, ne uğruna savaştıklarını bilmedikleri ve onları bekleyen aileleri ve hiç bir şey yokmuş gibi devam eden hayatın çelişkisi. Kim kimin ve neyin uğruna savaşıp ölüyordu, geride kalanlar hiç bir şey yok gibi hayatlarını sürüyordu. İsmi ile örtüşen güzel bir eser.
İnsanlık Komedisi
İnsanlık KomedisiWilliam Saroyan · Varlık Yayınları · 1964126 okunma
Silah depolamakta ibadet yerlerinin kullanılması, savaş tehdidi öncesinde, Osmanlıların oralarda niçin silah araması yapamadığını gösteriyor: çünkü kiliselerde arama yapılması Avrupalılar tarafından kesinlikle kabul edilmezdi. Örneğin: Samsun'daki Ermeni Katedralinde silahlar bulundu. Haçin'deki bir Ermeni manastırında fıçılarla barut saklanmıştı. İzmit yakınlarındaki Armise Manastırı'nda, silahlar ile barut bulundu. Erzincan'daki Surp Agop Kilisesi'nde yüzlerce bomba patlayınca, orada gizli bir cephanelik olduğu ortaya çıktı. Bir Osmanlı Araştırma Komisyonu, Doğu Anadolu'nun her tarafındaki mezarlıklarda, kilise bahçelerinde ve dinî binaların etrafındaki tarlalarda silah ve dinarnit saklandığını tespit etti.
Sayfa 139 - TÜRK TARİH KURUMU YAYINLARIKitabı okudu
Niçin duralım ey Kalbim.. Madem dinmiyor savaş..
Reklam
''Niçin mi gidiyorum? Bilmem. Öyle gerekiyor, gidiyorum…'' Durdu.. ''Gidiyorum, çünkü buradaki hayat bana göre bir hayat değil!''
Anlar mıyız? Sanmam.
Çünkü demokrasinin kendisi İslam değildir, Hak değildir, Kur'an değildir, vahiy değildir. Hak olmayınca batıldır, zulümdür, terördür, deccaldır, yalancıdır, iki yüzlüdür, münafıktır, sahtekardır, hilecidir. Madem demokrasi deccalında zulüm yok da dünya tarihinde eşine az rastlanan savaşlar, kan dökmeler neden olmaktadır. Halbuki bütün maddi imkanlar kendi ellerindedir. İsteseler çok kısa zamanda kan akıtılmasını durdurabilirler. Bunları demokrasiden başkaları yapmamaktadır. Bosna'yı, Filistin'i, Somali'yi, Afganistan'ı ve diğer beldelerde niçin kan dökülmektedir? Demokrasi deccalının gönlü olsun, dediği olsun, emri olsun ve bu kanlar üzerine tek ve büyük bir demokratik devlet kurulsun ve başlarına da bir tane cumhurbaşkanı tek elden bütün dünyayı idare etsin, o da Büyük Deccal olsun. Hangi demokrat ülke gösterilebilir ki, icraatında kan dökme olmasın, savaş ve terör olmasın veya zulüm ve sahtekarlık olmasın.
Niçin duralım ey kalbim! Madem Dinmiyor Savaş.. -Cahit Zarifoğlu
“Niçin bu denli umarsız olduğunu bilmiyordu. Ona öyle geliyordu ki, mücadele her bakımdan yitirilmiştir. Sanki savaşın eşiğindeydiler. Barışı sağlamak olanaksızdı. Sanki bu savaş onulmaz yaralar bırakacak, umutla ilintili tek bir açık kapı kalmayacaktı.”
Sayfa 129 - Oğlak Yayıncılık
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.