Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bastırılmış duygular, cinsiyetçilik:
"Cadı Avı döneminde kadınlara yapılan suçlamalar, kadını şehvet düşkünü bir unsur olarak gösterse de Kilise'nin cinsel ilişkiyi günah eylemi olarak kabul etmesi ile aslında evlilik hayatı da da zarar görmüştür. İşte Orta Çağ mahkemelerinde yöneticilerin ve erkeklerin zihninde oluşan bu saplantı, aslında kendi halüsinasyonlarından ya da dul kadınlara karşı hissetttikleri bastırılmış duygular idi."
Ailede hiçbirimizin sinirleri sağlam sayılmaz. Hani Marquez'in "yüzyıllık yalnızlığa hüküm giymiş" diye nitelediği aile­lerden bizimki. Olağan duygulara yer yok. Hep büyük suçla­malar, büyük aldanmalar, büyük bağışlamalar sözkonusu.
Reklam
Faşizm
Bürokrat kapitalistler, halkı ulusal şovenizm ve burjuva popü lizm kışkırtmaları ile aldatmanın özel işlevini yerine getirirler. ABD emperyalizmi, feodalizm ve bürokrat kapitalizminin kötülüklerine karşı ulusal kurtuluş ve halk demokrasisi için mücadele eden dev- rimci hareketi parçalayıp bozmak için parlamenterizmi kullanırlar. Çaresiz
Sayfa 164Kitabı okudu
"Gece pek çok olasılığı içinde taşır"
Pencereden gördüğümüz gece, dışarıdaki katı gerçekliğin çizgilerini muğlaklaştırır. Karanlıkta hiçbir şey birbirinden kesin sınırlarla ayrılmaz. Siyah ve beyaz ortadan kalkar. Kesin yargılara varamaz insan. Gün ışığında ise tüm cevapları bildiğini ve her şeyi olduğu gibi görebildiğini zanneder. Oysa gökyüzü karardığında, önyargılar yumuşar, suçlamalar çekilir ve duygular ortaya çıkar. Alacakaranlıkta tüm kesinlikler yer değiştirir. Gece pek çok olasılığı içinde taşır.
Aman bizden uzak olsunlar
Paranoyalılar tüm dünyaya suçlamalar yöneltir; bütün insanların birleşip kendilerine karşı cephe aldıklarına inanır.
Bir şeyleri ikram gibi değilde goreviniz gibi yaptığınızda bir kıymeti olmuyor,değerde verilmiyor,insanca iki kelam edende olmuyor,neden böyle niçin yapmadın diye suçlamalar oluyor sadece
Reklam
Savaştan sonra materyalizm yeniden güç kazanmaya başladı. Ve İtalya'yı anarşiye doğru itti. Bu karşılığa ve moral çürümeye idealistler, eski askerler, milliyetçiler ve diğer gruplar karşı geldiler. Bunlar Mussolini'de aradıklarını buldular. Daha baştan itibaren faşizm, hareket (aksiyon) taraftarı bir felsefe olmuştu. 1921-1922 yılları faşist mangalarının (Kara Gömleklilerin) hareketlerine şahit oldu. Faşist mangaları eski rejimin kanunlarını hiçe saydılar. Çünkü bu rejim, faşizmin özlediği millî devletle uyuşmuyordu. Kaldırılması mutlaka gerekiyordu. 1922 Roma yürüyüşünden sonra faşizm artık devletle savaş halinde değildi. Çünkü faşizm bizzat devlet olmuş, Mussolini ve partisi iktidara gelmişti... (Çağdaş Siyasal Doktrinler - Bülent Dâver)
Sayfa 173Kitabı okudu
Ergenekon davası subayların canını çok yaktı. Aslı astarı olmayan suçlamalar, düzmece delillerle çok sayıda emekli subay Silivri Cezaevi'ne konuldu. Tam da o günlerde sıradan İtirafçıların bile eline su dökemeyeceği Abdullah Öcalan'ın akrabası, eski PKK'lı Abdülkadir Aygan'ın yeniden saf değiştirdiği görüldü. PKK'dan JİTEM'e oradan da tekrar PKK saflarına geçen Abdülkadir Aygan, sığındığı İsveç'te birden Türkiye'nin en itibarlı adamlarından biri haline geldi. Önüne geleni suçladı. Suçladığı isimler arasında emekli Albay Abdülkadir Kırca da vardı. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in elinden 23 Aralık 2004'te "Devlet Övünç" madalyası alan Kırca, "itibarlı" itirafçının iddialarıyla daha yargı karşısına çıkmadan hükmen mahkûm ediliyordu.
Sayfa 164 - Kripto Yayınları 22. BaskıKitabı okudu
Zaten hakkı kabul etmeyenler her zaman böyle değil midirler? Gerçekler karşısında aciz kalınca terör estirir, suçlamalar yapar, korkutur, işkence yapar ve nihayet yapabilirlerse öldürürler.
Sayfa 134
440 syf.
6/10 puan verdi
·
22 saatte okudu
Sobe
SobeN. G. Kabal · Martı Yayınları · 20222,961 okunma
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.