"Ortada anlaşılmayacak bir şey yoktu, biraz yakından gözlemlemek yeterliydi. Bunun yanında ortadan kaybolsam her şey düzelmeyecekti. Durum bu kadar da basit değildi. Aksine, kalmaya özen göstermeli ve uzaklaşmaktan kaçınmalıydım. Eğer uygulamam gereken bir plan varsa, o da meseleyi ne olursa olsun henüz dış dünyaya taşmamış hâliyle, dar sınırları içinde tutmak olmalıydı. Yani sakin kalmalı ve bulunduğum yerden uzaklaşmamalıydım. Ayrıca konudan beslenen büyük değişikliklere de izin vermemeliydim. Bunun için kimseyle konuşmamak gerekebilirdi. Bütün bunlar tehlikeli, büyük bir sır olduğundan değil, tamamen kişisel ve ufak bir konu olduğundan. Öyle de kalmalı. Çünkü böyle olduğu sürece yükünü taşıyabilmek benim için kolay olacak."
"En zoru ilk tavsiyem, gösterinizle de hiçbir alakası yok: Asla åşık olmayın Aşk bir zehirdir. Însan âşık olduğu anda hayatnın dizginlerini kaptırır, varlığı tehdit altındadır artık; çünkü gönlü ve aklı bir başkasının olur. Sevdiği kişiyi elinde tutmak için her şeyi yapmaya hazır hale gelir, tehlike algısını kaybeder. Aşk denen açıklanamaz ve tehlikeli şey benliğini yeryüzünden süpürüp yerine sevdiği kişinin arzuladığı türde bir insan bırakır."
Reklam
Lombard başını salladı. Blore, "Demek dün gece bize yalan söyledin," dedi. "Aşağı yukarı." "Peki, anlat bakalım işin aslını?" Lombard tane tane, kelimelerin üzerine basa basa konuşmaya başladı. "Ben buraya konuk olarak değil, görevli olarak geldim. Morris adında bir Yahudi tuttu beni. Tehlikeli anlarda iyi iş görebilen bir adam olduğumu duymuş. Adaya gelip gözümü açık tutmak için yüz İngiliz lirası verdi. Hepsi bu." Dr. Armstrong, "Ama, herhalde size daha fazla bir şeyler de söylemiştir," dedi.
. Komutanı bekleyen beş tehlikeli hatası olabilir: Ölümüne savaşırsa düşman tarafından yok edilebilir, korkaklık tutsak olmak demektir, paniğe kapılıp kaçmak aşağılanmak demektir, çok mağrur olur kendine güvenirse sonunda utanç duyacak bir duruma düşebilir, adamlarına fazla düşkün olursa zor durumda kalabilir. ...
Sevdiği kişiyi elinde tutmak için her şeyi yapmaya hazır hale gelir, tehlike algısını kaybeder. Aşk denen açıklanamaz ve tehlikeli şey benliğini yeryüzünden süpürüp yerine sevdiği kişinin arzuladığı türde bir insan bırakır."
“Sevgili Bilge, bana bir mektup yazmış olsaydın, ben de sana cevap vermiş olsaydım. Ya da son buluşmamızda büyük bir fırtına kopmuş olsaydı aramızda ve birçok söz yarım kalsaydı, birçok mesele çözüme bağlanamadan büyük bir öfke ve şiddet içinde ayrılmış olsaydık da yazmak, anlatmak, birbirini seven iki insan olarak konuşmak kaçınılmaz olsaydı.
Reklam
1.000 öğeden 411 ile 420 arasındakiler gösteriliyor.