Günde 2-3 saat televizyon izleyen bir insana Asosyal misin? Çık biraz dolaş vs. diye sorulmazken, günde 2-3 saat kitap okuyan insanlara bu tarzda sorular sorulduğu bir ülkede yaşıyoruz.
Ne demişler geç olsun ama güç olmasın. Kitabın ününü, adını ve ne kadar iyi olduğunu biliyordum. Okurken yaşarsın yaşadıkça anlarsın anladıkça içten içe kaybolursun kayboldukça tekrar kendini bulursun ve kendi dünyana bakarsın.. Uçurtma Avcısı o hüzünlü sayfalarını okudum insanların içini burkan sözlerini arkadaşlık, dostluk kitabını okudum. Böyle arkadaşlıklar az bulunur. Artık kitabın sonunu okuyana kadar tüylerim diken, diken oldu. Ve en çok etkisinde kaldığım bölüm ise Sohrab'ın banyoda küvetin içinde bileklerini kesmesi gözyaşlarıma hakim olamadım. Emir ve Hasan'ın dünyaları arasında uçurumlar vardır. Emir zengin bir ailenin çocuğuydu. Hasan ise hizmetkâr Ali'nin oğludur. Hasan pek sevilmeyen bir etrik azınlığa. Mensuptur. Emir ve babası ülkeyi terk edip. Colifornia'ya giderler. Emir geçmişinden kaçtığını düşünür. Ama her şeye rağmen Hasan'nın hatıralarından kopamaz. Demiştim ya kitap arkadaşlığı, ihaneti sadakati anlatıyor. Emir daha sonra Rahim Han'ın ağzından Hasan'ın onun üvey kardeşi olduğunu söyler. Böylece Emir Hasan'a ulaşmak yüz yüze konuşmak ister. Rahim Han ise Emir'e baştan herşeyi anlatır. Rusyalılar Hasan'nı ve Ferzaneyi kurşuna dizerler. Emir göz yaşına hakim olamaz. Tabi ki dostunu, kardeşini unutamaz. Sohrab'ı evlatlık alır. Kitabı size anlatsam kelimeler yetmez. Yazarın kalemine sağlık. Kitabı alın ve duyguya, dostluğa gözyaşı akan bu kitaba ulaşın eminim etkisinden kurtulamazsınız. Siz Değerli okuyuculara tavsiye ediyorum. Keyifli okumalar sevgiyle kalın...
YouTube kitap kanalımda Victor Hugo'nun Sefiller ve diğer kitaplarını nasıl daha bilinçli okuyabileceğinizi anlattım: ytbe.one/nYN27KVPeFY
Sefillik* temalı bu inceleme bana 13 gün boyunca arkadaşlık etmiş 1724 sayfalık dünyanın en uzun sefalet destanının sadece birkaç sayfalık özüdür. Elek hayat, elekten geçemeyen taşlar ise sefil
Yıl 1943. Cani Hitler ve Nazi canavarları Polonya' nın, Auschwitz toplama kampında. 15 Nisan 1934 doğumlu, 9 yaşındaki Schmuel' de bu kamptaki esirlerden sadece biri. Ne tesadüf ki yine 15 Nisan 1934 doğumlu, 9 yaşındaki Bruno' nun, Nazi güçlerinde asker olan babası da görevlendirmeyle bu kampa gönderileceklerden.
Babasının bu
Sevgili arkadaşlar, bu platform karşı cinsle tanışmanız için yahut gereksiz ve anlamsız paylaşımlar yapıp etkileşim almanız için oluşturulmuş bir platform değildir. Burası ülkenin mücevheri olarak gördüğüm kitap okuyan insanların, fikir alış-verişinde bulunup, kitaplardan alıntı yaparak çıkarsız bir arkadaşlık kurduğu seviyeli bir platformdur.
Amacı dışında kullanmayın, lütfen.