Spinoza ile mektuplaşmaları, Spinoza Amsterdam'ı terk ettikten sonra da devam etti. Mikroskobunda Spinoza'nın yaptığı lensleri kullanıyordu, Spinoza da Kerckrinck'e ait bazı kitapları kütüphanesinde tutuyordu. Colerus'a göre bu profesyonel arkadaşlık, Van den Eden'in kızına, Clara Maria'ya karşı duyulan hislerin getirdiği bir düşmanlıktan doğmuştu.
Van den Eden'in ögrencilere ders verecek kadar Latince ve müzikten anlayan bir kızı vardı. Spinoza sıkça bu kıza aşık oldugunu ve onunla evlenecegini söylerdi. Çelimsiz vücudu güzel olmasa da keskin zekasıyla Spinoza'yı cezbetmişti. Ne var ki okul arkadaşı Hamburglu Kerckrink, bu durumu fark edince kıskançlık krizine girdi.
Kerckrink aşk oyununda kaybetmeye pek niyetli değildi. Çabalarını artırdı ve güzel bir inci kolyenin de yardımıyla kızın gönlünü çalmayı bildi. Spinoza'nın hayatında bahsi geçebilecek tek romantik gelişme bu oldu. Ve maalesef bu hikaye de inandıncılıktan uzaktır. Kerckrinck, Van den Eden'in okuluna başladıgında, yani 1657 yılında, Clara Maria henüz on üç yaşındaydı; o yıllarda dahi yirmi beş yaşındaki Spinoza'nın ilgisini çekmek için oldukça küçük bir yaş. On sekiz yaşında olan Kerckrinck için çok da küçük sayılmazdı. Van den Eden'in kızıyla saglam bir duygu sal bağ kurmuş olmalı ki, okuldan ayrıldıktan on iki yıl sonra 1671 yılında evlendiler. Kerckrink bu arada Luterciliği bırakıp Katolikligi seçmişti.
Sayfa 167 - İletişim Yayınları