Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Sinema Felsefesine Giriş 1
Amour'daki çiftlerin ilişkileri romantik aşk kavramına uyan boyutlara sahip görünmez. Romantik aşkın en önemli ölçütlerin den birisi özgürlük, zaten evlilikle sınırlanmıştır, Evlilik, Deleuze. ün "molar çizgi" olarak nitelediği kurumsal bir sözleşmedir Ba kurumun içine girildiğinde zaten åşıklar bir şekilde "ötekine" bag-
Bendenizden
İçiyorum her akşam Bazen yarı aç, bazen yarı tok Masamda kırılmış üç bardak Bir yanımda ayna, bir yanımda tarak Saçlarımı tersine taramışım Kimsenin haberi yok Yıkanmayı bekleyen tabaklarım var
Reklam
Romain Gary'nin eşi Jean Seberg de en az onun kadar ilginçti
Güzeller güzeli Jean Seberg 13 Kasım 1938’de Iowa Marshalltown, ABD’de dünyaya geldi. Tam bir akrep kadını gibi çekiciydi. Baba tarafından İsveç, anne tarafından ise Amerika kökenliydi. Muhteşem bir karışım değil mi? Sinemaya, sinema salonlarına ve Marlon Brando’ya aşık bir kadın düşünün. Kariyeri büyük ölçüde Fransa’da geçmiş belki de geçmek
AŞIKLAR VAGONUNDA NEFES
Aşk kurşun eder göğsümde ateşini, Patlarsa kaybederim kendimi. Tüm gün güzele odaklanmış, Yara bere içinde, Her yere baharlar, nevruzlar damlamış. Benden çok iyi Mecnun olur, Benim üstüme olmaz sevda.
Ey dîde nedir uyku gel uyan gecelerde Kevkeblerin et seyrini seyrân gecelerde Bak hey'et-i âlemde bu hikmetleri seyret Bul sâni'ini ol ana hayrân gecelerde Çün gündüz olursun nice ağyâr ile gâfil Koy gafleti dildârdan utan gecelerde
Öylesine
İnşallah ileride çocuklarım olursa hususi olarak Kızıldağ Yaylasına götürüp gezdirmeyi çok istiyorum. Çünkü benim tüm çocukluğum neredeyse orda geçti. Kışın sokağa çıkamazdık, biz küçükken hala mahallede PKKlılar istediği gibi eylem yapabiliyordu. Biz de yazın yaylaya çıkar bastırılmış çocukluğumuzu orda yaşardık. Festival günlerinde su satardım,
Reklam
Aşkın doğrudan değil, imayla belli edildiği, bu imaları anlamak için gereken özgüveninin bir hayli eksik, insanların şimdikinden daha az özgür ve daha fazla utanma duygusunu taşıdığı zamanlarda.. Aralarında yeni yeni filizlenen duygularla birbirine karşı birtakım duygular besleyen kızlı erkekli bir grup, bünyesinde, baktığı fallarla gençler
Tanıyorum seni
Tanıyorum seni kadın hem de Adem'den değil Adam"dan beri... Kimi zaman kalbinde Lilit'in yıkıcı ihtirası, dilinde Züleyha'nın aşktan sebep kendine dönen iftirası saklı... Endamın; Aşıklar Piri Mem'e zindan olmuş Zine'den, erdemin ilahi lütuf sunulmuş olan; iffet timsali Meryem'den geliyor... Tanıyorum seni kadın, hem de Kalu Bela'dan beri... Bir yanın Firavun'a teslim olmayan Maşita kadar anaç, bir yanın Hamza'nin katili Hind kadar vahşi... Kimi zaman bir Azize, kimi zaman ilahi bir mucize, kimi zaman çekilmez bir ceza ve kimi zaman da şarap ile ziyan olmuş meze gibisin... Bir yanın Mecnun eyleyen umarsız Leyla, bir yanın arzı ve arşı yutmuş bir Kerbela ve küçük bir tebessümün bile o Kerbela'da eşsiz bir vaha.. Tanıyorum seni kadın hem de insandan ziyade, mayası olan o çamurdan beri... Turabına Cennet serilmiş, ızdırabına Cehennem aht edilmiş. Sen Amine ve Zübeyde kadar ana, sen hem Hatice hem de Asiye kadar avrat, sen Yusuf'lara zindan, Yunus'lara beraat, Süleyman'lara bile berat, kimine vicdan ve imkan, kimine intikam kıvamında imtihansın... Tanıyorum seni kadın; hem de kedimi tanıdığımdan beri... Sen bazen baştan ayağa şehvet, bazen zerreden kurreye şefkat ve bazen de her şeraitte karşı konulmaz bir şeriatsın... Sen hem hayat ve memat, hem de aşk yolunda en zorlu Sırat'sın. Tanıyorum seni kadın.... Kays Mahfi
Vâsıl Olmaz Kimse Hakk'a...
Vâsıl Olmaz Kimse Hakk'a Cümleden Dûr Olmadan Vâsıl olmaz kimse Hakk'a cümleden dûr olmadan; Kenz açılmaz bir gönülde tâ ki pür-nûr olmadan… Sür çıkar ağyârı dilden tâ tecellî ide Hakk; Pâdişâh konmaz sarâya hâne ma'mûr olmadan… "Mûtû kable en temûtu" sırrını fehm eyleyen; Haşr u neşri gördü bunda nefha-i sûr olmadan… Mest olanların kelâmı kendinden gelmez velî; Pes "ene'l Hakk" nice söyler kişi Mansûr olmadan… Hakk cemâlin ka'besini kıldı âşıklar tavâf; Yerde Ka'be gökyüzünde Beyt-i Ma'mûr olmadan… Mest olup mestâne geldim tâ ezelden tâ ebed; İçdiler aşkın şarâbın âb-ı engûr olmadan… Bir 'acâib derde düşmüş Şemsî yanıyor müdâm; Hakk'a makbûl olmak ister halka menfûr olmadan… Şemseddin Sivâsî Kuddise Sirrûh
Aşk nedir?
Aşk kelimesi, dilbilimsel olarak sarmaşık kökünden geliyor. Hakkında pek çok kitapta ve değişik ekollerde türlü görüşler var. Ben de bildiğimce bu konuyu irdeleyim genşler faydalansın dedim :)) Öncelikle aşk ile alakalı bilinen ilk yazımlardan olan
Güvercin Gerdanlığı
Güvercin Gerdanlığı
'dan başlamak istiyorum. Yazar İbn Hazm'a göre aşk ilahi bir şeydir. Endülüsün
406 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.