Can Sıkıntısı
"Can sıkıntısı, hiçbir inanç adına yaşamayıp hiçbir inanç adına ölmeyenlerin çektikleri azabın adıdır."
Sayfa 148 - Metis
Konuşmak
"Konuşanların sırrı yoktur. Ve hepimiz konuşuruz. Kendimize ihanet eder, kalbimizi teşhir ederiz; her birimiz dile gelmezliğin celladıyızdır; her birimiz sırları, en başta da kendi sırlarımızı yok etmek için yırtınırız. Ötekilerle görüşmemiz de, kendimizi boşluğa doğru bir yarış içinde hep birlikte alçaltmak içindir; ister fikir teatisi olsun, ister itiraflar ya da entrikalar..."
Sayfa 20 - Metis
Okur Takip Önerileri
Rüyalar
"Rahat bir uyku her şeyi düzeltir diyordum. Fakat rüyaları hesaba katmamıştım."
Sayfa 37 - Dergah
Niyet
Bu şehri kucaklayıp sana getiresim var
Bu şehr içre edilmiş duaları, niyazları
Adı vuslat olan parkları, tutunduğum mısraları
Sana kırkikindileri, çisentileri, tilki düğünlerini
Alınmış selamları, sorulmuş hatırları
Sana çiçekli pencereleri sunasım var
Yaramaz çocuklarla tanıştırılmış masalları
Nice dirsek ağırlamış anaç masaları
Teheccüde kalkmış kelimeleri sana alasım var
Yas haddinden emekli olmuş bir şarkıdır yüzün
Yüzünü ellerimin nüfusuna aldırasım var
Aşk düşmekmiş madem, korkma, kollarım var
Eyyüp Akyüz-Hece Dergisi, 326
Eyyüp Akyüz
Son Kuğu
Dünyayı kendinle mi toplasan yoksa çıkarsan
geliyor gibi mi yapsan dağlara darılmaktan
alıp kabul ettiğin şu hayat bir dost ateşi
ve gülün eli çok ağır: kanatıyor durmadan
Mustafa Köneçoğlu- Hece, 328
Mustafa Köneçoğlu
İknaEyyüp Akyüz
ikna olmak ister başlarken herkes
anahtar kilide, saat bileğe
inanmış da ikna olmak istiyor
yolu yarıladıktan sonra bile
Eyyüp Akyüz - Hece Dergisi, 328
Bir kitap okudu
Hata Ayıklama
yanıldık
insanın kendini aramasıymış simya
bir aksakla bir körün avucuna bırakılır mıydı
değerli bir maden olsaydı dünya?
Sayfa 51 - Muhit KitapKitabı okudu
Parçalı Sorular
ey hafız, onca şeyi ezber ettin de
sordun mu hiç kendine, değdi mi?
Sayfa 35 - Muhit KitapKitabı okudu
Şifa
kötü şairler kafiye, iyiler ses
ben seni ararım her kıtada
benim dinmeyen müzmin haylazlığım
bitirmeden elimdeki kitabı sana başlarım
Sayfa 12 - Muhit KitapKitabı okudu
Şifa - Eyyüp Akyüz
kötü şairler kafiye, iyiler ses
ben seni ararım her kıtada
benim dinmeyen müzmin haylazlığım
bitirmeden elimdeki kitabı sana başlarım
hatmi desem olmaz, papatya hiç
adın bir çiçeğin zamiri katiyen olamaz
korkarım seni de kurutup poşetlere…
her çiçeği utanmadan çay yapan aktarlar
kutsama yetkisini kendine saklamış Allah
bize sevme yetisi, çok sevme, hep sevme
vereme, kansere iyi gelirdi gülüşün
sevdim, Allah’ın emir ve inayetiyle sevdim
cahiliye devrinin kapanmasıdır seni anmak
kara kıştan ilkyaza yürünen o çimenli yol
iblis başını çevirip baksa küfründen vazgeçer
tek bir sözün perişan ömrümü hizaya çeker
Eyyüp Akyüz
Sayfa 29 - Muhit Dergi, 5
“Bakın, etiketsiz konuşamıyor kimse. Sayın Vali, Müdür Kemal Bey, Doktor Serap Hanım, Binbaşı Hikmet Bey, Milletvekili Emel Hanım… İnsanı insan yapan etiketler midir peki? Etiketlerle kendimizi değerli kıldığımızı zannediyoruz.
Etiketler yalnızca iş yerinde geçer. Mesai dışında ne anlamı var ki? Bir vekil, yirmi dört saatin tamamında vekilse ne zaman anne baba, kardeş yahut dost olacak? Diğer görevlerini ne zaman yerine getirecek?”
Sayfa 56 - Mecaz YayınlarıKitabı okudu
“Bir gönle giremedikten sonra dünyanın bütün koltukları bizim olsa ne olur Kaynamış?”
“Haklısın Oynamış.”
“İn de gidelim Kaynamış. Her binen bir gün inecek nasılsa. İn de gidelim.”
“Gidelim Oynamış, gidelim. Hakkını veremeyeceğimiz koltuklardan gidelim. Hatta üstündeyken kimseyle kucaklaşamayacaksak hiç binmeyelim. Gidelim de bir minderin üstüne çökelim.”
Sayfa 67 - Mecaz YayınlarıKitabı okudu
“Hepimiz bir şekilde mahpusuz. Sadece avlularımız farklı. Kimimiz beş metrekarelik alana hapsolmuşuz, kimimiz beş bin metrekare alana. Kimimiz başkasının çizdiği sınırlar içerisinde volta atıyoruz, kimimiz kendi çizdiğimiz sınırlar içinde.”
“Allah kurtarsın!” dedi Oynamış.
“Allah kurtarsın!” dedi Kaynamış.
İkisi birden “amin” dedi son ses.
Sayfa 68 - Mecaz YayınlarıKitabı okudu
Delinin Biri
“Önemli olan kendine ve başkalarına uğramaktı belki de. Geldiğine değecek bir hayat sürmek… Bütün mesele buydu belki de.”
Sayfa 79 - Mecaz YayınlarıKitabı okudu
ANT
ne çok şey var burada
on sekiz bin harf, çeşit çeşit zarf ve papirüs
İstanbul yaşadıkça bekleme boşuna
seni görmeden öleceğim ey paris
Sayfa 17 - Hece YayınlarıKitabı okudu
Yara Bandı
kalanların sustuğudur gördüğünüz akşamlar
oysa giderken susmak daha yakışıklıdır
açsanız yollardan daha yaralısı var mıdır
neden var sanıyorsunuz yollarda taşlar
taşlar yolların yara bandıdır
Sayfa 12 - Hece YayınlarıKitabı okudu
neyi asmıyor insan reklam panolarına
aşkını, arkadaşını
geçen gün görmüşler
bir adamın kendi kalbini astığını
Sayfa 11 - Hece YayınlarıKitabı okudu
1000Kitap'a katıldı.