Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Osmanlılar dikkatlerini kuzeye, ancak 1566'dan sonra, Habsburglarla savaş kaçınılmaz olmaktan çıktığı zaman çevirebildiler. Ordu ve donanmayı Don Irmağı boyunca kuzeye çıkarma, sonra bu ırmağın Volga'ya en yakın aktığı yerde iki ır­mak arasında bir kanal kazarak donanmayı Volga boyunca Ejderhan'a indirmek gi­ bi görülmemiş bir plan geliştirdiler. Ordu ve donanma Rusları Ejderhan'dan çıkar­ mak için işbirliği yapacak, sonra da donanma Hazar Denizi'ne girerek tran'da Os­manlı ordusuna yardım edecekti. Plan, bu bakımdan, Rusları Volga havzasından sürme ve tran'ı geriden kuşatma amacı güdüyordu. Bu ortak tehlike iki gücü birleş­tirdi. Çar, 1 568 kışında iran'a elçi göndererek Osmanlılara karşı ittifak öneriyor, ay­nı anda Papa XIII. Gregorio da Osmanlılara karşı yapılacak bir haçlı seferi planına Çar ve Şah'ı da katıyordu. 1569'da Osmanlıların kanal kazma ve Ejderhan'ı kuşat­ ma girişimleri başarısızlıkla sonuçlandı. Planı vezir-i azam Sokollu Mehmet Paşa ge­liştirmişti; rakipleri ise imparatorluğun kuzeyde güç ve pahalı bir savaş sürdürmek­ tense, güçlerini Akdeniz'de yoğunlaştırmasını öneriyordu. Çar ise, Osmanlılara açık­ ca meydan okuma umudunun şimdilik başarılı olmadığını biliyordu.
Sayfa 44 - PdfKitabı okuyor
Ebû Hüreyre'nin şöyle dediği rivayet edildi: Hz. Peygamber buyurdu ki: Bir zaman gelecek, insanlar mezarlığa sık sık gidip, kabirier üzerine kapanarak: Ah! şu mezar benim olmasını ne kadar isterdim!... diyecekler. Bunun üzerine Hz. Peygamber'den soruldu: -Ey Allah'ın Resûlü! Nasıl olur?!... Hz. Peygamber cevap verdi: - Zamanın maddi, manevi ızdıraplarla dolu olması; bela, musibet ve fitnelerin çok olması sebebiyle olur....
Sayfa 293Kitabı okudu
Reklam
İmam-ı Âzam'ın talebesi İmam Muhammed, ders yaparken sıra zekât bâbına geldiğinde duruyor, “Arkadaşlar! Bu bâbı size okutamam ben!” diyor. Neden? “Çünkü zengin değilim, zekât vermiyorum, çok fazla muhtaç da değilim zekât almıyorum, dolayısıyla ben zekât mevzûsu değilim. Zekâtla benim bir işim yok, ne vericiyim ne alıcıyım. Bir gün zekât alırım veya veririm, o zaman bu bâbı size okuturum."
Sayfa 92
Bilgi ne söyleyeceğini, marifet kime söyleyeceğini, basiret ne zaman söyleyeceğini bilmektir.
Eğer yüreğini avucuna alıp insanlar arasında yüzün kızarmadan dolaşabiliyorsan doğru insansın demektir...
Üç evladına şehitlik rütbesi ve nimetinin Hazreti Sümeyra'ya nasip olması; gözleri harama âmâ, kulakları harama sağır, ayakları haram yollara kötürüm olan âbide ve zâhide bir annenin oğlunun İmâm-ı Azam Hazretleri olması; helal sütün, helal lokmanın ve İslamî terbiyenin tezahürüdür. Nitekim tarih boyunca beşiği tevhitle sallanan nesiller, küfrü yerinden sallamış, abdestsiz süt verilmeyen kumandanlar, kâfirlerin uykusunu kaçırmıştır.
Reklam
Fitne. ( İnsanları sıkıntıya, belaya düşürmekte.) Hadis-i şerifte buyruldu ki: ‘’Fitne uykudadır, uyandırana lanet olsun!’’
Sayfa 247 - Konak Vakfı YayınlarıKitabı okudu
Cennetin sekiz kapısı vardır. Her kapıdan bir Cennete girilir. Cehennem yedi tabakadır. Birinci tabakadan yedinci tabakaya doğru azaplar şiddetlenir.
Sayfa 236 - Konak Vakfı YayınlarıKitabı okudu
Sayısı en çok olan mahluk(yaratılmış) meleklerdir. Göklerde, meleklerin ibadet etmedikleri boş bir yer yoktur.
Sayfa 224 - Konak Vakfı YayınlarıKitabı okudu
Kabirde ruhlar, diri kimselerin yaptıklarını ve söyledikleri işitirler. Kur’an-ı Kerim okumak, sadaka vermek ve hatta bütün ibadetlerimizin sevaplarını ölenlerin ruhlarına göndermek,onlara faide vermekte, azaplarının hafifletilmesine veya kaldırılmasına sebep olmaktadır. İşte bunların hepsine inanmak Ehl-i Sünnet itikadında olmanın alametlerindendir.
Sayfa 221 - Konak Vakfı YayınlarıKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.