Birden ağlamağa başladım. Ama neden? Ağlamam için bir neden mi gerekti? Ağlıyordum işte.
Sayfa 80
Uğruna yaşayacak bir şeyimiz kalmasın diye bizi umutsuz yapmak istiyorlar.
Sayfa 343Kitabı okudu
Tanrı biliyordu karanlıklar içinde kaldığımı. Tanrı görüyordu beni. Ama Tanrı herkesi görüyordu!
Sayfa 31
Evin kadını ölünce ev de ölüyordu.
Sayfa 83
Bir badem çiçeği sürsem şimdi namluya,
Beynime sıksam ,
Ölümüm bahar olsa, anlaşılsam.
Tarım arazisine ev yapmayın.
Deprem konutları için seçilen alanlara bakın!
- Kahramanmaraş’ta ceviz, badem, zeytin, Antep fıstığı ıslah merkezi arazisi 🌱
- Adıyaman’da buğday ekili araziye TOKİ deprem konutu yapıyor. 🏠
#tarimyazari
cumhuriyet.com.tr/turkiye/adiyama...
Sonra dünyada en güzel yerin mezarlık olduğu inancına kaptırıyordum kendimi.
Sayfa 102
Öfkelenmem gereken yerde sessiz kalırsam sabırlı, gülmem gereken yerde kendimi tutarsam ölçülü, ağlamam gereken yerde de suskun durursam güçlü sayılıyordum. Sükût sahiden altındı. Buna karşılık "teşekkür ederim" ve "özür dilerim" ifadelerini bir alışkanlık gibi dilimden hiç düşürmemeliydim.
֎֎֎
Sayfa 36Kitabı okudu
Nefret ettiğin şeyi başkasına yapma
Çiçekli badem ağaçlarını unut.
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Sayfa 27Kitabı okudu
Badem gözlüm beni unut.
Boynuma sarılma, gülüm,
Benden sana geçer ölüm.
Badem gözlüm beni unut.
@acllyy :-)))
"Çiçekli badem ağaçlarını unut.
Değmez, bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı."
...
Nazım Hikmet Ran