150 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Gri Bohem
Konusundan ve okumaktan oldukça keyif aldığım #gribohem kitabımlayım bugün de. Zengin bir Türk baba ile Fransız bir anneden renk körü olarak dünyaya gelmiştir Cihangir Martin. Babası, Paris’te iş için bulunduğu bir zamanda annesine aşık olmuş ve kısa sürede evlenmişlerdir. İstanbul’da yaşamanın zorluğu ve Paris’e duyduğu özlemle babasından boşanan annesiyle Paris’te yaşamaya başlayan Cihangir aynı zamanda babasına karşıda annesi tarafından doldurulmuş hatta düşman olmuştur. Tüm bunlara rağmen babası ise öldüğünde tüm servetini annesine ve kendisine bırakmıştır. Renkleri görememesinin verdiği gizem ile aile servetinin gücünü de kullanarak kendisine haksız bir şöhret elde etmiş bir ressamdır Cihangir maalesef ki. Başarısı da gün geçtikçe düşen Cihangir’e bir de sanat eleştirmeni Felicia, #gribohem lakabını takar ve yaklaşan resim sergisi için iğneleyici bir yazıyla bitme noktasına getirir Cihangir’i. Kendi resminin de olduğu sergide Felicia ile karşılaşması ve hoş olmayan sohbetlerin ardından sinirle dışarı çıkan Cihangir, saldırıya uğrar. Aralarında geçen kavga sırasında saldırgan bıçak darbesiyle ölür ve işte o an Cihangir kırmızı renk ile tanışır. Doğduğundan bu zamana sadece siyah, beyaz gri renkleri gören Cihangir için hayat artık çok renkli olacaktır. Peki nasıl mı? Tabii ki devamı #gribohem de. Syf: 149
Gri Bohem
Gri BohemEray Aydın · İmpala Yayınları · 202279 okunma
360 syf.
·
Puan vermedi
·
12 saatte okudu
Böğürtlen Kışı
"Biz mezarlık bekçileri geçmişten beri böğürtlen efsanesine inanırız. ...Onlar korumak için bir ruh seçerler, özel olanları." "Böğürtlen yapraklarının adeta onu kucaklıyormuş gibi mezar taşına yaslandığını fark ettim." Minik bir anekdot ile yorumuna başladığım bu kitabı anlatırken, sanırım en az bahsedeceğim husus kurgu, kahraman ve olaylar olacak. Çünkü her biri diğerine bağlı zincirinin neresinden bahsetsem yarım kalacak. Bu sürprizi meraklısı olan okurlara bırakarak, ben asıl bu kitabın ruhundan bahsetmek istiyorum. Evet bu kitabın bir ruhu var ve bu okura, önce kalbinizin derinliklerinde dile getirilemeyen bir acı, ardından o acıyla işlenmiş bir umut yaşatıyor. Beni ağlatan nadir kitaplardan biri olmakla birlikte, bir romanda bulabileceğiniz aşk, psikoloji, entrika, drama ve polisiye türlerinin her türlü estetiğine haiz bir eser olması inanılmaz keyifliydi. Eserde yaşama sevincini kaybetmiş, gazete editörü bir kadının bıçak sırtında yürüyen evliliğinin ortasında, kendisine verilen bir araştırma görevi ile zaman yolculuğuna çıkması, geçmişin tozlu sayfalarına rastlaması, zihinlerdeki girilmemiş odalara girerek trajedi ve umut dolu sürprizlerle karşılaşması anlatılıyor. Kitaptaki zaman ve mekan sürekli değişse de his ve duygunun her sayfada iliklere kadar işlenmiş olması yazar Sarahjio 'ya ayrı bir tebrik sebebi bence.
Böğürtlen Kışı
Böğürtlen KışıSarah Jio · Arkadya Yayınları · 201139bin okunma
Reklam
158 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Abdurrahim Karakoç'un, Bir yağmur bekliyorum, bizi bize anlatsın... dediği yerdeyim... Başka da sözüm yok. Akıl bir hazinedir, koy kilitli kasaya, Ara sıra çıkartıp kokla ziyan olmasın. Kimisine cenneti mualladır bu dünya, Kimisine çözülmez muammadır bu dünya... Sen müebbet hakimsin, ben müebbet esirim Ve buna rağmen seni korkutuyor
Gerdanlık 4
Gerdanlık 4Abdurrahim Karakoç · Altınordu Yayınları · 202119 okunma
238 syf.
8/10 puan verdi
·
15 günde okudu
Adem ile İblis'in cennetten kovuluş hikayesini seveceksiniz. Sezgin Kaymaz'ın usta kalemi böylesine bıçak sırtı bir konuyu ustaca kağıda işlemiş. Bütün Sezgin Kaymaz eserleri tavsiye edilir.
Ateş Canına Yapışsın
Ateş Canına YapışsınSezgin Kaymaz · İletişim Yayınevi · 2008295 okunma
416 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
1000K'de okunmama oranına şaşırdığım kitap.Uzun süredir bekleyen kitaplarımdan biriydi.Başında biraz kim kimdi ,kim anlatıyordu diye düşünsem de 30-40 sayfa sonra kafamda her şey oturdu.Eseri okuduğumda dünyada yaşamanın ne kadar zor olduğunu bir kez daha anladım.Olayları Don Esteban'ın ağzından dinliyoruz.Olayların bir akış sırası yok.2010 yılında İspanya'da başlıyor ama Esteban geçmişi anlatıyor,İspanya 'da iç savaş sonrasına gidiyoruz.Esteban hayatta ne istediğini bulamamış,kendini kesfedememiş,varoluşunu gerçekleştirememiş bir adam.Marangoz atölyesi var(iflas etmiş).Atölye ekseninde babasını,ailesini,amcası ile ilişkilerini okuyoruz.Arkadaşları ve yarım kalmış aşkını da tanıyoruz.Hasta babasına bakan Liliana aracılığıyla göçmenleri,kadınların sıkıntılarını öğreniyoruz.İspanya'nın ve dünyanın nasıl yozlaştığını,insanların nasıl çürüdüğünü,market terörünü,turizm terörünü,dünyayı nasıl yok ettiğimizi ve daha birçok gerçeği usul usul bize aktarıyor kitap.Akıcı ama yoğun bir kitap.Dikkat istiyor 4 günümü aldı çok kalın olmamasına rağmen.Yazarın düşünce dünyasını ifade edişi güzel,fikir olarak zengin bir eser.Gözüme batan en büyük kusur yazım ve kelime hataları oldu.(Batmasa iyiydi ama batıyor işte elimde değil)Güzel kitap,çok güzel kitap.En çok alıntı yaptığım kitap olabilir.Yoğun ama cok iyi eser
Bıçak Sırtında
Bıçak SırtındaRafael Chirbes · Tekin Yayınevi · 20188 okunma
234 syf.
6/10 puan verdi
Kitapla ilgili en büyük sıkıntılarımdan biri destan ve benzeri metinleri yazmamış fakat cümle cümle şu şunu yapmış sonra bıçak uçmuş kuş olmuş gibi mişli mışlı anlatmış olması defalarca uyur gibi oldum ama bitsin diye okuyup geçtim gerçekten. Büyük bir kısmı da başkalarının yazdıklarının yüzeysel özetleri ve tekrarlardan oluşuyor.
Hayvan ve Şaman: Orta Asya'nın Antik Dinleri
Hayvan ve Şaman: Orta Asya'nın Antik DinleriJulian Baldick · Hil Yayınları · 201146 okunma
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.