Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İmparator Aleksios, başarılı olmak istiyorsa önemli bir mevkide bulunan Silistre'yi mutlaka alması gerektiğini biliyordu. Şehirde bu sırada bütün Peçenek boyları ve başbuğları üzerinde hakimiyet sağlayan Kağan Tatuş hakimiyet sürüyordu. Tatuş, Aleksios'un üzerlerine geldiğini öğrenince Kuman/Kıpçaklar yardımını sağlamak üzere şehirden
Selçuklular’ın on birinci yüzyılın ikinci yarısında Anadolu kapılarına dayanması yüzyıllardır süren kanlı Hıristiyan inanç işga­linden ve Bizans kıyıcılığından iyice bunalmış yerli halk tarafından büyük bir heyecanla karşılandı. Zulümlerle donatılmış yüzlerce yıla katlanılmış, katliamlar, sürgünler, yangınlar ve göçlerle bezeli büyük acılar yaşanmıştı. Alevi ocakları yaşadıkları onca felakete rağmen ayaktaydılar ve halkın güven duyduğu, inandığı, Anadolu’da inancı ve sosyal yaşa­mı düzenleyen yegane kurumlar olarak varlıklarını sürdürüyorlardı. Aleviler Selçuklular ile ezeli düşmanları Bizans’a karşı güç birliği etmede hiç tereddüt göstermediler. 1071 Malazgirt Savaşı’nda Selçuklu Sultanı Alparslan, Anadolu’nun yerli halkı ile ittifak ederek Bizans karşısında büyük bir zafer kazandı. Malazgirt yenil­gisinden sonra Bizanslılar yüzyıllardır işgali altında tuttuğu Anado­lu’dan on yıl gibi çok kısa bir süre içinde bir daha dönmemek üze­re çekilmek zorunda kaldılar.
Sayfa 163Kitabı okudu
Reklam
Günümüzde, İslamiyet’in başlangıcından on dört yüzyıl sonra, Arap imparatorluğu çoktan yok olmuştur. Ancak yalnızca batıda Avrupa, doğuda İran ve Orta Asya hariç, Araplar’ın fethettikleri tüm ülkelerde Arapça çeşitli biçimleri ile hâlâ halk dilidir. Edebi Arapça da kültür, ticaret ve hükümetin temel iletişim aracı olarak varlığım sürdürmektedir.
136 syf.
8/10 puan verdi
C. W. C. Oman, Ok, Balta ve Mancınık Ortaçağda Savaş Sanatı 378-1515, çev., İsmail Yavuz Alogan (İstanbul: Kitap Yayınevi, 2013), 136 Sayfa, ISBN: 978-975-8704-07-1 Önde gelen orta çağ uzmanlarından C.W.C. Oman tarafından 1885 yılında henüz Oxford’da öğrenciyken yazılan bu eser bir savaş tarihi klasiği olma hasletine sahiptir. Yazıldığı tarihten
Ok, Balta ve Mancınık
Ok, Balta ve MancınıkC.W.C. Oman · Kitap Yayınevi · 201324 okunma
136 syf.
10/10 puan verdi
Ok, Balta ve Mancınık
Bu kitap 1884 tarihli denemenin gözden geçirilmiş geniş savaş tarihi araştırmaları alanındaki ilk girişimdir ve uzman olmayan okurun ulaşabileceği en iyi anlatılardan biridir. Kitap için 20'den fazla kaynak kitap,kronik,tarihi belge kullanılmıştır. Biliyorsunuz ki "Tarih" belgeler ile yapılır. Ortaçağ savaşlarına ilişki kaynaklar.
Ok, Balta ve Mancınık
Ok, Balta ve MancınıkC.W.C. Oman · Kitap Yayınevi · 201324 okunma
Bizanslılar ve Düşmanları
Türk ordusu mızrak ve pala taşıyan, zafer içinse oklarına güvenen sayısız hafif atlı askeri çetelerden oluşuyordu. Taktikleri aslında Atilla'nın taktiklerinin aynısı, Alp Arslan ve Batu Han'nın taktiklerinin habercisiydi. Türkler, " her türlü pusu ve manevraya yatkın" keşif kollarını yerleştirirken de çok dikkatli oldukları için süpriz saldırılarla nadiren karşılaşıyor, hatta hiç karşılaşmıyorlardı. Ne var ki eşit konumda ve açık alanda yapılan bir savaşta, onlara hemen yaklaşması ve uzaktan karşılıklı ok atışına girmemesi tavsiye edilen Bizans ağır süvarisi tarafından alaşağı edilebiliyorlardı. Düzenli piyadeyi yaramıyor aslında piyadeye saldırmaktan kaçınıyorlardı, çünkü Bizans yaya okçularının yayları onların kısa silahlarına kıyasla daha uzun menzilliydi. Dolayısıyla bu yaya okçular, düşman atlarını önceden vurabiliyorlardı. Türklerin üzerlerindeki zırhlar atlarını değil sadece kendi vücutlarını koruduğu için bir anda atsız yani tamamiyle çaresiz durumda kalabiliyorlarladı. Bozkır göçebesi asla kendi ayakları üzerinde savaşma alışkanlığı edinememiştir. Dolayısıyla Türklerle atsız savaşmak tercih ediliyordu; ancak, hızlı toparlanabildikleri için takip sırasında daima dikkatli olmak ve askerlerin kaçmasına izin vermemek gerekiyordu.