"Ömer'in Müslüman olması, İslamiyet için bir fetih, Müslümanlar için bir şeref ve izzet idi. Medine'ye hicreti nusret, halifeliği de rahmet oldu. Ömer Müslüman oluncaya kadar bizler, Kâbe avlusunda açıktan açığa namaz kılamıyorduk."
Sayfa 228 - Abdullah bin Mesud Hazretleri'nden rivayetle
Reklamcılık amacına başarıyla ulaşıyor çünkü reklamcılar, sizin onlarla ilgilendiğinizden çok daha uzun süredir özel olarak sizinle ilgileniyorlar. Geçtiğimiz yüzyılda geliştirdikleri kimi sert, kimi yumuşak yaklaşımlar en derin arzularımız kadar en büyük kırılganlıklarımızı, en zayıf noktalarımızı da hedef alıyor. İşe bu açıdan bakarsak, bize sunulan bedava ürün ya da hizmetler karşılığını ödeme şeklimizin yalnızca hayatımızın anlarından ibaret olmadığını, teslim olmaya razı geldiğimiz şeyin çok daha fazlası olduğunu da kavramaya başlayabiliriz. Bu ödeme şeklinin içinde yargı mekanizmalarımızın anahtarının dikkat tacirlerine teslim edilmesinde, hatta belki de bunun ötesinde daha pek çok şey var. Her ne kadar, çoğumuzun mütemadiyen zihni ve dikkati dağınık bir şekilde dolaşması, sosyal medyada ya da televizyon karşısında aşırı vakit geçirmemiz, haliyle de kendi çıkarımıza olandan çok daha fazla reklama maruz kalmamız söz konusu olsa da yine bencilce bir yaklaşımla şu soru sorulabilir: “İyi de böyle bir yaşam tarzını kendim seçmedim mi?" Elbette, bu sizin kendi seçiminiz olabilir ama dönen tezgahın ne olduğunu tam olarak kavradığınız taktirde. Günlük hayatımızdaki birtakım değiş tokuşlar, örneğin haberler, kaliteli eğlence ya da faydalı başka hizmetler için olanlar, bizler için koşulları iyi anlaşmalardır. Gelgelelim diğerleri kesinlikle öyle değildir. Bu kitabın temel amacı sizi herhangi bir şeye ikna etmektense, yaptığınız anlaşmaların koşullarını en açık biçimde anlamanıza ve bu koşulların kendi yaşamak istediğiniz hayat tarzına uygunluğundan emin olmanıza yardım etmek olacaktır.
Sayfa 15 - 16 - PdfKitabı okuyor
Reklam
Bizler ölümün çocuklarıyız ve ölüm bizi hayatın baştan çıkarıcı, hileli cazibelerinden kurtarır; bizi yaşamın derinliklerinden çekip çıkaran ölümdür.
Bizler maalesef dünya derderimizi çözüp, oğlumuzu sünnet ettirip, okutup, evlendirip öyle gideriz umreye, hacca. Evimiz ve ailemizdeki sorunlan çözdükten sonra yönelmeye başlanz ibadete. Hep aynı hataları yaparız, oysaki aslında önce Allah'a yönelsek ve kendimizi o yolda ehlileştirmeye gayret etsek her bir sorun pılını pırtısını toplayıp teker teker bizden aynlacaktır.
Yat, kat ve süper lüks villalardaki huzur neden eksik?
Neden hep daha fazlasını arayan insanlar en çok da böylesi bir rahatlık içinde yaşayanlardan çıkar? Zenginliği kötüle­mek, varlıklı olmayı da küçümseyerek fakirliğe övgüde bulunmak için değil bu sorular. Fakir olanı daha da eze­rek, “Sen dünyaya zaten bunun için geldin” demeye hak görmek için de değil bu anlatılanlar. Ancak bizler kav­ramların içini boşalttıkça, boş olanın peşinden gittikçe kendimizi dolduracak olan şeyi nasıl bulacağız? Huzuru,mutluluğu, özdeki anlamı bu boşlukta aradıkça, İçi dolu olana, manası olana, kalbimize esenlik verecek olana nasıl ulaşacağız?
Yetenek genlerden gelir, Konservatuvar yeteneği pazarlar.
Keşiş, "Bilmem. Öyle racon kesecek bir yeteneğim yok, " diyerek güldü. "Bu arada kaligrafiyi kimden öğrendin., Keşiş?" "Benmi? Bizler kitap okumayız yada çizim çalışması yapmayız, biliyorsun.
Reklam
1.000 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.