Kalınlığıyla beni ürküttüğü için okumayı hep ertelemiştim, oysa ilk sayfayı okumaya başlamamla sürüklenmem bir oldu. "Fazla uzatılmış" diye düşündüğüm konular yok muydu? Elbette vardı, ama hep #dostoyevski farkıyla. Rus aristokrasisi, din ve din adamları, ölümü beklemek, saygınlık kaybı ve daha birçok konudaki görüşünü yazan; ama düşündüklerinin onda birini bile yazamadığını söyleyen canımız Dosto'muz... Bir bu kadar daha yazsa, seve seve okurdum. Kıyımsız, yardımsever, iyi niyetli, çocuksu Prens Mışkin'e -yazarı hariç- #budala diyeni de üzerim, bu da böyle biline. Tavsiyemdir. =)