Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Düşününce insan, kendisiyle barışık yaşamak için neredeyse her gün âcizliğini veya zaaflarını birtakım hesaplara, planlara uydurmaya çalışarak gizliyor ve bu şekilde benliğinin diğer yarısını gözetleyen tarafını memnun etmeye çalışıyordu.
Sayfa 20 - Kapra YayınlarıKitabı okudu
Oscar’da sahneye girdi :)
… Oscar Wilde’a hayranlığı gün geçtikçe artıyordu bu arada. Bütün kitaplarını yutarcasına okuyor, ondan başka hiçbir yazarın sözünü ettirmiyordu. .
Reklam
Bir gün uyandım ve onun eksikliğini hissettiğimin farkına vardım. Bu en sefil duygudur. Birinin eksikliğini hissetmek. Etrafına bakar, anlayamazsın. Elini uzatır, bir bardağa, bir kitaba dokunursun. Her şey yerli yerindedir, eşyalar, kişiler, alışık olduğun zaman planı: Dünyayla ilişkin değişmemiştir. Fakat işte bir şey eksiktir. Odadaki mobilyaların yerini değiştirirsin. Bu değil miydi? Hayır.
Yaşama aşama aşama yaşayacaksınız ama mutlaka bir bütün olarak düşünün. Gün gelip de bu hayata veda etme zamanı geldiğinde, "Yaşamımda kendim olarak var mıydım, gönlümce yaşadım mı?" Sorusuna nasıl cevap verdiğiniz önemli...
Sayfa 217
Ben demiştim,bir gün canımız sıkılacak Bu kadar sıkıntının içinde.
Mutluluk, hayal gucunun ürünü olan bir so­yutlamadır. Bir duygulanım biçimidir ve tamamıyla bakma ve hissetme yöntemimize bağlıdır. İhtiyaç­larımızın karşılanması dışında insanların tamamını mutlu eden başka bir şey yoktur. Her gün komşu­sunu üzen bir durumdan mutlu olan bir insan gö­rebiliyoruz. Bu yüzden mutluluğu garanti eden hiçbir şey yoktur. Sadece mevcut anayasamız ve felsefi ilkelerimizle şekillenen biçimde var olabilir.
Aylakadam yayınlarıKitabı okudu
Reklam
'Bir şey yapmaya karar verdiğimiz zaman, birçok beklenmedik çatışmaların çıkması çok doğaldır. Çatışmaların bizi yaralaması da çok doğaldır. Yaralar geçer. İzleri kalır ve bu bir Tanrı lütfudur. Bu izler ömrümüz boyunca bizimle kalır, bizim için büyük bir destektir. Bir gün, herhangi bir nedenle, geçmişe dönmek arzusu kendini şiddetli bir şekilde hissettirdiğinde, onlara bakmamız yeterlidir. Yara izleri bize kelepçe nişanlarını gösterecekler, bize hapishanenin korkunçluklarını anımsatacaklar ve biz ileriye doğru yürüyeceğiz.'
DÖRT GEMİ, DÖRT TÜRK DESTANI TÜRK'ÜN, ANADOLU'NUN VE İNSANLIĞIN KADERİ GEMİLERLE DEĞİŞİYOR. Bir büyük insan düşünün Anadolu'yu su basacak diyor İnananı gemiye doluyor, inanmayanı sularda boğuluyor Nuh tufanı böyle efsane oluyor Bir büyük sultan düşünün Gemileri karadan yürütüyor Tarihin, insanlığın ve İstanbul'un
.. insan bir şeye kem gözle bakmayagörsün hiçbir şey elinden kurtulamaz, bir ön­ceki gün iyi gözle baktığımız bir şey bile kusurlarla, sorunlarla dolu gelir, hiçbir şey, hele de hiç kimse dayanamaz kem bir nazara. .
Sayfa 306 - YKYKitabı okudu
Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve sellem) bir gün sahabesinin yanına girip şöyle buyururlar: Ebu Damdam gibi olamadınız mı? Sahabe sorarlar: Ya Rasûlallah! Ebu Damdam kimdir ve ne yapmıştır? Allah'ın Rasûlü cevap verirler: Ebu Damdam, Beni İsrail'den bir adamdır ki her sabah penceresini açıp temiz havayı soluyunca Rabbine şöyle derdi: Ya Rabbi sana hamdolsun! Benim için bu temiz havayı yarattın, ben de soludum. Ben de üzerinde hakkım olan herkesi senin için, sadaka olarak affettim. Şahit ol Ya Rab
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.